Biraz açalım

İktidar da galiba anlaşılmasın istiyor.

Nitekim, muhalefet hiç anlayamamış.

Biraz açalım.

***

Efendim, mecliste yapılacak olan şu meşhur oylamadan bahsediyorum.

Eğer oylar 330-367 arasında çıkarsa, iktidar, referanduma gitmeye mecbur kalırmış...mış.

Ne mecburu yahu?

Bayılır.

Çünkü rakiplerini sandıkta bir kere daha hezimete uğratmayı planlıyor.

***

Yok eğer, oylar 367’yi aşarsa...

O zaman ne olur?

Hiç fark etmez.

İktidar onu da halkoyu’na götürür. (Ağzından kaçırdı zaten)

Niye götürür?

Dedik ya:

- İlle de bir hezimet daha.

***

Şimdi gelelim, işin asıl komedi tarafına.

Referandum için meydanlara çıkıldığında, Kılıçdaroğlu hangi kampanya’ya sarılacak?

Evetçi mi olacak, hayırcı mı?

Evetçi olursa, iktidarla kolkola yürüyecek. Hayırcı olursa da, mecliste verdiği oyla(!) ters düşüp HDP’yle kolkola yürüyecek.

Kırk katır mı kırk satır mı dediğim buydu işte... Anlaşıldı mı?

Tek kurtuluş yolu 330’un altıdır.

Özeti budur

Çağrı Heyeti, kongre tarihini 15 Mayıs diye açıkladı ya...

- Çağrı Heyeti de kim oluyormuş...

Ama Yargı tayin etti onu.

- Yargı da kim oluyormuş.

Diye diye, 15 Mayıs’a gelindiğinde:

- Kongre de kim oluyormuş...

İşte o kadar.

Büyük müzisyen

Attila Özdemiroğlu dün son yolculuğuna uğurlandı.

Nurlar içinde yatsın.

Bütün müzik aletleri öksüz kaldı.

Bilhassa da keman...

Eline öyle yakışıyordu ki.