Arkadaşlarım bana Pollyanna der

Güzin Abla, ismini küçüklüğümden beri duyuyordum ama bir gün sana yazacağım aklıma gelmezdi...
Ben 21 yaşında bir üniversite öğrencisiyim.
Ailemle aram pek iyi değil. Ne babamla baba-kız gibiyiz ne de annemle anne-kız gibi.
Hiçbir şeyimi anlatamadım onlara bu yaşıma kadar...
1.5 sene önce biri çıktı karşıma. Onunla beraber güzel günler geçirdik.
O kadar saf, o kadar masumdum ki, hiçbir şekilde ilişkimizin kötü yanını düşünmüyordum.
Kavga ediyorduk, haklı olsam bile kızıp bağırmıyordum.
Hep olayların iyi yanını görüyordum.
“Pollyanna” der zaten arkadaşlarım bana.
Hep iyimser bir yanım vardır.
Şimdi aklım başıma yeni yeni geliyor.
Ben yaşadıklarımı hak edecek ne yaptım?
Sevgiye ihtiyacım vardı. Sadece sevilmek istedim. Beni korusun istedim...
Ama o hep bana aşağılık bir yaratık gibi davrandı.
Sıkıştığında ona para yardımı bile yaptım. Şimdi o kadar pişmanım ki...
Ondan kurtulduğum için, bu ilişkiyi bitirdiğim için şimdi çok iyi hissediyorum kendimi ama o bir türlü ayrılığı kabullenmiyor.
“Sen benim özelimsin” diyor. Cinsel birliktelik yaşamadık ama zaman zaman öpüştük. Bunun için kendimi suçlu hissediyorum.
Artık mutlu olmak istiyorum ama gerçekten sevmeyi bilen biriyle. Ne olur bana bir yol göster.
◊ Rumuz: Sevilmek istiyorum

YANIT

Sevgili kızım, sana kötü davranan, iyi niyetinden yararlanan bir adama asla geri dönme.
Bak, şu anda kendini çok iyi hissediyormuşsun.
Hiçbir kadın, hatta hiç kimse asla bu tür davranışlara katlanmamalıdır.
Sen ilişkiniz içinde yanlış bir şey yapmamışsın. Ona para vermek dışında. Bu bile onun yapısını göstermek açısından yeterli.
Öpüşmek çok masumca bir davranış, bunun için üzülme...
Kendini suçlama. Bitirebildiğin için, böyle bir irade gösterebildiğin için tam tersine seni kutluyorum ben.
Umarım karşına seni gerçek anlamda sevebilecek, seni mutlu edecek biri çıkar.
Henüz o kadar gençsin ki...
Umudunu asla kaybetme.

Siyasetçilere çağrı

Ben her şeyden önce bir hayvanseverim.
Doğaya âşık, yeşile âşık bir insanım. Benim size bu yazıyı yazmamdaki amaç, sadece ve sadece hayvanlarla ilgili.
Türk Ceza Kanunu’nda hayvanlara karşı işlenen suçlar, “Mala zarar verme” başlığı altında yer alıyor. Yani şu anki kanunlar can olarak değil, mal olarak görüyor.
Hayvanlara karşı suç işleyen kişilere sadece idari para cezası verilebiliyor.
Bu konu son günlerde sıkça tartışılıyor, ancak henüz bir sonuca varılamadı.
Hayvan haklarının gerçekten korunduğu bir yasanın kabul edilmesi için hep birlikte çalışmalıyız.
Hayvanı denek olmaktan kurtaran, barınaklarda açlık ve susuzluktan ölmelerine engel olan, hayvana karşı giderek artan şiddeti önleyen, onlara her canın hak ettiği gibi bir yaşam sağlanmasını öngören bir yasa bekliyoruz.
Bunun dışında doğaya, yeşile ormanlara sularımıza zarar verilmesini önleyen yasalar da istiyoruz.
Bunun için de önümüzdeki seçimlerde hayvanları da düşünen, onlara yapılan eziyetlere ciddi cezalar içeren yasalar getirecek milletvekilleri istiyoruz.
◊ Rumuz: Aysu B. (Bir grup hayvansever adına)

YANIT

Çok güzel bir noktaya parmak basmışsınız sevgili Aysu Hanım.
Yazınız benim de duygu ve düşüncelerimi dile getiriyor.
Bunun için teşekkür ederim.
Eminim artık siyasetçiler bu konunun da bizler için ne kadar önemli olduğunun farkındadır. Seçilecek milletvekillerimiz, hayvan hakları yasasının olumlu ve ciddi cezalar içerecek şekilde değiştirilmesi için çaba gösterir.
Kurulacak hükümette bakanlarımızın da bu yönde çalışmalar yapmakta gecikmeyeceklerine inanıyorum.
Bu konuyu sık sık dile getirerek hatırlatmakta da fayda olduğuna inanıyorum.