Atlara fısıldayan çocuk

Umudun hiç bitmeyeceğine artık daha eminim...

Haberin Devamı

 Sen çare bulamazsan, doğa sana çareler buluyor, çözümler üretiyor. Bu kez başka bir yaAtlara fısıldayan çocukşama sevinci merkezindeyim. Türkiye Jokey Kulübü’nün Atla Terapi Merkezi’nde fiziksel ve zihinsel engelli çocuklar için ücretsiz eğitim veriliyor. 
Kapıdan içeri girdiğim andan itibaren herkesin yüzünün güldüğü bir ortamın içinde buluyorum kendimi. Anneler, babalar, ablalar, çocuklar, eğitmenler ve tüm asilliği ile atlar...
Sağ kolu kilitlenmiş ve yıllarca elinin yumruğunu açamayan Batuhan artık sağ elini kullanabiliyor.
Babasının ölümünden sonra bir yıl hiç konuşmayan, konuşmaya başlayınca uzun süre kekeme olarak yaşayan Kaan, bir hatip gibi konuşuyor şimdi benimle...
Disleksi, depresyon, epilepsi ve birçok sağlık problemi yaşayan, tüm yazıları tersten okuyan, yaşının üstündeki çocuklarla eş değer bir zekaya sahip olan küçük dahi Arda, kullanmak zorunda olduğu ilaçları yarıya indirmiş durumda. 
Merkezin tüm çalışanları çocuklarla arkadaş olmuş ama bir de dostluk var ki... İşte o dostlukta akan sular duruyor. Çocuklar ve atların dostluğu. At binene kadar tekerlekli sandalyesinde, çiçekli şapkasıyla suratı asık olan Selin’in, atına dokunduğu ve bindiği andan itibaren nasıl yüzü gülüyor, nasıl kendine güveni geliyor bunu gördüm... 
Sevginin lisanı da, bedeni de yok, sevginin sadece ve sadece kirlenmemiş bir çift kalbe ihtiyacı var. O da sokaktaki insanda değil Zencefil atın yüreğinde...

Haberin Devamı

Atlara fısıldayan çocuk
Arda Cem Tunç

AYAĞA KALKTIM VE TEKERLEKLİ SANDALYEMİ BAĞIŞLADIM

◊ Atlarla aran nasıl?
-Arda: Çok iyi. At bindiğimde atın duygularını hissediyorum. 
◊ Ben de bindim ama atın duygularını hissedemedim. Nasıl olur atın duygusu?
-Mutlu olup olmadığını hissedebiliyorum. Biz atlarla aile olduk. O yüzden her şeyi hissediyorum.
◊ Arda, bilinçli bir çocuk olduğun için rahatsızlığını sana sormak istiyorum...
-Disleksi, tersten okumak gibi garip şeyler. Yazım çok dağınık. Bununla ilgili çalışıyoruz.
-Annesi Zümrüt: Özel öğrenme güçlüğüdür bu hastalığın adı. Aynı zamanda dikkat eksikliği ve hiperaktivite de var. Arda atın üzerinde 20 dakika kaldığı zamanlarda odaklanmayı öğrendi. Şu an hiperaktif çocuklara nazaran çok daha sakin. Bir de epilepsi hastası. Buraya gelmeye başladıktan sonra kasılmaları çok azaldı. 
-At üzerindeyken bütün sinir sistemi uyarıldığı için epilepsisine çok iyi geldi.
◊ Neden garip olsun, hiç de öyle değil... Sana en çok neyin faydası oldu?
-At binmek bana çok iyi geliyor. 
-Zümrüt: Biz psikoloğa, psikiyatriye, terapilere de gidiyoruz ve bunlarla birlikte atların inanılmaz faydasını gördük. Arda kalçasından ve bacaklarından ameliyat oldu. İki bacağına platin takıldı.
-Aslan gibi yürüyor...
-Zümrüt: Aslan gibi yürümek için at gibi güçlü arkadaşlara ihtiyacımız oldu. Sonra kararlı bir şekilde ve pes etmeden fizik tedaviye gittik. Tüm egzersizleri bıkmadan yaptık. Ben makyajlar yapıp Arda’nın yüzünü güldürdüm. Birlikte gülmeye ihtiyacımız vardı. Bir de inanmaya ihtiyacımız vardı. Bu hasta yatağı evimizden gidecek dedik. Arda, “Tekerlekli sandalyemi bağışlayacağım, başkası ayağa kalksın, benim ihtiyacım olmayacak” dedi. 
◊ Arda bağışladın mı peki sandalyeni?
-Ben ayağa kalktıktan sonra annemle Türkiye Engelliler Derneği’ne bağışladık.

