‘Günde 1 fincan zeytinyağı için’

Yıllardan beri zeytinyağı iç tüketimini artırmanın üzerinde duran, tüketimin kişi başı 800 gramdan 2 litreye ulaşmasında büyük payı olan Ayvalık Ticaret Odası için Karatay’ın zeytinyağı savunuculuğu önemli.

Karatay’ın her fırsatta “Zeytinyağı anne sütü gibidir. Her gün sabahları bir kahve fincanı soğuk sıkma zeytinyağı için” dediği malum.

Zeytin Hasat Günleri panelinin konuşmacıları arasında olan Karatay, panel sonrası yanında Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gencer ile birlikte yarım çay bardağı zeytinyağını kafasına dikiyor.

Aynı günün akşamı Kürşat Zeytinyağı’nın sahipleri Fatma ve Mustafa Kürşat ile hesap yapıyoruz.

Bir kahve fincanı zeytinyağı yaklaşık 50 gr.

Her gün bu miktarı içtiğiniz takdirde ayda 1.5 litre, yılda 18 litre içmiş oluyorsunuz.

Yani Türkiye ortalamasının çok üzerinde.

Mustafa Kürşat’ın hesabına göre, 100 bin kişi Canan Karatay’ın önerisine uyarsa iç tüketim yüzde 1.2 artacak.

İHRACAT PAYI YÜZDE 1

İç tüketimin artmasının neden önemli olduğu noktasında Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Benhan İbrahim Kantarcı’nın paylaştığı rakamlarına dikkat çekeceğim.

Türkiye’nin 2015-2016 üretimi 143 bin ton.

2016-2017 tahmini üretim 177 bin ton.

Ancak üretim artarken tüketim düşüş eğiliminde.

2015-2016 yılında (124 bin ton) bir yıl öncesine göre 22 bin ton gerilemiş iç tüketim.

Bu arada Kantarcı’nın dediğine göre, bu yıl üretim artarken geçen yıldan bu yıla 40-45 bin tonluk bir stok devredilecek.

Şimdi zeytinyağında şöyle bir tablo var.

İç tüketim azalıyor, 2023 yılında 400 bin tonluk bir hedefle üretim artıyor.

İhracat ise yerinde sayıyor.

Kantarcı’nın dediği gibi “Dünyanın en büyük beşinci zeytinyağı üreticisi olan Türkiye’nin küresel zeytinyağı ihracat pazarında aldığı pay sadece yüzde 1. Burada ters giden bir şey yok mu?”

ZEYTİN CENNETİNDE PARASIZLIK

Zeytinyağı sektöründe ters giden bir şeyler olduğunu Karatay ile Rahmi Gencer arasında geçen şu diyalogdan da anlamak mümkün.

Ayvalık Belediyesi’nin parasızlığından yakınan Gencer’e Karatay, “Altın içinde yaşıyorsunuz farkında değilsiniz. Artık bu zeytin cennetinde, bu zenginliğin ortasında paramız yok diyorsanız yazık” diyor.

Zeytin ve zeytinyağı gibi değerli bir üründen, İspanya, İtalya gibi bir gelir elde edemiyorsak demek ki markalaşma, verimlilik, Ar-Ge, pazarlama alanlarında önümüzde uzun bir yol var.

Önümüzdeki yıldan itibaren Zeytin Hasat Günleri’nde üretici, sanayici, ihracatçı ve yabancı alıcıları buluşturmayı hedefleyen Ayvalık Ticaret Odası yol gösterici bir adım hazırlığında.

EN GENÇ JÜRİ ÜYESİ AYVALIK’TAN

AYVALIK’a gelince yazacak konunun haddi hesabı yok.

Filiz Ali’nin 19 yıl önce başlattığı Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi AIMA’nın pembe evindeki kahvaltıda Rahmi Gencer, şehrin vizyonunu anlatıyor.

Ayvalık, Unesco Dünya Kültür Miras listesine “endüstriyel mirası” ile başvurma çalışmalarına devam ediyor.

Öte yandan mimar Ersen Gürsel’in projesini tamamladığı, Ayvalık’ın müze, sanat galerileri, araştırma merkezleriyle yeni sanat-kültür alanı “Kırlangıç Fabrikası Dönüştürme Projesi”nin eli kulağında.

Muhtar Kent, Şerif Kaynar gibi isimlerin katkılarıyla Ayvalık’ın efsane mekânlarından biri “Panagia Phaneromeni Ayazması”nın restorasyonuna başlanmış.

Gencer’in çizdiği vizyonda gençler eksik değil.

Nitekim mikrofonu uzattığı Suzan Savaş Kantarcı zeytine ve zeytinyağına gönül vermiş genç bir Ayvalıklı.

Suzan Savaş Kantarcı

Bu sektördeki istatistiki bilgilerin eksikliğinden yola çıkarak Ege Üniversitesi’nde İstatistik Bölümü’nü tercih etmiş.

Şimdi Ege Üniversitesi’ne İstatistik bölümünde doktorasını yapıyor, ancak akademik kariyerine devam ederken uluslararası çapta profesyonel zeytinyağı tadımcısı olmayı başarmış.

Ayvalık Ticaret Odası Laboratuvarı’nda ve UZKK’daki görevlerine ek olarak New York Uluslararası Zeytinyağı Yarışması’nın en genç jüri üyesi.

Zeytinyağıyla ilgili en önemli haber kaynağı olan Olive Oil Times daha yeni kendisinden “Ayvalıklı Zeytinyağı Mucizesi” diye söz etmiş.