Şehrin yılbaşı süsü raporu

Nişantaşı bu yıl ışıklandırılmadı, süslenmedi ama bu kez de şehrin Beşiktaş, özellikle de Etiler-Akmerkez tarafı coşmuş durumda.

Haberin Devamı

Levent’ten itibaren bir ışık cümbüşü başlıyor.
Ortaköy’e giden yolu da Büyükşehir ışıklandırmış.
Akaretler ise ışık ve süs cenneti gibi...
Elbette ışıklandırılan her yer ayrı telden çalıyor.
Belli bir zevk ya da bütünlük yok.
Işıklandıralım, süsleyelim de nasıl olursa olsun havası hakim.
Olsun, buna da razıyız.
Yılbaşı gecesine az kala bir ışıltı geldi şehre.
Bu arada Akmerkez’in önünde yılbaşı gecesi Kenan Doğulu çıkacakmış.
O gece Etiler civarının çok kalabalık olacağını söylemek pek kehanet olmaz herhalde.
Akmerkez yılbaşı gecesiyle beraber yeniden atağa geçiyor diyebiliriz.
Yılbaşı ışıklandırması/süsü en beğenilen, en çok konuşulan iki AVM ise Kanyon ve Zorlu.
Öte yandan yılbaşı öncesi partileri, davetleri de tam gaz.
Her akşam başka bir organizasyon var. Hız baş döndürücü.
Peki yılbaşı gecesi sonrası?
Ocak ayının ilk haftaları işletmeciler açısından kabustur.
Aralık ayında herkes fazlasıyla sosyalleştiği ve had safhada kutlama yaptığı için evlere çekilir. Bir tür yeni yıl depresyonu yani.
Mekanlar da haliyle sinek avlar.
Sonra yavaş yavaş yeniden hareket başlar.

Haberin Devamı

Geçen yılım sadece bundan mı ibaret

Facebook’un bir uygulaması var.
Yıl içinde paylaştığın fotoğraflardan sana bir adet albüm yapıyor ve sonra da şöyle diyor “X’in yılı böyle geçti.”
Aslında Instagram böyle bir şey yapsa daha mantıklı.
Sonuçta orada daha çok fotoğraf paylaşıyor insanlar.
Peki üç-beş fotoğrafla bir yılın nasıl geçtiği anlaşılabilir mi?
Bir arkadaşım Facebook’un fotoğraf uygulmasını yaptıktan sonra haklı olarak şunu not düşmüş:
“Facebook’a göre yılım böyle geçmiş, ama sadece bunlardan ibaret değildi geçen yılım.”
Bence de doğru. Çünkü paylaşılan fotoğraflar hem en parlak anları yansıtıyor. Yani bir tür imaj...
Peki geriye kalanlar?

Yol bilmeyen şoförler

Uber aplikasyonu son haftalarda sık kullandığım uygulamalardan biri. Özellikle taksi bulamadığım ya da “O yöne gidemem abi” diyen taksiciyle karşılaştığım zamanlarda hemen aplikasyonu açıp yakın çevremde Uber aracı var mı diye bakıyorum.
Çoğu zaman da oluyor.
Uber’in sistemi, araçları filan iyi hoş da; çok büyük bir problemi var:
Şoförleri yol bilmiyor. Hatta semtlerden, önemli noktalardan bile bihaberler.
“Akaretler neresiydi?” diyeni mi ararsınız, en basit yeri dahi navigasyonla bulmaya çalışanı mı...
Navigasyon olayını zaten geçiniz.
Öyle bir rota çiziyor ki, dolana dolana gidiyorsunuz.
Ve bu da faturanızın ekstra kabarmasına yol açıyor tabii.
İşte tam o noktada yolları bilen, pratik taksi şoförlerini aramıyor değil insan.

Yazarın Tüm Yazıları