Zor günleri BTS ile atlatıyoruz

Genç kalmak ve mutlu olmak için iki kuralım var; çocuk kalbe sahip olmak ve gençlere yakın durmak.

Haberin Devamı


Geçen gün Güney Koreli pop müzik grubu BTS ile ilgili yazdıklarım sayesinde birçok gençle buluşmuş oldum.
Kendilerine BTS Army, yani BTS Ordusu diyorlar. Sadece gruba değil, birbirlerine de çok bağlılar. Sosyal medyada fena halde aktifler.
Sadece bana gelen teşekkür mesajlarından çıkarmıyorum bunu, istatistikler de onu gösteriyor.
Sıkı durun, geçen yıl Twitter’da hakkında en çok tweet atılan ilk 4 hashtag BTS’e ait... Bunlar “love_ yourself”, “BTS”, “Jimin” ve “DNA”...
Love_Yourself, Billboard 200 listesinde 7’nci sıraya yükselmiş BTS albümü.
Jimin grubun solistlerinden ve en sevilen dansçılarından biri.
DNA de grubun single’larından bir tanesi.
Sosyal medya etkileşimlerini ölçen “Billboard Social 50” listesinin zirvesine son bir yıldır BTS oturmuş durumda.
Onlarına altında, ikincilik ve üçüncülük sıralamasında Justin Bieber, Selena Gomez ve Nicki Minaj yer değiştirip duruyor.
Peki nedir bu BTS hayranlığı ve tutkusu?
Bunu açıklamak için bana bir Türk BTS hayranından, angel,army.ss adlı hesaptan gelen mesajdan cümleler alıntılayacağım. Sanırım başka söze gerek kalmayacak.
“Bir Türk BTS Army olarak onlarla gurur duyuyorum. Sadece müzikleri değil karakterleri de mükemmel ve onlar bizim motivasyon kaynağımız.
Binlerce insanı tanımadan hayata bağlayan insanlar onlar, biz Army’lerin dünyasında parlayan 7 yıldız gibiler. Bizim içimizdekileri müzikle dışarı vuruyorlar.
Bizler nasıl onlara değer veriyorsak onlar da bize değer veriyorlar. Her ödül töreninde kendi başarılarını ön plana koymak yerine gözyaşı ve heyecanla bize teşekkür ediyorlar. Bizim için çok önemliler, zor günlerimizi onlarla atlatıyoruz. Birbirimizden ne kadar uzak olsak da aynı gökyüzünde hayal kurduğumuzu bize gösterdiler...”
İşte bunlar bir Türk gencin, Güney Koreli bir grup için yazdıkları, hissettikleri.
Koşulsuz sevgi tam da bu değil mi?

Haberin Devamı

“Sertab’ın Müzikali”ne gittim

Geçen hafta Harbiye Açıkhava’da “Sertab’ın Müzikali”ni izlemeye gittim.
Yıl içinde pek çok kere kaçırmışlığın verdiği merak ve heyecan içinde...
Boşuna değilmiş heyecanım, gerçekten de çok şey kaçırmışım.
Bu ülkede istenir ve uğraşılırsa müzikal yapılıyormuş demek ki.
Her şarkıya ayrı bir kurgu, ayrı bir düzenleme yapmış Sertab.
Ona eşlik eden müzisyen, dansçı ve oyuncuların uyumu da ayrıca alkışı hak ediyor.
Şarkıları için adeta yepyeni klipler kurgulamış.
Bir solistin hem oyunculuk yapıp, dans edip hem de şarkı söylemesi kolay değil.
Üstelik 3 saate yakın süre. Üstelik söylenmesi hiç kolay olmayan müthiş şarkılar söz konusu.
Önünde saygıyla eğilinecek, müthiş bir performanstı izlediğim.
Bir yerlerde denk gelin ve siz de izleyin “Sertab’ın Müzikali”ni.

Haberin Devamı

Köpeğe estetik!

Amerika’da olabiliyorsa, yapılabiliyorsa o köpek Kim Kardashian’ın elinden neden alınmıyor?
Kendisi estetik için istediği kadar bıçak altına yatsın, diyeceğim yok.
Ama köpeğine estetik yaptırmak, bıçak altına yatırıp yapay testis taktırmak da ne demek?
Hangi hakka, hangi hukuka sığıyor bu saçmalık!
“Köpek kendini daha iyi hissetsin diye yaptırdım” demiş bir de.
“Ben kendimi iyi hissedeyim diye” demiyor tabii.
İnşallah sağlam tepki görmeye devam eder de kendisi gibi köpeği de dizi dizi estetik ameliyatlara sokmaz.

Yazarın Tüm Yazıları