Beslen ama besilenme

Önce iyi haber: Sağlıklı, çeşitli, doğru ve dengeli beslenmeyi çoğumuz öğrendik. Kötü habere gelince... İçimizden bazıları -maalesef- sağlıklı gıdaları tüketirken abartıya kaçabiliyor.

Haberin Devamı

Neticede de vitamini, minerali bol, antioksidan gücü yüksek, proteini, karbonhidratı, yağı kaliteli sağlıklı yiyecekleri tercih eden pek çok insan bu gıdaları gereğinden fazla yiyip içtiği için kilo alıp sağlığını bozabiliyor. Daha anlaşılabilir bir ifadeyle “beslenmek” yerine “besilenmek” yanlışına düşebiliyor. Lütfen sadece ne yediğimize değil, ne kadar yediğimize de dikkat edelim.

Beslen ama besilenme

BİR ÖRNEK

ZEYTİNYAĞININ DA FAZLASI ZARARLI

ZEYTİNYAĞI kesinlikle sağlıklı bir yağ. Benim deyimimle “Yağların kraliçesi!”. Ama bilelim ki bir kaşık zeytinyağında ortalama 120 kalori civarında enerji var. Ve yine bilelim ki yüzde 60-70’ini sağlığa olağanüstü faydalar sağlayan “tekli doymamış yağlar” oluştururken, yüzde 17-20’sini ise “fazlası sağlığa zararlı” olabilen “doymuş yağlar” oluşturuyor. Eğer üzerine “limon, kekik, nane eklenmiş” zeytinyağını kahvaltınızda fazlaca tüketecek olursanız, akşam yemeğinizdeki salatanıza “Sızmadır, saftır, sağlıklıdır” deyip aşırı miktarda zeytinyağı ekleme yanlışına düşerseniz, hele bir de güne “her sabah yarım-bir çay bardağı zeytinyağı içerek” başlama hatasını sık sık tekrarlarsanız bir süre sonra bel çevrenizin genişleyip göbeğinizin büyüdüğünü, kolesterol seviyenizin ciddi ölçüde yükseldiğini görünce sakın şaşırmayın.

Haberin Devamı

Beslen ama besilenme

OKUR SORUSU

DEMİRİM AZALINCA NE OLUR

BEDENİNİZDEKİ demir miktarı önemli. Zaten bu nedenle de yıllık sağlık kontrollerimizde demir ve ferritin seviyelerimize de mutlaka baktırmalıyız. Zira demir rezervimiz azalınca bir dizi önemli sağlık sorunuyla karşı karşıya kalırız. Bu sorunların başında da “kansızlık/anemi meselesi” gelir. Demir eksikliğinin yarattığı sorun yalnızca anemi/kansızlık ile sınırlı değildir. Demirimiz eksildikçe yorgun düşer, halsiz ve bitkin kalırız. Demirimiz azaldıkça belleğimiz zayıflar, odaklanmada zorlanırız. Demirimiz noksansa eğer öğrenme yeteneğimizi de önemli ölçüde kaybederiz. Demir eksikliğinin ruhsal yaşamımızı da etkilediği, özellikle depresyona yakalanmamızı kolaylaştırdığı net ve açık olarak biliniyor. Diğer taraftan bağışıklık sistemimizin gücü de demir rezervlerimizle doğrudan bağlantılıdır. Demir rezervlerimiz düşüp ferritin depolarımız boşaldıkça bağışıklığımız güçsüz düşer. Diğer taraftan demir dengesini sürdürmek zannedildiği kadar zor bir iş de değildir. Yetişkin birinin bedenindeki toplam demir miktarının sadece 5-6 gram civarında olduğunu bilirseniz eğer demir dengesini sürdürmenin niçin zannettiğiniz kadar zor olmadığını daha kolay anlarsınız. TAVSİYEM ŞUDUR: Beslenme planınızda demir deposu gıdalara da mutlaka yer açın.

Haberin Devamı

BİR LİSTE

DEMİR ZENGİNİ BESİNLER

1- KIRMIZI ET: 100 gramında 6-8 mg demir var.

