Yolun karşısına geçmeyi göze almak mecburiyetten!

“Ankara’nın bağları da...Büklüm, büklüm yolları.”Bu sözler, şarkı nakaratında artık.

Haberin Devamı

Yolun karşısına geçmeyi göze almak mecburiyetten

Bağları, ara ki bulasın.
Yollara bakıyorsun...
“Büklüm büklüm” gitmiş.
“4-5 şerit” gelmiş.
İki gidiş-iki geliş’lerin yenileri de yolda.
İyi güzel de...
“Kentin ana arterleri” dediğimiz (İstanbul, Eskişehir, Konya, Samsun) yolların etrafında...
Sağlı sollu yerleşim var.
Yaşam var yani.
Peki, araban var mı?
Yok.
Vay haline, yandın o zaman.

Yolun karşısına geçmeyi göze almak mecburiyetten

Misal.
Bu fotoğraflar İstanbul Yolu’ndan.
Yeni Batı Mahallesi sakini okurumuz Talip Dilber çekmiş, göndermiş.
İletisinde de, “En yakın üst geçit bin 200 metre mesafede. Tehlikeyi göze alıp, her sabah işe giderken servise binmek için mecburen yolun karşısına geçiyorum. Benim gibi onlarca insan var” demiş.
İşin özeti şu yani:
İşe gitmek mecburen.
Eve dönmek mecburen.
Üst geçidin olmadığı yolda tüm tehlikeyi göze almak...
Mecburiyetten.

Haberin Devamı

HAYATIMIZ TEHLİKEDE

Okurumuz Talip Dilber’den, üst geçit konusuyla ilgili şikâyet ve taleplerinin yer aldığı ikinci bir ileti daha göndermesini istedim.
Aynen paylaşıyorum:
“İstanbul Yolu(Fatih Sultan Mehmet Bulvarı) üzerinde, Göksu yol ayrımına gelmeden hemen sağ taraftaki Yeni Batı Mahallesi’nde hızlı bir yapılaşma süreci yaşandı. Son iki yıl içinde en az 6-7 konut projesinde teslimatlar yapıldı ve binlerce insanın yaşadığı bölgenin nüfusu 4-5 kat arttı. Ancak, bu bölge ile Eryaman’ın irtibatını sağlayacak bir yaya üst geçidi maalesef yok. Geçen yıl bölge halkı ve site yönetimleri dilekçelerle Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi’ne başvuruda bulundu. Ardından, bölgeye iki yeni üst geçit yapılması kararı alındı. En son altı ay önce üst geçitlerin proje aşamasında olduğu bilgisi verildi. Buna rağmen henüz ihalenin dahi yapılmadığını öğrendik. Bizler, vatandaşlar olarak okullar açılmadan en az bir tane üst geçidin yapılmasını istiyoruz. Çünkü en yakın üst geçit bin 200 metre uzaklıkta. Çocuklar okullarına, insanlar işlerine gitmek için -servise binmek amacıyla- ana yoldan yolun karşısına geçmeye çalışıyor. Bir nevi hayatımız tehlikede. Bu noktada bir trafik kazasının olabileceği endişesi ve korkusu her geçen gün artıyor. Elim bir kaza yaşanmadan yetkililerin sesimizi duymasını umut ediyoruz.”

Haberin Devamı

Yolun karşısına geçmeyi göze almak mecburiyetten

REFÜJ UYANIĞI

Bu fotoğraf ise Bahriye Üçok Caddesi’nden.
Trafik sıkışık.
Uyanık bir sürücü, orta refüjü kullanıp yolun karşı şeridine geçiyor.
O ana tanıklık eden okur S.C. ise olayı şöyle aktarıyor:
“06 TTJ 99 plakalı aracın sürücüsü, merkez yönde trafik sıkışınca direksiyonunu sola kırıp, orta refüjü aşarak karşı yola geçti. Sonra da hiçbir şey yokmuş gibi yoluna devam etti.”

HASTANE ÇEVRESİ DEĞNEKÇİLERİ

İRFAN Baştuğ Caddesi’nde (yeni adıyla Ömer Halisdemir Bulvarı) değnekçilerin türediğini aktaran okurumuz Ahmet Sadık A.’nın iletisi -özetiyle- şöyle:
“Bugün(cumartesi) Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne hasta ziyareti için gittim. Koca hastanenin bir araçlık dahi otoparkı yok. Ben de aracımı İrfan Baştug Caddesi’ndeki boş park yerlerine park ettim. Burada değnekçiler türemiş. Eşim ve annem yanımdaydı, bu yüzden çok tedirgin oldum. Hemen polisi aradım. Ama hastaneden çıkarken değnekçi hâlâ yerindeydi. Sadece bu hastanede değil! Numune, Hacettepe ve Yüksek İhtisas gibi kentteki çoğu hastenin çevresinde bu gibi yasadışı faaliyetlere tanıklık ediyoruz.”

 

Haberin Devamı

9 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUMA 5-6 KÖPEK SALDIRDI

“Sokaklardaki başıboş köpeklerle ilgili bayağıdır şikâyet gelmiyor...
Galiba belediyeler patili dostlarla pek yakından ilgileniyor” diye düşünürken...
Önceki gün Erhan Koç adlı okurdan bir ileti aldım.
*
Çankaya Dikmen’den yazan Erhan Koç, İlkbahar Parkı’ndaki başıboş köpeklerin 2 Temmuz Pazar günü 9 yaşındaki çocuğuna saldırdığını belirtmiş.

KUDUZ AŞISI VURULUYOR

“Çankaya Belediyesi’ne defalarca şikâyet etmeme rağmen, köpekleri toplamadılar. 9 yaşındaki çocuğuma 5-6 köpek saldırdı. Ayak ve koluna dikiş atıldı ve kuduz aşısı vuruluyor. Çocuğum psikolojik olarak çökmüş durumda. Hastaneden aldığım raporla karakola gidip şuç duyurusunda bulundum. Son olarak Çankaya Belediyesi’ni telefonla arayarak yaptığım bir görüşmede, ‘aşı kartını WhatsApp yoluyla kendilerine göndermemi o şekilde toplanabileceklerini’ söylediler. Üzerinden bir hafta geçti. Ne köpekler toplandı, ne de bir belediye görevlisinden geçmiş olsun telefonu aldım. Bu yazıyı okuyunca belki bir önlem alınır.”

 

Yazarın Tüm Yazıları