Haberin Devamı

YÜKSEKLİK KORKUSUNU ATLAR SAYESİNDE YENDİM

◊ Kardeş eksikliği hissediyor musun? 
- Kardeşim yok ama bu yaştan sonra olmasını da istemem. Benimle aynı yaşta bir kardeşimin olmasını isterdim. Birlikte benim oynadığım oyunları oynayabilirdik. Yoksa benden küçük olsaydı odamı dağıtırdı, ödevlerimi yırtardı. İkizim olmadığına göre ailemize çocuk yuvasından bir kardeş alabilirdik. 
◊ Atların sence iyileştirici özelliği var mı?
- Bence var. Ben sağı solu bilmiyordum. Yüksekten korkuyordum. Atlar sayesinde sağı solu öğrendim ve yükseklik korkumu ikinci seansta yendim.
◊ Ne kadar faydalı olmuş... Annen, sen benim elimi tuttuktan sonra dedi ki Arda herkesin elini tutmaz...
- Evet. Ben içime kapanığımdır. Bilgisayar başında oyun oynarım genelde.
◊ Peki bir şeye kızdığın zaman ne yaparsın?
- Bir şeye kızdığım zaman genelde küfrediyorum. Ama artık hafif geçmeye başladı. Ben de bunun iğrenç olduğunu biliyorum. Okuldaki arkadaşlarımın da iğrenç bir şey olduğunu söylemelerinden bıktım. Küfür alışkanlığımı bırakmak istiyorum. Çaba gösteriyorum.
◊ Nasıl başladın küfür etmeye?
- Ameliyat olduktan sonra internette bilim insanlarının ağrıyla ilgili bir açıklamasını okudum. Ağrıların küfür ederek azaldığı yazmışlardı. O yazıyı okuduktan sonra küfür etmeye başladım. 
◊ Peki ağrıların gerçekten azaldı mı?
- Küfür etmek beni rahatlatıyor.
Zümrüt: Artık eskisi kadar etmiyor.
- Ediyorum anne ama içimden. O yüzden sen bilmiyorsun.
◊ Siz bir anne olarak nasıl bu kadar güçlü kalabiliyorsunuz? 
- Zümrüt: Bana en büyük destek, Arda’ya bakmak oluyor. Geleceğiyle ilgili hayallerini söylüyor ya Arda, biliyorum onun hayallerini gerçekleştirmek için bir araç olarak sadece annesi var.

Haberin Devamı

(Merkezde kasksız ve yeleksiz at binmek yasak. Aldığımız özel izinle bu çekimi gerçekleştirdik.)

Atlara fısıldayan çocuk

EN ÇOK İSTEDİĞİM ŞEY DERSTE KİTABIN DOĞRU SAYFASINI KENDİM AÇABİLMEK

◊ Hayatta yapmak istediğin ama yapamadığın neler var?
-Derste kitap çıkarabilmek. Doğru sayfayı açmak ve sesli okuma yapabilmek. 
-Zümrüt: Arkadaşlarıyla aynı standartta yapamadığı için strese giriyor ve derslerde elindeki yaralarla oynuyor. Arkadaşlarıyla aynı hızda okuyamıyor. Öğretmeni “Sayfa 84’ü açın” dediğinde Arda tersten okuduğu için sayfa 48’i açabiliyor. Sınıfta öğretmeni okuma yaptırdığında karışık okuyabiliyor. Arkadaşlarıyla aynı hızda da yazamıyor.
◊ Derslerin nasıl, mesela matematiğin?
-Arda: Matematiğim çok güzel. 
-Zümrüt: Örneğin çarpım tablosunu ritmik olarak ezbere bilmez. Ama siz TEOG sınavının sorularını sorun size çözüm yolunu söyler. Haftanın yedi gününü sıralı olarak söyleyemeyebilir ama yeni bir yabancı dili çok hızlı öğrenebilir.
◊ Burayı nasıl buldunuz?
-Zümrüt: Türkiye Jokey Kulübü burayı açınca İstanbul’daki tüm rehabilitasyon merkezlerine bildirmiş. Biz de Arda’nın gittiği rehabilitasyon merkezi aracılığıyla öğrendik. Ücretsiz olduğunu öğrendikten sonra gelmeye başladık. Buradaki herkes özveri ve mutlulukla yaklaşıyor.