2- SAKATATLAR: Özellikle karaciğer ve dalağın 100 gramında 8-10 mg demir bulunabiliyor.

3- YUMURTA SARISI, BALIK VE TAVUK: Bu üçlü de oldukça güçlü hayvansal demir kaynaklarıdır.

4- BAKLİYAT VE KURUYEMİŞLER: Kolay ve ucuz yoldan demir kazanabileceğiniz güvenilir bitkisel demir zengini besinlerdir.

5- SEBZELER: Özellikle kalın yapraklı sebzelerde bol miktarda bitkisel demir bulabileceğinizi unutmayın.

Beslen ama besilenme

BİR ÖNERİ

BİTKİSEL VE HAYVANSAL DEMİRİ EVLENDİRİN

HAYVANSAL gıdalarda, bitkisel besinlere oranla daha fazla demir olduğu doğrudur. Hayvansal gıdalardaki demirin daha kolay ve rahat emildiği de kesindir. Bununla birlikte demiri sadece hayvansal gıdalardan kazanmaya çalışmak hatalı bir düşüncedir. Bitkisel gıdalardaki demirin de son derece önemli olduğu bilinmelidir. Bu nedenle her iki kaynağı birlikte kullanmak hayvansal ve bitkisel demir içeren besinleri “evlendirmek(!)” son derece doğru bir mutfak yaklaşımıdır. Örnek: Yumurtalı ıspanak, kıymalı kuru fasulye, etli nohut...

Haberin Devamı

Beslen ama besilenme

İYİ HABER

DÜZENLİ VE DOZUNDA KAHVE ERKEN ÖLME İHTİMALİNİZİ AZALTABİLİR

ÖNEMLİ tıp dergilerinden birinde, Annals of Internal Medicine’da yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, dozunda ve düzenli kahve tüketen kişiler muhtemelen daha uzun bir ömür süresi yakalama şansına sahipler. 170 binden fazla kişinin 7 yıl boyunca incelendiği bu araştırmaya bakılırsa düzenli olarak her gün 2-4 fincan kahve tüketenlerin hiç kahve içmeyenlere kıyasla kanser ve/veya kalp damar hastalıklarından ölme ihtimali yüzde 30 daha az. Araştırmaya bakılırsa kahvenin içine makul miktarda şeker eklemiş olmanız, öğütülmüş veya kafeinsiz kahveyi tercih etmeniz de sonucu değiştirmiyor. Uzmanlar kahve tüketimindeki bu olumlu etkinin kahvenin yapısındaki güçlü antioksidan “flavonoid”lerden kaynaklandığını düşünüyor.

Haberin Devamı

Beslen ama besilenme

KÖTÜ HABER

KIRMIZI ET HAFIZAYI DA TÖRPÜLÜYOR

SAĞLIK araştırmalarının sonuçlarına bakılırsa, kahvenin yıldızı sürekli yükselirken kırmızı etin gücü ve popülaritesi ise müthiş bir hızla azalıyor. Geçtiğimiz günlerde yayımlanan “kırmızı eti fazla tüketmenin kalınbağırsak kanserini kolaylaştırabileceği yönündeki araştırma” sonuçlarına şimdi de “kırmızı etin hafıza/bellek gücünü azaltabileceğini” düşündüren yeni bir çalışma daha eklendi. İngiltere’de Birkbeck Üniversitesi’nde yapılan bu çalışma, vejetaryen veya vegan beslenmenin hafızayı koruduğu ve güçlendirdiğini gösteriyor. Aslında daha önce yapılan çalışmalarda da benzer sonuçlar elde edilmişti. NETİCE ŞUDUR: Hayvansal protein tercihlerinizi daha güçlü bir bellek söz konusu olduğunda kırmızı et yerine yağlı balıklardan yana kullanın. Yağlı balıklarda bol bulunan Omega 3 yağ asidi DHA’nın sinir hücrelerini birbirleriyle bileşim kurmasına yardımcı olarak belleği koruyup güçlendirdiği net ve açık olarak ispat edilmiştir.

Yazarın Tüm Yazıları