Aramıza mesafeler girdi

Üniversiteden sonra sevgilimle ayrı şehirlerde çalışmaya başladık. Bir süre sonra benimle görüşmemeye başladı ve başkasıyla sözlendi. Şimdiyse “Evet dersen, nikah olmaz” diyor...

Haberin Devamı

Merhaba Güzin Abla, hiçbir zaman büyük konuşmamak gerektiğini çok acı bir yaşam tecrübesiyle anlamış oldum.
Her zaman “Sevmediğim biriyle asla evlenmem” derdim. 5 yıl süren çok sevgi ve saygı dolu bir ilişkim vardı. Üniversiteden sonra ikimiz de farklı şehirlerde çalışmaya başladık. Ama uzak da olsak birbirimizi sevmekten asla vazgeçmedik.
Bir gün çalıştığım şirketin düzenlediği bir yemekte biriyle tanıştım. Buraya yeni atanmış, mevki sahibi birisiydi. Ayrı yerlerde, fakat aynı sektörde çalışıyorduk. O günden sonra aylar boyunca sürekli beni aradı, iş yerime geldi ama her defasında reddettim onu. Bir hafta sonu, sevgilimin bulunduğu yere, bir iş toplantısı bahanesiyle gittim; daha çok onu görmekti amacım.
Ancak düşündüğümün tam tersi oldu. Sevgilimin işi çıkmıştı, beni görmeye gelmedi. Buna karşılık iş toplantısının yapıldığı yerden çıktığımda, o peşimdeki genç işadamını karşımda gördüm.
Beni almaya gelmişti ve onunla buluştuk, yemeğe çıktık. Sonra sevgilimden ayrıldım. O genç adam ise peşimi bırakmadı. Sevgilimle görüşemiyordum, o ise her yerdeydi. Hep çevremdeydi...
1 yıl böyle geçti. Evlenmek istiyordu ama ben onu sevmiyordum, sadece yoğun sevgisine karşı duyduğum ilgiydi hissettiğim. Sonunda sevgilimin bir başkasıyla sözlendiğini duydum. Ben de inadına o genç adama “Tamam” dedim. Ve nişanlandım...
Eski sevgilim, birkaç gün sonra evlenecek. Ama beni aradı, “Evet, dersen nikaha gitmeyeceğim” dedi. “Evet” demedim tabii... Sevgilimi sevmekten hiç vazgeçmedim ama artık geri dönüşü olamazdı.
Maalesef öyle bir an geliyor ki sevmek ve sevilmek yetmiyor. Onunla evlenemedim ama evleneceği için de çok üzülüyorum; bu nasıl bir şeydir anlayamıyorum.
Ben sevgime, kendime ihanet ettim. Bu nedenle asla “Ben yapmam” demeyin.
Gün oluyor, insan kendine bile ihanet edebiliyor.
Rumuz: İhanete adım

YANIT

Haberin Devamı

Sevgili kızım, aslında bir anlık yanlış karar, insanı bazen bir ömür boyu umutsuzluğa sürükleyebiliyor.
Sen sevdiğin gencin seninle o gün buluşmamasına karşılık ani bir karar almışsın.
Yanlış yapmışsın. Ama bazen beklediği ilgiyi sevdiğinden göremeyip de onun yerine bir başkasının aşırı ilgisi karşısında elinde olmadan o tarafa bir çekilme duyabilir insan.
Sevgilinin de en büyük hatası seni kendi haline bırakmak olmuş. Seni kırdığını anlamamış, peşine düşmemiş, hemen bir başkasıyla sözlenivermiş. Sanırım iki ayrı şehirde, birbirinizden uzak kalınca, sevginizde bir gevşeme görülmüş. Bu arada bu yeni adamın da ısrarlı ilgisi karşısında, belki istemeden de olsa, zayıf davranmışsın.
Belki onun iyi bir işadamı olması, eminim bunu ailene söylediğinde, onların seni teşvik etmesi seni ona yönlendiren nedenlerden olmuş.
Bu arada gönlünü alacak hiçbir adım atmaması da olayı buralara kadar getirmiş.
Tabii, sen de hatalısın ama sevdiğin gencin de aklı başına biraz geç gelmiş sanırım. Yine de sana tavsiyem, eğer o adamı sevmiyorsan, nişanlanmış bile olsan, onunla evlenmemelisin, sırf ötekine inat böyle bir evlilik yapmamalısın. En azından acele etme, biraz bekleyip bu nişanlandığın genç adamı sevip sevemeyeceğini bir tart bakalım. Belki de sana bu kadar değer veren bu adamda da sevebileceğin yönler bulabilirsin.
Bir anlık zaafa kapılıp eski sevgilinin ısrarlarına dayanamayıp evli olduğu halde, onunla olmayacak bir ilişki kurmandır. Aman sakın!

Yazarın Tüm Yazıları