Haberin Devamı

Atlara fısıldayan çocuk

 

BİR GÜN İYİLEŞECEĞİM VE FUTBOL OYNAYACAĞIM

◊ Batuhan, kaç ay oldu buraya başlayalı?
- 6 ay oldu. 
◊ Hayatında ne gibi değişiklikler oldu buraya geldikten sonra?
Ablası Tuğba: Ben anlatayım. Batuhan devamlı sağ elini sıkardı. Şu anda o elini çok rahat kullanabiliyor. Buraya çok isteyerek geliyor. Fizik tedaviye ve havuza da gidiyor. 
◊ Batuhan, atlarla iletişimin nasıl?
- Çok iyi. İleride jokey olmak istiyorum.
◊ Ne güzel. Bana at üzerindeyken ne hissettiğini anlatabilir misin? Benim daha önce hiç atla bir ilişkim olmadı...
- Bindiğim at beni tanıyor. Benim onu sevdiğimi anlıyor. Ben de onun beni sevdiğini anlıyorum.
◊ Evinde hayvanın var mı?
-Batuhan: Köpeğimiz vardı ama kaybettik. 
-Tuğba: Yeniden bir köpek almak istemedik çünkü çok üzülüyor kaybedince. Hayvanlara aşırı bir sevgisi var.
◊ Hayvanlarla hiç konuşamasan da ilişki kurabiliyorsun, sen de bunu hissedebiliyor musun?
-Evet, buraya her geldiğimde değişik atlara biniyorum ve hepsinin beni anladığını düşünüyorum.
◊ Peki gönlünün en çok kaldığı at hangisi?
-Güneş. Onu çok seviyorum.
◊ Neleri yapabildiğini ispat ettin, ailene ve arkadaşlarına?
-Derslerim çok iyi. Arkadaşlarımla oyun oynayabiliyorum. 
◊ Yapmayı çok istediğin ama yapamadığın neler var?
-Futbol oynamak isterdim arkadaşlarımla.
◊ Belli mi olur, ayakların iyileşir ve o çok istediğin maçı yaparsın arkadaşınla...
-Benim umudum var zaten. 
◊ Geleceğe dair ne hayallerin var jokey olmaktan başka?
-İmkanım olsa bilgisayarda her şeyi yapabilirim. 
◊ Öyle mi? Neler yapıyorsun bilgisayarda?
-Yazılım bile yapabilirim. Microsoft’u da inceledim. 
◊ Bravo sana... Peki attan korkan çocuklar için ne tavsiye edersin?
-Korkmasın, atları sevsinler.

Haberin Devamı

ÇOCUK SUÇLARI MASASINDA GÖREVLİ POLİS BABA ANLATIYOR

Oğlum 7 gün 7 gece atını bekliyor

◊ Eğitmenlerle aran nasıl?
-Batuhan: Hepsini çok seviyorum, çok iyiler.
◊ Batuhan’ın ne zamandan beri rahatsızlığı var?
-Tuğba: Doğduğundan bu yana. 
◊ Batuhan’ın babası olarak buraya geldikten sonraki değişimini nasıl görüyorsunuz?
-Babası Atilla: Batuhan’ın daha huzurlu ve daha güvende hissettiğini gördüm. Buradaki terapiden sonra eve gelince “Pazartesi gelsin de hemen atlara gidelim diyor.” 
◊ Haftada bir gün mü geliyor?
-Atilla: Haftada bir gün geliyor. Okula gidiyor. 7. sınıfta. 
◊ Batuhan’ın tam olarak rahatsızlığı nedir? 
-Atilla: Yürüme engelli ve glutarik asidüri tip 1 hastası. 
◊ Tedavisi için devletten yardım alıyor musunuz?
-Atilla: Polis memuru olduğum için tedavi ile ilgili bir sıkıntı yaşamıyoruz. 
◊ Bir polis olarak dışarıda engellilere uygun davranıldığını düşünüyor musunuz?
-Atilla: Ben 15 yıldan beri Çocuk Suçları Bürosu’nda çalışıyorum. Engellilere uygun davranıldığını çok düşünmüyorum.

