Yıl 2017 olmuş

“Vallahi bu sene herhangi bir konsoloslukta oy kullanabilme olanağı geldiği için Vancouver Kanada’ya Cuma trafiğinde 5 saat direksiyon sallayıp gittik (normalde 3 saat) ve oy kullanabildik.   Yoksa bağlı olduğun konsolosluğa gitmen gerekiyor.

Haberin Devamı

Bütün Amerika Batı yakası Los Angeles a bağlı, uçakla Seattle dan 3 saat çeker.  Çoğu insanın bütçesi ve iş durumları el vermiyor.   Bir de NewYork’ta oy vermeye gidenler izdihamdan perişan olmuşlar saatlerce bekleyip. O da üzerine tuz biber.

 

Normal Amerikan seçimlerinde Mail-in ballot kullanıyoruz, yani oy pusulası eve geliyor, doldurup geri postalıyorsun. Bizim bulunduğumuz eyaletlerde (Washington, Florida) geçerli bir uygulama.

 

Yangında su taşıyan karınca misali rengimiz belli olsun dedik...

 

Hayırlı olsun...”

Uzun yıllardır ABD’de yaşayan ama burayla bağı hala kuvvetli olan bir arkadaşım 11 Nisan'da gönderdi bu maili.

Haberin Devamı

Onlar Amerikan seçimlerinde posta yoluyla oy kullanabiliyorlar. 

Biz ise hala “YSK bu referandumda neden geçerli saydığı mühürsüz oyları ayrı tasnif ettirip bizim önümüze şu kadar mühürsüz oy kullanılmıştır diye çıkmadı?” konusunu tartışıyoruz.  

Yıl 2017 olmuş.  Herkesin elinde akıllı cep telefonu…  Kaç tane mühürsüz oy kullanıldığını bilemeyiz diyen bir YSK başkanı!  

150 yıl önce burası gerilemekte olsa da bir İmparatorluktu… Darülfünun dersleri başlamıştı mesela…  

Amerika’da ise dört yıllık iç savaşın tamiratı sürüyordu. 

Şimdi baktığımızda kişi başı bizim 6-7 mislimizi üretiyorlar.  Dünyanın teknolojisi onlardan soruluyor.

Hepsini boş verin en basitinden oy kullanma konusunda bizden çok çok öndeler.

Üstelik seçim güvenilirliği bizim işimiz.  Dış mihrak mazereti işlemez.   

 

***

 

GEVEZELİK EDERKEN

Geçen hafta sosyal medya iletişiminin artık amatörce hataları kaldırmadığını gösteren iki örnek olay yaşadık.   

Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar’ın referandumla ilgili mesajları tepki çekti ve olay holding ürünlerine boykot çağrısına kadar gitti.  

Zamanın ruhu bu…  Büyük bütçelerle uzun yıllar boyu inşa edilmiş markalar bile kötü iletişim sonucu böyle bir anda ciddi darbe alabiliyor.  

Haberin Devamı

Ders niteliğindeki diğer örnek Galatasaray resmi Twitter hesabından geldi.  Beşiktaş’ın şanssız şekilde Lyon’a elenmesinden sonra #TarihBirKereYazıldı etiketiyle UEFA kupasının fotoğrafı paylaşıldı.  Tabii bu da tepki çekti.

Bir Galatasaray taraftarı olarak bu paylaşımı biraz fırsatçı ve biraz da yersiz buldum.  Maçı izlemiştim ve en basitinden böyle bir mesaj verilen mücadeleye saygısızlıktı.

Bu tonlama fanatik ergenlerin ya da taraftarlık kimliği üzerinden var olanların hoşuna gitmiş olabilir.  Ülkedeki “çakma kültürüne” pek uygun bir paylaşımdı. Ancak bunun Galatasaray kurumsal kimliğine bir artı getirdiğini sanmıyorum. 

O etiketi ben yazıyor olsaydım #KeşkeTarihBirDahaYazılabilseydi derdim mesela.  Derdimi olumlu bir tonda ifade etmiş olurdum!

Haberin Devamı

Bugünün dünyasında özellikle kurumsal boyutu olan sosyal medya faaliyetlerinin ciddi bir sosyal medya ajansı ile götürmek şart.  

Yoksa durduk yere başınıza iş açabilirsiniz.  Gevezelik edeyim derken itibarınızı zedeleyebilir, olmadık çirkinliklere yol açabilirsiniz.  

 

****

 

YERDENİZ SOHBETLERİ

Daha önce de yazdım. Yerdeniz Kitapçısı sürprizli bir mekan. 

Orada ummadığınız yazarlara da rastlayabilirsiniz, değişik ülkelerden gelmiş yabancı müşterilere de. 

Sahipleri Nuray Önoğlu ve Ergun Tavlan’ın içtenliği, sıcaklığı, güler yüzü Yerdeniz’i “çok satması gerekenler” listesine göz atmak için gidilen,  arkadaşlarla buluşup çay içilen,  oralardan geçerken uğranılan bir kitapçı haline getirdi.

Haberin Devamı

Ben de arada uğruyorum.  Eğer günündeyse ve ortam uygunsa özellikle sevgili Ergun’u konuşturmaya çalışıyorum.   Doğru soruyu sorabilirsem Ergun kitaplarla ilgili, edebiyatla ilgili damıtılmış değerlendirmelerini lafını sakınmadan paylaşıyor.  

Zor beğenen, eleştirirken kurama bağlı kalan, detayları gören ve pop kültürün tuzaklarına pek düşmeyen bir kimlik Ergun.

O anlatmaya başladığında bazı doğru bildiklerimi unutmam gerekiyor.  Yeniden bilgileniyorum.  Bazı bildiklerime de rötuş gerekiyor.

Örneğin ben şiire meraklı bir kimlik olarak son sohbetlerden birinde anladım ki yeterince ve hakkıyla İlhan Berk okumamışım.  

Şairin şairi beğenmesi haber niteliği taşır.  İlhan Berk’in Ergun’un en beğendiği şairlerden olması da beni dürttü ve bu ara İlhan Berk çalışıyorum:

 

“AŞK

Haberin Devamı

Sen varken kötü diye bir şey bilmiyorduk
Mutsuzluklar, bu karalar yaşamada yoktu
Sensiz karanlığın çizgisine koymuşlar umudu
Sensiz esenliğimizin üstünü çizmişler
Nicedir bir pencereden deniz güzel değil
Nicedir ışımayan insanlığımız sensizliğimizden.
Sen gel bizi yeni vakitlere çıkar”

 

 

Yazarın Tüm Yazıları