Mısır Çarşısı’na plastik kuş kondurmamışlar ya şükredelim

Arkadaşımız Fırat Alkaç’ın “‘Pano’lu Çarşı” başlıklı haberi, tarihi Mısır Çarşısı’nda restorasyon sonrası oluşan bir görüntüye odaklanıyordu.

Haberin Devamı

IV. Mehmed’in (Avcı Mehmed) annesi Hatice Turhan Sultan tarafından Yeni Cami’ye akar sağlamak amacıyla 17’nci yüzyılda yaptırılan Mısır Çarşısı zaman içinde turistik ıvır zıvır dükkânlarının hâkimiyetine geçse de baş döndürücü güzellikteki karışık baharat kokusuyla hâlâ İstanbul’un sevgili bir köşesidir.

Habere konu olan görüntüye gelirsek...

2011’de başlatılan restorasyon neticesinde daha önce dükkân içlerinde yer alan elektrik panoları Çiçek Pazarı tarafına toplu halde taşınmış.

İki metre yükseklikteki 45 elektrik panosunun tarihi duvarları kapatacak şekilde metrelerce uzayıp gitmesinin estetik açıdan bir darbe olduğu düşünülebilir.

Bence de kötü bir görüntü ancak teselli bulabileceğimiz noktalar da var. Mesela duvarla sabitlenmemişler yani tarihi dokuya zarar verilmemiş ki, “züğürt tesellisi” de olsa bir teselli sayılır işte!

Haberin Devamı

Bir de Esnaf Derneği Başkanı Ömer Başıbüyük “Dükkân içlerindeki görüntü estetik açıdan daha kötü sonuçlara yola açıyordu” demiş ki, bu görüşe de katılırım.

Daha estetik bir çözüm bulunabilir miydi? Elbette ancak Mısır Çarşısı’ndaki panolara gelene kadar o daha ne “cinayetler” var...

Mısır Çarşısı ve civarında her biri ayrı bir güzellik olan, gözümüz gibi sakınmak gerekirken canına okunmasına sessiz kalınan hanların haline bakmak bile yeter.

Büyük Çukur Han’dan Kurşunlu Han’a, Camondo (Kefeli) Han’dan Yusufyan Han’a o bölgedeki birbirinden güzel hanlar tabela terörüne, PVC terörüne kurban verilmiştir. Projesiz, denetimsiz müdahalenin haddi hesabı yoktur.

Estetik harikası yapılara kafaya göre klima takmak, delmek, deşmek, kırmak dökmek serbesttir neredeyse... İş böbürlenmeye veya hamasetin gaz pedalını köklemeye geldi mi “ata yadigârı”, “şanlı tarih mirası” diye atıp tutmanın geçer akçe olduğu bir çağda hanlara, hamamlara, kutsal mekânlara, saraylara yapılanlar malum...

Şile Kalesi’nin Sünger Bob Kalesi’ne çevrilebildiği, külliyelere Amerikan mutfak yapılabildiği, saçmalığın daniskası uygulamaların “Tarihimize sahip çıkıyoruz” diye yutturulmaya çalışıldığı bir garip dönem işte...

Haberin Devamı

Tarihi Mısır Çarşısı’na eklemlenen panoları elbette beğenecek halim yok. Bana sorarsanız “berbat” olmuş...

Ama neler gördü bu gözler ey sevgili okur.

Panolara bakıp “Buna da şükür” de, üstüne “plastik kuş kondurulmadığına” duacı ol ve geç bence..

Yazarın Tüm Yazıları