Bodrum’dan son havadisler

İstanbul’dan Bodrum’a transfer olan yeni nesil restoran... Yalıkavak’taki Tulum havası... 250 lira giriş ücreti olan en popüler plaja dair detaylar... Ve diğer taze Bodrum notları. Hepsi burada.

Haberin Devamı

◊ BODRUM’A “İYİ YEMEK” SÜRPRİZİ

İyi yemek için şehrin en ücra noktasına bile gidilir. İstanbul’un Reşitpaşa’sında açılan Aman da Bravo bu tezi ilk kanıtlayan restoranlardan biri olmuştu.
Açıldıktan kısa süre sonra hem yemekleri hem de Londra’nın Shoreditch’i ya da New York’un Williamsburg’ündeki cool bir restoran gibi yormayan dekorasyonuyla gönülleri kazandı Aman da Bravo.
Bu haklı popülerlik sayesinde öğle yemeği servisinden sonra haftanın bazı akşamları akşam yemeğine de geçtiler.
Dahası, şehrin “ters köşe” tabir edilen noktalarında iyi yemeğin servis edildiği başka yeni nesil restoranların açılmasına da ilham oldular.
Balat’taki Smelt&Co gibi...
Ve bu yaz Aman da Bravo’nun yaratıcıları Melis Korkud ve İnanç Çelengil’in hoş bir sürprizi var.
İstanbul’daki dükkanı iki aylığına kapadılar ve soluğu Bodrum’da aldılar.
Yalıkavak’taki Boho Otel’in bahçesine konuşlanan Aman da Bravo, İstanbullu müdavimleri sayesinde daha ilk günlerinde dolup taşmaya başladı.
Esas hoşluk ise mekanın gündüz ve gece iki ayrı menüye sahip olması.
Ayrıca gün batımının sunduğu enfes manzara nedeniyle bir “gün batımı rezervasyonu” çılgınlığına neden olması...
Eğer gece giderseniz Aman da Bravo’nun menüsünden iki leziz tavsiyem var: Dana gerdan pappardelle ve Bombay fasülye.

◊ YALIKAVAK’TA BİR TULUM HAVASI

Yalıkavak’ın en yeni plajlarından biri olan Root, çarşamba günkü açılışında kitlesine nasıl bir dünya vaat ettiğini sonuna kadar göstermiş oldu. Saat 17.00 gibi başlayan açılışta herkes yere serilen kilim ve hasır halıların üzerine yayılıp oturdu ve beklemeye başladı.
Etnik bohem dünyanın olmazsa olmazı ‘dreamcatcher’larla süslenmiş, tütsülerin yakıldığı, ilginç enstrümanların yer aldığı sahnede beklenilen kişi Pascale Caristo’ydu.
Tulum, Ibiza ve Mykonos’taki muhtelif bohem plajların gözde performans artistlerinden biri olan Pascale, büyülü sesiyle sahnede arz-ı endam edince Root’a gelenlerin yüzlerindeki etki şuydu: Bir huzur, bir aydınlanma hali...
Gerçekten de Pascale’ın öyle bir sesi var ki, insanı bambaşka diyarlara alıp götürüyor.
Hele bir de sesine eşlik eden enstrümanlar ve house altyapılarla durumun özeti şu: Beşinci boyuta hiç zorlanmadan dikey geçiş!
Aynı akşam Pascale’ın devamında bir de sahneye Allen Hulsey ve DJ Aytek Dorken çıkınca Root’taki ortamın Türk işi bir Tulum’a dönüştüğünü söylemem gerek.

◊ BU PLAJDA HERKES “BİRİ”

Mandarin’deki Kai Beach bu yaz eski plajından taşınıp iki adım ötede kendine özel bir iskeleye konuşlanmış.
Bordo rengin hakimiyetinde, eski küplerin içindeki orta boy muz ağaçlarının ayrı bir hava kattığı, giriş ücretinin 250 lira olduğu Kai Beach’in kitlesi şöyle özetlenebilir: Herkes farklı alanlardan ‘biri’.
Benim uğradığım gün Toi adlı restoranıyla bildiğimiz ünlü şef İsmet Saz oradaydı.
Beş şezlong ötesinde ise Aleyna Tilki...
Unutmadan, Kai’nin akşamüstleri programı değişken...
Bazı günler DJ performansı bazı günler ise canlı müzik performansı oluyor.
Geceleri ise Kai Beach tamamen bir canlı müzik kulübüne dönüşüyor.
Yaz boyu programında birçok ünlü isim var. Ben sadece Rafet El Roman’lı sahnesine denk geldim.
Esas merak ettiğim ise herkesin performansından övgüyle bahsettiği Derya Uluğ.
Bu arada Kai’nin sürprizleri bunlarla kısıtlı değil.
Mekanın Azeri patronu Rashad Mammadov Kai Beach’i uluslararası bir marka yapma niyetinde.
İlk hedefi Mykonos. Şimdiden orası için çalışmalara başlamış bile.

◊ MARİNADA NELER VAR

Yalıkavak Marina’nın gözdeleri aynı: Fenix ve Angie.
İkisinin arasına bu yaz bir de Kai Beach’in kardeş mekanı Kai Lounge katılmış.
Marina’nın diğer sürprizi ise ünlü kebapçı Köşebaşı’nın buraya yazlık bir mekan açması.
İlk kez Bodrum’da şube açan Köşebaşı’nın ilerleyen günlerde DJ performanslı, partili günleri de olacakmış.

◊ PİDE AÇILIMI

Bodrum’un en huzurlu ve gizli saklı yerlerinden biri hala Amanruya.
Daha çok yabancıları ağırlayan, hatta geçen yaz Carla Bruni ve Nicolas Sarkozy çiftini ağırlayan Amanruya’nın plaj menüsünde ise bildik Türk pidesine ilginç bir alternatif var, midyenin başrolde olduğu deniz ürünlü pide.

Yazarın Tüm Yazıları