BEREN’İN ANNESİ ANLATIYOR

ZENCEFİL’İ ÇOK SEVİYOR VE KİMSEYLE PAYLAŞMAK İSTEMİYOR

◊ Beren, teşekkür ederim. Çünkü senin sayende kollarımı atın üzerinde iki yana açabildim... Ne kadar zamandır buraya geliyorsun?
-Beren: Temmuz ayından beri her salı günü geliyorum. 
◊ Kızınızda buraya gelmeye başladıktan ne gibi değişiklikler gördünüz?
-Annesi Zerrin: Beren atları çok seviyor. Daha önce de binicilik kulüplerinde at binmişti. Beren’in her geldiğimizde ne kadar mutlu olduğunu görüyorum. Atlarla yatıp atlarla kalkıyor. Her geçen gün daha iyiye gidiyor. Sadece at terapisiyle kalmıyor. Dersler alıyor, terapilere gidiyor... Her geçen gün kendini daha iyi ifade etmeye başladı. 
◊ Beren, at üzerinde kendini rahat hissediyor musun?
-Beren: Rahat hissediyorum. Çünkü onunla artık arkadaş olduk.
-Zerrin: Genelde hep Zencefil isimli bir ata biniyordu. Şimdi yavaş yavaş bunu kırmaya çalışıyoruz. Çünkü Zencefil’e çok bağlandı ve onu diğer çocuklarla paylaşmak istemedi. Bu yüzden sorun yaşıyoruz. Son iki derstir “Zencefil hasta, başka ata binmen gerekiyor” dedik öyle ikna ettik başka bir ata binmesine.

Atlara fısıldayan çocuk
Beren Demirkurt


ATLAR ÇOCUĞUMUZUN LOKMAN HEKİMİ, ONLARA ŞİFA VERİYORLAR

◊ Beren’in rahatsızlığı doğuştan mı?
-Zerrin: Hamilelik sürecinde yaşadığım bir olaydan dolayı oldu. Amniyon sıvısının azalmasıyla gelişim geriliği oldu. 6 buçuk aylıkken başladı bu durum. Sıvı azalınca ayı ayına uymadı. Yani yedi aylıkken beş aylık oldu. Dokuz aylıkken yedi aylık oldu. Esas problem iki yaşında çıktı. İki yaşına kadar her şey yolundaydı. İki yaşından sonra MR çekildi ve beyincikte toplu iğnenin ucu kadar tek bir noktanın oluşmadığı ortaya çıktı. O noktanın da denge merkezi olduğunu söylediler. Denge merkezinin yaptığı da gelişim eksikliği. 
◊ Bu durum Beren’in sağlığını ne kadar etkiliyor?
-Zerrin: Diğer çocuklar gibi yere sağlam basamıyor. Onlar iki yaşında koşup zıplarken Beren bunları daha geç yaptı. Beren’de en çok davranış bozukluğu var. Bununla ilgili farklı terapiler de görüyor. Özel bir rehabilitasyon merkezine gidiyoruz. Bir sene boyunca nörofitbeklere girdi. Kızım için çok uğraşıyorum. 
◊ Başka çocuğunuz var mı?
-Zerrin: Bir kızım daha var. 20 yaşında, üniversiteye gidiyor. 

ATLA TANIŞTI, HER ŞEY DEĞİŞTİ

◊ Buraya gelmediği zamanlarda neler yapıyor?
-Zerrin: Burası üç hafta tadilata girmişti. O süreçte evdeki atları sevdi. Buranın açılacağı günü bekliyordu. Hayvanlara çok kolay yaklaşabilen bir çocuk değildi. Ama atlarla tanıştıktan sonra değişti. 
◊ Bir anne olarak atların şifa verdiğine inanıyor musunuz?
-Zerrin: İnanıyorum. Beren küçük yaşta atlarla tanıştı. Atlarla ilgili araştırma yaptığımda atların sıcaklığının iyi geldiğini öğrendim. 

AT BİNMEYE BAŞLADIM BİR BAKTIM Kİ KEKELEMEM GEÇMİŞ

◊ Kaan, at binmek senin hayatını nasıl değiştirdi?
-Bisiklete bindiğini düşün. Bisiklet cansız bir varlık. Ama at canlı bir varlık. İkisi de aynı işlevi görüyor. At üzerindeyken altında canlı bir varlık olduğunu hissediyorsun. Atlar insanlara kendini mutlu hissettiriyor. 
◊ At senin hangi hastalığına iyi geldi?
-Babamın ölümünden sonra dil rahatsızlığım oldu. Sonra buraya geldim. 
◊ Başın sağ olsun. Kaç yaşında kaybettin babanı?
-Ana sınıfına giderken. Beş sene oldu. 
◊ Hiç konuşma zorluğu olan biri gibi durmuyorsun...
-Çünkü artık geçti.
◊ Senin durumunda olan ve konuşma zorluğu yaşayan arkadaşlara ne söylemek istersin?
-Kendine güven ve özgüven çok önemli. 

