Değişen koşullar ve Fırat’ın doğusu

Bugün 1 Ekim... Türkiye’nin ABD’ye tanıdığı süre normal koşullarda bugün itibarıyla bitti. “Normal koşullarda” diyorum çünkü ABD Başkanı için başlatılan “azil” süreci, koşulları normalin ötesine taşıdı.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan New York’taki BM Genel Kurulu öncesinde Türkiye’nin artık sabrının kalmadığını, istediği koşullarda güvenli bölge oluşturulmazsa Fırat’ın doğusuna harekâtın kaçınılmaz olacağını, bunun için de Türkiye’nin aylarca hatta günlerce beklemeyeceğini açıkça söylemiş; eylül ayının sonuna kadar da süre vermişti. Üstelik BM Genel Kurulu’nda tüm dünyanın önünde Türkiye’nin Fırat’ın doğusunu da terörden temizleyeceğini açıkladı.

Cumhurbaşkanı BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada “Suriye’de terörden temizlediğimiz bölgelerde okulları, hastaneleri, altyapı ve üstyapı imkânlarını yeniden ayağa kaldırıyoruz. Şimdi aynı amaçla Fırat’ın doğusunu terör örgütlerinden temizlemeye hazırlanıyoruz. Hem ülkemizdeki Suriyelilerin hem de güvenli hale getirdiğimiz bölgede ikamet eden kardeşlerimizin, kalıcı barış sağlanınca Suriye’nin yeniden inşasına katkıda bulunacak bireyler olarak yetişmelerini hedefliyoruz. Sizlerden de Türkiye’nin tüm insanlık adına yürüttüğü bu çabalara destek olmanızı bekliyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Ankara’nın beklentisi genel kurul sonrasında New York’ta iki liderin bir araya gelmesi ve güvenli bölge ile pürüzlerin ele alınmasıydı. Görüşme olsa idi, Ankara hem pürüzlerin giderilmesine çalışacaktı hem de kararlılığını bir kere daha gösterecekti. Ancak o görüşme olmadı, olamadı. Trump hakkında azil süreci başlatıldı ve başkan ile adamlarının doğal olarak gündemi altüst oldu.

DERDİ BAŞINDAN AŞKIN

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York’tan dönerken uçaktaki gazetecilere Trump ile kapsamlı bir telefon görüşmesi yapma ihtimalinden bahsetti. Türkiye’nin verdiği süre dolarken, şu satırların yazılmakta olduğu dakikalara kadar iki lider arasında henüz bir telefon görüşmesi olmadı. Açıkçası Trump’ın derdi başından aşkın. 2020’de yapılacak ABD başkanlık seçimlerine doğru bu süreç “azil” ile noktalanmasa da Trump’ın başını ağrıtıyor ve daha da ağrıtacak. Siyasi açıdan Trump’ı yıpratacağına şüphe yok. O yüzden telefon görüşmesi de hemen olmayabilir, olamayabilir.

Diğer yandan Suriye’de 2011’den beri süren içsavaşı sonlandırmak için BM gözetiminde oluşturulan Suriye Anayasa Komitesi’nin 29 veya 30 Ekim’de Cenevre’de toplanacağı açıklandı. Türkiye’nin de desteklediği süreçte önemli bir dönemece giriliyor. Ayrıca Türkiye tüm gelişmeleri, özellikle de mültecilerin durumunu Rusya, Fransa ve Almanya ile dörtlü zirvede de masaya yatırmak istiyor.

Haberin Devamı

TÜRKİYE YENİDEN GÖZDEN GEÇİRECEK

İşte Trump’ın azil sürecinden dörtlü zirveye ve anayasa komitesine kadar tüm bu gelişmeler sebebiyle Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna ilişkin harekâtla ilgili “eylül ayı sonu” kararını yeniden gözden geçireceği belirtiliyor. Yani Ankara’daki hava, harekâtın hemen olmayacağı, Türkiye’nin değişen koşullara göre hareket edeceği yönünde. Konunun bu satırlar yazılırken toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nda da kapsamlı bir şekilde ele alınması bekleniyor. Türkiye’nin verdiği sürenin dolduğu gün, yani bugün, yeni yasama yılı açılırken Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapacağı açıklama da merakla beklenecek. Ankara değişen koşullar sebebiyle harekât kararını bir süre ertelese de talepleri değişmeyecek.

Haberin Devamı

Güvenli bölgenin hızla oluşturulması.

Kademeli olarak hayata geçse de zaman içinde tüm sınırı kaplaması.

Yeterli derinlikte olması.

Kontrol mekanizmasında TSK’nın olması.

Mülteciler için planlanan yerleşim yerlerinin finansmanında ülkelerin harekete geçmesi.

EN CAN ALICI KONU

En can alıcı konu, yani terör örgütü YPG/PYD’nin geleceğine ilişkin ABD-Türkiye arasındaki anlaşmazlık ise masanın ortasında duruyor. Türkiye, ABD’nin terör örgütüyle angajmanına son vermesini istedikçe TIR’larla silah yardımı sürüyor. “ABD zaman içinde YPG’yi meşrulaştıracak mı, SDG farklı bir yapıya mı dönüştürülmeye çalışılacak yoksa Türkiye tüm bunlara ‘Yeter’ diyerek Fırat’ın doğusuna girerek terör örgütünü temizleyecek mi?”

Haberin Devamı

Sorunun yanıtını gelişmeler, ince diplomasi ve askeri caydırıcılık zaman içinde gösterecek.

 

Yazarın Tüm Yazıları