Necdet Doğan

Met helvası, 1920'li yılların başında Eskişehir'in Sivrihisar ilçesinde oynanan bir oyun sonucunda ortaya çıkmış. Değnek adı verilen kalın ve uzun sopayla met adını verilen ince ve kısa sopaya vurarak oynanan oyun, helvaya adını vermiş.

O dönem, met değnek oyununda yenilen takım, yenen takıma yapımı oldukça zor ve meşakkatli olduğu için bir ceza niteliğinde met helva çekiyormuş.

Helvanın üretiminde sadece un, yağ ve şeker kullanıyormuş.

Helvanın üretimi için öncelikle bir kazanda şeker kaynatılıyormuş.

Kaynayan şeker, özel tepside soğutulduktan sonra özel bir makinede

Domatesin kurusunu biliyordum, Elazığ'dan Ramazan Kaya'nın haberi gelince domates unu olduğunu da öğrenmiş oldum. İnternette araştırınca 'Domates tozu' diye satılanı da var olduğunu gördüm. Sulandırılan domates tozu genellikle çorba ve pizza ve makarna sosu yapımında kullanılıyormuş, yemeklere katılıyormuş.

Habere göre, Elazığ'ın yöresel lezzetlerinden olan ve yemeklerde salça, sos ve baharatlara alternatif kullanılan domates unu sofralarda yerini alacakmış.

Elazığ İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nce yürütülen projeyle, merkeze bağlı Hankendi köyünde kadın çiftçiler yetiştirdikleri domatesleri kuruttuktan sonra öğütüp un haline getiriyormuş.

Bu toz

Üzümün güneşte kurutulduğunu biliyorduk ama Konya'nın Toros dağlarında kurulu ilçesi Hadim'de durum farklıymış.

Hadim ilçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Erol İşcan, "İlçemizde yetişen, kendine has aroması, rengi ve kokusu ile diğer türlerden ayrılan gök üzümden, kuru üzüm yapılmaktadır. Diğer kuru üzümler güneşte kurutulduğundan dolayı siyah renkli olurken, ilçemizin üzümleri gölgelik alanlar veya evlerin çatı aralarında kurutulduğu için yeşil renklidir" diyor.

Toroslarda bir vadi üzerine konumlanan, Konya'ya 125 kilometre uzaklıktaki Hadim ilçesi, kirazı ve çileğinin yanı sıra üzüm ve pekmezi ile de ünlüymüş.

Farklı aroması nedeniyle oldukça ilgi gören

Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi ile Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi'nde görevli öğretim elemanları, 3 yıldır sürdürdükleri çalışmalar sonucunda ormanlara zarar veren böceklerin yakalanması ve haklarında bilgi edinmesini kolaylaştıran bir cihaz geliştirmiş.

AA muhabiri Ömer Erim Baştımar’ın haberine göre, Rektör Prof. Dr. Seyit Aydın, "Zararlı böceklerle mücadelede kullanılacak cihaz dünyada bir ilk. Başvurumuz sonucunda Türk Patent Enstitüsü de cihazımızı tescilledi" diyor.

Orman Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Korhan Enez ise şu bilgiyi vermiş:

"Daha önce de böcek yakalayan cihazlar tasarlanmıştı ama o cihazlarda zararlının tuzağa yakalanma anındaki koşullar tam olarak belirlenemiyordu.

ÇAYKUR'un şeker otu olarak da bilinen, diyabetli hastalara şeker tadı hissini veren Stevya adlı çalı türündeki bitkiden şeker üretmeye başlaması bu bitkiyi Anadolu topraklarıyla buluşturan Balıkesir'in Burhaniye ilçesindeki üreticiler tarafından memnuniyetle karşılanmış.

DHA muhabiri Tuncel Yılmaz’ın haberine göre, Stevya Derneği Başkanı Selahattin Güvenç ile Memleketçi İşadamları Derneği (MİSİAD) Balıkesir Şubesi Başkanı ve Stevya Derneği'nin kurucularından Kamil Tutmaz, yıllardır Stevya bitkisini ekonomiye kazandırabilmek için yoğun bir çaba harcıyorlarmış.

ÇAYKUR tarafından Karadeniz'de fabrika kurulması en çok onları memnun etmiş.

Burhaniye'deki Stevya fidanı üreticilerinin bu sayede ekonomik kazanç sağlayabileceklerini söylüyorlar.

İşin parasal yöne bir yana iddiaya göre sağlık açısından da önemi varmış.

Isparta'daki Süleyman Demirel Üniversitesi'nden mezun olan 6 mühendis, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'ndan aldığı 100 bin liralık destekle, hastanelerde hasta yemekleri ile sterilizasyon malzemelerini el değmeden ameliyathanelere taşıyabilecek robot geliştirmiş.

AA muhabiri Murat Yolcu’nun haberine göre proje yürütücüsü Ferdi Alakuş, yaptığı açıklamada, geçen yıl elektrik ve elektronik mühendisliği bölümünden mezun olduğunu ve öğrenciliği döneminde arkadaşlarıyla birlikte çeşitli alanlarda robot teknolojisine uygun olarak bir çok ürün geliştirdiklerini söylemiş.

Mezun olduktan sonra, daha endüstriyel robotlar yapmaya karar verdiklerini aktaran Alakuş, bu amaçla 5 mühendis arkadaşı ile SDÜ Göller Bölgesi Teknokent'inde bir firma kurmuşlar.

Genç mühendisler daha önce yaptıklarını elektrikli araçlar ile robot sistemlerini birleştirerek, telefondan yönlendirilebilen, hastanelerde çeşitli hizmetlerde kullanılabilecek robotik bir araç tasarlamışlar.

Bakanlık projeye 100 bin liralık "

Kendini soğutabilen biyopolimer sistem, su, süt, meyve suyu benzeri içeceklerin konulduğu karton ambalaj ya da cam şişelerde kullanılabilecekmiş.

Edirne’den AA muhabiri Cihan Demirci’nin haberi...

Buluşu, Trakya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ertuğrul Selçuk Erdoğan ve öğrencileri yapmış. Tasarladıkları "Kendini soğutabilen biyopolimer ambalaj" Türk Patent Enstitüsü’nden 3 yıllık incelemenin ardından patent almış.

Şişenin herhangi bir yerine yerleştirilecek

Tohumu şeker pancarından farklı olan "pezik pancarı", Sivas yöresinde her yıl nisandan itibaren yaygın şekilde ekiliyormuş.

Sivas’ta 150 ton ‘Pezik turşusu’ kuran çiftçi

Pezik pancarı Sivas'ın yöresel ürünüymüş.

Yaklaşık 2 aylık büyüme döneminden sonra pancar, dikim tarihine göre temmuz, ağustos, eylül veya ekimde hasada hazır hale geliyormuş.

Bugünlerde de turşu kurmak için kazanlar kaynıyormuş.