SENECA ile mülâkat...

LUCİUS Annaeus Seneca’nın, günümüzden 2022 yıl önce İ.Ö. 4 yılında doğduğu kabul edilir. İmparator Augustus ve Tiberius dönemlerinin ünlü rethor’u; Senatör! Yaşına ve bilgeliğine hürmeten, doğal olarak ben kendisinin yanına gittim; Seneca 2018’e gelmedi. İroniye bakınız ki, çok da “güncel” bir sohbet oldu.

Haberin Devamı

 

ND: “Epistulae Morales” (Ahlakî Mektuplar) günümüzde, hâlâ en bilinen eseriniz. Bize özünde neler söylüyorsunuz?
SENECA: “...Doğaya uygun yaşamak gerektiğini, en büyük zevkin değil, doğanın doyumunu istediği kadar ölçülü zevkin gerekli olduğunu ve ölümden korkmamak gerektiğini düşünüyorum. Doğa, Tanrıdan, bütün evrene ve parçalarına sinmiş tanrısal akıldan başka nedir ki?”

ND: 1. Mektubunuzda, zamana da vurgu yapıyorsunuz.
SENECA: “...İnsanlar öylesine akılsız ki, bir kimseden yerine yenisi konulabilir değersiz bir şey aldıklarında borçlu sayılıyorlar da aynı kişinin, karşılığını veremeyecekleri zamanını aldıklarında, borcun lâfı olmuyor...”

ND: Epicurus, “Sınırsız öfke, delilik doğurur” demiş. Buna katılıyor musunuz?
SENECA: “...Epicurus, ‘Doğaya uygun yaşarsan hiçbir zaman fukara olmazsın. Herkesin kanısına göre yaşarsan hiçbir zaman zengin olmazsın’ da demiş, yeterince açık değil mi? Yani, insan öfkeden, ılımlı olmak için değil, sağlıklı olmak için kaçınmalıdır.

Haberin Devamı

ND: 2. Mektupta, “...Ruhunda sürekli olarak yerleşip kalacak bir şey elde etmek istersen, seçkin değerlerle bir arada kalman, onlardan beslenmen gerekir...” uyarısı var.
SENECA: “...Elbette! Her yerde olan hiçbir yerde değildir. Durmadan yer değiştiren bitki serpilmez. Çok az şeyi olan değil, hep daha çoğunu isteyen fakirdir aslında. Zenginliğin sınırı nedir diye mi soruyorsun? Önce gerekli olana, sonra yeteri kadarına sahip olmak...”

ND: “...Bilgelik için, her şeyini satanlara ne diyorsunuz?”
SENECA: “...Bir uyarım var, bilgelikte yol almaktansa, öyle görünmeye can atanlar gibi davranma. Bir şey ummaz olursan, korkmaz da olursun...”

ND: “...Yurdu baştan aşağı yakılıp, her şeyini kaybeden Stilbon’a Demetrius, ‘bir şey yitirdin mi?’ diye sormuştu, cevabı hatırlayamadım...
SENECA: “Cevap, bütün zamanların, belki de en güçlü karşılığı, ‘Benim olan her şey, benimle’ adalet, erdem ve itidâlden başka, insandan geri alınabilecek her şeyi değersiz sayan bir insanı yenmek, bir ulusu yenmekten zordur...”

Haberin Devamı

ND: Siz bir felsefecisiniz... Felsefeyi hafife alanlara bir diyeceğiniz var mı?
SENECA: “...Onlara, gereken cevabı Prof. Dr. Ioanna Kuçuradi Hanım verdi esasen... Felsefe davranışı öğretir insana, sadece konuşmayı değil... Sözlerle, yaşam biçimi birbirine aykırı olmasın, kişinin bütün yaşantısı tutarlı olsun, tüm eylemlerinin rengi bir olsun ister. Bunun neresi yanlış? Geometri bana geniş arazi ölçmeyi öğretir. Kardeşimle bölüşmeyi öğrenmemişsem, bir araziyi parsellere bölmeyi bilmenin ne yararı olur ki bana?”

ND: İzmir’den geldiğimi biliyorsunuz. Kentliye iletmemi istediğiniz bir mesajınız var mı?
SENECA: “...Işık ile parlaklığı birbirinden ayıran nitelik şu; birinin değişmeyen, hep kendinin olan bir kaynağı vardır, öteki başkasının ışığı sayesinde parlaktır... Dahası, çok doğru olan bir şey suya batırıldı mı, kırık bir görüntü verir. Neyi gördüğün değil, nasıl gördüğün önemlidir. Onlara, bir Grek atasözünün, ‘İnsanın hayatı neyse, konuşması da odur’ dediğini hatırlat.

Haberin Devamı

ND: Son olarak, “...İyi yaşamayı öğrenmek, bütün bir ömür sürer” söyleminizi, “sadece zevk-ü safâ” olarak anlayanlara bir şey demeyecek misiniz?
SENECA: “...Demeyeceğim! Çünkü onlar, ‘Sadece Gazali sonuna kadar haklıdır. İbn-i Rüşd kâfir sayılır, felsefe küfürdür; Eflatun ise ahmaktır’ diyenlerdir ki, ‘önce kendileriyle barışmak zorundalar’. Sevilmek istiyorlarsa, önce sevmeyi öğrenecekler...”

Yazarın Tüm Yazıları