Köy Enstitüsü ruhuyla

Eğitime gönüllüsü 26 kişinin ortaklığında bu yıl eğitim-öğretim dönemine merhaba diyen Özel İzmir Elit Okulları, bilimde, sanatta, sporda ve akademik alanda saygın öğrenciler yetiştirmeyi amaçlıyor. İlk kampüsünü İzmir Kemalpaşa’da açan okulun gündeminde, yeni yılla birlikte farklı noktalarda da olmak yer alıyor.

Haberin Devamı

ÖZEL İzmir Elit Okulları... Özel eğitim sektörünün yenisi olsa da arkasında bu alanda ciddi bilgi birikimi olan hem profesyonelleri hem de yatırımcıları bulunan bir kurum... “Köy Enstitüsü ruhu ve profesyonel çalışmalarla çocukların çocukluğunu doyasıya yaşadığı bilim, sanat ve kültürü önemseyen bir yapımız var” diyen Özel İzmir Elit Okulları Genel Koordinatörü Emel Karaca, hem okulu kuruluş sürecini hem eğitim sektörünün durumunu hem de kurumun farkındalıklarını anlattı.

Köy Enstitüsü ruhuyla

EĞİTİM GÖNÜLLÜSÜ 26 KİŞİ

Yıllarca eğitim alanında hem devlet hem de özel sektörde görev yapan Emel Karaca, 2001’de Fethiye’de 82 ortaklı bir yapıyla bir özel okulun kuruluşunda görev aldığını belirterek, “Zor şartlarda kurup büyüttüğümüz okulu önemli bir noktaya getirdik. O okulun kurucu ortaklarından olan ve eğitime gönül veren Ali Nişancı, bu yapıyı İzmir’e de taşıma kararı aldı. Ancak o ortaklar İzmir’e gelmeyince, Ali Nişancı yeni bir yapı için kolları sıvadı ve ilk adımı da 2013’te attı. Üç yılın ardından kendisi gibi eğitime gönül veren 26 kişiyle Özel İzmir Elit Okulları’nı kurdu. Bu eğitim döneminde de İzmir Kemalpaşa’da sıkıntıda olan bir kurumu alarak, 202 öğrenciyle anasınıfından lise sona kadar eğitim-öğretim sürecimiz başladı” diyerek, Özel İzmir Elit Okulları’nın kuruluş hikayesini paylaştı.

Haberin Devamı

Köy Enstitüsü ruhuyla

TÜKETEN DEĞİL BİLİNÇLİ ÜRETEN

Özel okullarda olmazsa olmazların başında akademik başarının geldiğine dikkat çeken Emel Karaca, şöyle devam etti:
“Biz ise hem yaşam hem sosyal hem de akademik eğitimi birbirinden ayırmadan ilerleme yoluna gittik. Çocuğun tüketmekten ziyade bilinçli bir üretici olsun diye de ‘Köy Enstitüsü’ ruhunu benimsedik. Yaşam becerileri edinsinler istiyoruz. Bunu da Kemalpaşa’daki kampüsümüzün doğası, yaşam olanaklarıyla öğrencilerimiz için en uygun ortamda sunuyoruz. Öğrencinin değerini her şeyin üstünde tutan eğitim felsefemizin temelinde çok yönlü, yapıcı, yaratıcı, mantıklı düşünceyi kazanmaları ve bilinçli hareket edebilmeleri amacıyla her konuda kendilerini kanıtlamalarına fırsat amacıyla her konuda kendilerini kanıtlamalarına fırsat veriyoruz. Araştırıp öğrenilen bilgiyi, uygulamalarla pekiştiriyoruz.”

Haberin Devamı

Köy Enstitüsü ruhuyla

 

KAĞIT ÜSTÜNDE KALMASIN

YABANCI dili önemsediklerini ifade eden Emel Karaca, “Milli Eğitim Bakanlığı, 5’nci sınıflarda uygulanacak yabancı dil ağırlıklı eğitimde pilot uygulamanın yapılacağı 81 ilde 620 okul belirledi. Biz de bunların arasında yer almak istiyorduk ama o döneme izinlerimiz yetişmedi. Biz de bu yapının üstüne daha fazlasını koyarak haftada 20 saatlik İngilizce eğitimini başlattık. Tabii, anaokulundan itibaren İngilizce eğitimlerimiz var. Öte yandan kağıt üstünde kalmayan kulüpler kurduk. Satrançtan halk oyunlarına, zeka oyunlarından tiyatroya, danstan voleybola kadar birçok kulübümüz var” diyerek, oynayarak, yaşayarak ve eğlenerek öğrenen bir nesil yetiştirmeyi amaçladıklarını bildirdi.

Haberin Devamı

 Köy Enstitüsü ruhuyla

BÜYÜYECEĞİZ

KURUMUN gelecek planları hakkında bilgi veren Genel Müdür Bülent Hergül, 2017-2018 eğitim-öğretim yılının Özel İzmir Elit Okulları için ispat yılı olduğunu ifade ederek, “Hedeflerimiz büyük. Büyümeyi planlıyoruz. İzmir’in çeşitli noktaları için araştırmalarımız sürüyor. Karşıyaka, Bayraklı ve Balçova’da yer bakıyoruz. Franchise modeli de gündemimizde yer alıyor” diye konuştu.

 Köy Enstitüsü ruhuyla

YENİ OKULLAR
AÇILSIN AMA...

YILLARINI eğitime adayan bir isim olan Emel Karaca, özel eğitim sektöründeki büyümeleri değerlendirdi. Karaca, şöyle konuştu: “Yıllar önce devlette başarı sağlayamayanların gittiği yerler olarak algılanıyordu özel okullar. Sınavlardan elde edilen başarılarda özel okullar ön plana çıkınca bu yapının kimliği değişti. Özel okullara ilgi arttı. Bugün ise devlettin verdiği destekler sektörü heyecanlandırır hale geldi. Ayrıca, değişen sistem ve müfredatla birlikte sadece kendi çevresindeki okula gitme durumu, özel okula talebi artırdı. Böyle olunca da okul sayısı artar oldu. Büyüme iyi ama burada da her köşe başında sadece ticari bir mantıkla açılanların olmaması gerekiyor.”
 

Yazarın Tüm Yazıları