Atlara fısıldayan çocuk
Kaan Kabak


BABASI ALS HASTALIĞINDAN ÖLDÜ

◊ Kaan’da at binmeye başladıktan sonra nasıl mucizevi değişiklikler gördünüz?
-Annesi Hanım: İlk başta binmekte zorluk çekiyordu. Buradaki jokeylerin hakkı asla ödenmez.Kaan’la çok ilgilendiler, mesajlaştılar, onunla hep iletişimde oldular. Kaan keman çalıyor ve o da çaldığı şarkıların videolarını onlara yolluyordu. Üç boyutlu resimler de yapıyor. Son bir aydır kekeleme problemi geçti.
◊ Haftanın kaç günü geliyorsun buraya?
-Kaan: Haftada bir gün. Ama iki gün gelmeyi isterdim.
◊ Üniversitede ne okumak istiyorsun?
-Tıp okuyup beyin cerrahı olmak istiyorum.
◊ Neden?
-Kalp sadece kan pompalar. Ama beyin öyle değil. Her şeyin merkezi. Beyin olmazsa bütün organlar infilak edebilir. 
Hanım: Babası ALS hastasıydı. Aslında bu yüzden istiyor. Babası beş yıl stabil olarak yattı. Sonra da vefat etti. Biz rahmetli eşime Kaan’la birlikte bakıyorduk. Babasıyla alfabe yoluyla iletişim kurardık. Kaan o yüzden 3 yaşında okuma-yazma öğrendi. Kaan’a kekemelikten sonra IQ testi yapıldı ve öğrendik ki üstün zekalıymış. İki sınav yaşamış olduk böylece. Darüşşafaka sınavlarına hazırlanıyor şimdi. 
◊ Üstün zekalı olduğu için okulda sıkıntı yaşıyor mu?
-Hanım: Evet. Bu yüzden sınıf değişikliği yaptık. Aynı konu üzerinde çok fazla duruyormuş öğretmeni Kaan sıkılıyordu. 100’ün altında hiç notu yok. 
◊ Hayatta en çok neyi isterdin?
-Kaan: İlkokuldan ortaokula atlamayı isterdim. 
-Hanım: Kendi seviyesindeki sınavlarla hiç ilgilenmez. Hep iki-üç sınıf üstünün sınavlarını çözer.
◊ Burası ücretli olsaydı gelebilir miydiniz?
-Hanım: Gelemezdik çünkü sadece ölüm aylığı alıyoruz eşimden ve onunla geçinebiliyoruz.

FİZİKSEL YARARLARI NELER

◊ At binmenin kazandırdığı ritmik hareketler günlük hayatta kullanılmayan kasların güçlenmesini sağlar.
◊ Pelvis ve kalça bölgesinin hareketliliğini artırır. 
◊ Baş ve gövde kontrolünü artırarak, düzgün duruşu geliştirmeye yardımcı olur.
◊ Denge reaksiyonlarını uyararak gövde dengesini geliştirmesini sağlar.
◊ Eklem hareketliliğini geliştirir.
◊ Metabolizmayı uyarır.
◊ Solunum ve kalp-damar sistemini geliştirir. 
◊ Spastisiteyi (adalelerin aşırı derecede kasılması, sertleşmesi ve istem dışı spazm oluşması) ve kontraktür (adalenin kısalmasından dolayı eklemin anormal bir postur alması) oluşumunu azaltmaya yardımcı olur ve patolojik refleksleri azaltır. 
◊ Mesane kontrolünü geliştirir.

ATLA TERAPİ NEDİR?

Atlara fısıldayan çocukTürkiye Jokey Kulübü Atla Terapi Merkezi eğitmen kadrosu 

◊ Fiziksel, zihinsel veya duygusal bozukluğu olan hastaların iyileşme ve gelişme sağlamak amacıyla atın hareketinden yararlandıkları tedavi metodudur.
◊ Atın yürüyüşündeki ritmik hareketler engellilerin kas ve sinirsel sistemlerinin uyarılmasını sağlıyor.
◊ Atın terapiye yönelik özel hareketleri ile engeli bulunan kişinin kas, tendon, deri ve eklemlerindeki sinir alıcılarına duyusal uyaranların iletilmesini sağlar. Böylece engellinin sinir sisteminde hareket, denge, dokunma duyuları algılanır. Engelli binicinin atın hareketlerine uyum gösterme isteği, reflekslerini ortaya çıkarır.

ATLARLA KONUŞAN ÇOCUĞUN KENDİNE GÜVENİ ARTAR

◊ Kendine güven duygusunu geliştirir.
◊ Duyguların kontrol edilmesini ve öz disiplin kabiliyetinin geliştirilmesini sağlar.
◊ Kişiye gevşeme duygusunu kazanmasında yardımcı olur.
◊ Dış dünyaya ve kendi hayatına olan ilginin artırılmasına katkı sağlar.
◊ Risk alma kabiliyetinde artış sağlar.
◊ Sabrın gelişimine 
etki eder. 
◊ Sosyal iletişimi artırır.

 

Yazarın Tüm Yazıları