Bu yazı bir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yazısıdır... Ne istiyorsunuz Tansu Hanım’dan?

İddia şu: “11 yiğidimizi kaybettiğimiz helikopter kazası... Cougar marka Fransız yapımı bu helikopter sürekli kaza yapmış. Alımı sırasında askerler karşı çıkmışlar. Ama dönemin Başbakanı Tansu Çiller, Gümrük Birliği’ne giriş rüşveti olarak bu helikopterleri aldırtmış...”

Haberin Devamı

Baktım, birçok kanaldan bu iddialar, mesajlar, köşe yazıları...

Okudukça o günlere gittim.

Tansu Çiller’in başbakanlığı dönemine...

Türk siyasetinde Behice Boran’dan sonra ikinci kez bu “erkek egemen arena”ya çıkmış...

Cesaret göstermiş... Demirel’in icazeti olmadan...

Demirel’in en yakınındaki merkez sağın tanınmış isimlerine karşı...

Onca baskıya, “Kızım, senden olmaz” uyarılarına rağmen...

Genel başkanlığa adaylığını koymuş bir kadın siyasetçi...

O günlerde...

“Bir kadın başbakan” hayali toplumda tutmuştu.

Ve halkın umudu, Çiller’i kongreden başbakan olarak çıkarmıştı.

O başbakan olunca...

Kadın başbakan üzerine yazılan umut dolu yazılar, manşetler...

Tansu Hanım’ın kapısında uzayan iş dünyası kuyrukları...

İş adamlarının özel kalem önünde bekleyişleri... İhale için kulisler... “Aman Tansu Hanım”,“Yaman Tansu Hanım”lar...

Haberin Devamı

“Türkiye’yi Avrupa’ya taşıyacak irade” benzetmeleri...

Medyanın ilgi odağı... Her gün manşetlerde... Övgü üzerine övgü...

Birden o günleri hatırladım.

Ama o günlerde ben askerin karşı çıktığı böyle bir helikopter alımı hatırlamadım.

Tansu Hanım döneminde Genelkurmay Başkanı rahmetli Orgeneral Doğan Güreş’ti...

Ve Başbakan Çiller’le güvene dayalı çok iyi bir ilişkileri vardı.

Hatta bir defasında Güreş Paşa’ya sormuştum:

“Paşam, çok soruluyor. Bir kadın başbakanla çalışmak nasıl?”

Güreş Paşa rahat ve esprili bir insandı. Gülerek cevap verdi:

“Tak diye emrediyor, şak diye yapıyorum.”

Şimdi yıllar geçince daha iyi anlıyorum ki...

Aslında asker-siyaset ilişkisinde demokrasinin önemini ve değerini anlatan çok güzel bir cevaptı bu.

Sonradan bazı kendini bilmezler tarafından alay konusu yapılan bu söz, aslında demokrasinin gereği bir özetti. Ayrıca bu sözün başı ve sonu vardı.

Demokrasiye ve anayasal düzene olan bağlılığını anlatmıştı...

Güreş Paşa, Genelkurmay Başkanı’nın, Milli Savunma Bakanı’na bağlanma sürecinin ilk adımını atanlardandı.

Ayrıca Orgeneral Güreş, teknik görüşlerini çok samimi olarak Çiller’e iletiyordu.

ÇİLLER BUNU YAPAR MI?

Peki Tansu Çiller Gümrük Birliği yolunda bir adım ilerlemek için bunu yapar mıydı? Yani...

Haberin Devamı

Tansu Hanım, Gümrük Birliği’ne giriş anahtarı olarak Türk askerinin canını riske atmak pahasına böyle bir helikopter alımını yapar mıydı? Elbette hayır...

Yaptıklarını beğenirsiniz beğenmezsiniz. Siyaseten eleştirebilirsiniz.

Ama Tansu Çiller bir vatanseverdir.

Ve en önemlisi...

Siyasetçiden önce bir annedir. 

Kaldı ki...

O tarihlerde TSK’nın elindeki helikopterler Vietnam Savaşı’ndan kalmaydı. Genel maksatlı kullanım için helikoptere ihtiyaç vardı.

Evet...

Üzerinden neredeyse 25 sene geçmiş...

Ortada hiçbir belge ve tanık yok.

Bir insanı suçluyorsunuz.

“Arkadaş, asker karşıysa neden 25 senedir kullanıyor?” diye sorulmaz mı?

Kullanıyorsa, karşı değildir.

Tansu Hanım’ın düşüncesine, tarzına, tavrına karşı olabilirsiniz.

Haberin Devamı

Ama ülkesine hizmet için gayret göstermiş insanları yıllar sonra içi boş ve ağır ithamlarla üzmeyin.

İktidar dönemlerinde susup... Önlerinde düğme ilikleyip...

İktidardan gittikten sonra “cadı avı başlatma” huyunu bırakın artık...

Kaçak define avcıları gibi geçmişten intikam çıkarma huyunu bırakın artık...

Üzmeyin... Üzmeyin...

NOT: Tansu Hanım’la çok uzun süredir konuşma fırsatımız olmadı. Yani bu yazı için beni aramadı. Bu yazı vicdan mürekkebiyle yazılmıştır...

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun...

Yazarın Tüm Yazıları