Bin ağacı kesecek: Durdurun bu katliamı

DHA’dan gelen videoyu izleyince gözlerime inanamadım.

Haberin Devamı

İsmail’in elinde elektrikli testere...

Dallarından kıpkırmızı kirazların sallandığı yemyeşil ağacı kökünden kesiyor...

Testerenin çıkardığı o tiz ses içimizi yakıyor...

Canım ağaç devriliyor. İsmail aynı öfkeyle diğerine geçiyor.

Testerenin keskin ve tırtıklı kenarı ağaca saplanınca yine aynı ses:

“Ciiiiiiiiiiiaaaaaaa...”

Neredeyse bir çığlık...

Onlarca ağaç böyle ölüyor.

Peki İsmail elleriyle bakıp büyüttüğü bu ağaçları neden kesiyor?

Çıldırmış mı?

Görüntüleri çeken DHA muhabiri Cafer Elmas da şokta...

Ne yapsın? Önünde ağaçlar kesiliyor.

Ve soruyor:

- Neden kesiyorsunuz ağaçlarınızı?

- Biz burada kirazı 2-3 liradan veriyoruz. Bir bakıyoruz ki büyük şehirde tezgâhta 15 lira... Halcisi, komisyoncusu, falancısı kazanıyor. Biz bitiyoruz.

- Kesiyorsunuz ama... Ne kadar ağaç var burada?

Haberin Devamı

- 60 dönüm burası. 1000 kadar ağacım var... Daha yukarıda da var.

- Hepsini kesecek misiniz?

- Evet hepsini keseceğim. Biz yine ortada halciye, komisyoncuya muhtaç kalıyoruz. Ürün satıyoruz ama işçi ile ortak satıyoruz. Günlük 100 TL yevmiyeleri var. Kirazları 2 TL’ye verdiğin zaman 1 işçi 70 kilo kiraz topluyor 2 ile çarpınca 140 TL ediyor, 100 TL’si işçinin, 40 TL’si benim. İşçi benden daha çok kazanıyor. Burada 15 yaşında olan ağaç da var, 40 yaşında olan ağaç da var. Her sene aynı şey, bir türlü para etmiyor.

Kaydın burasında öylesine trajik bir görüntü var ki...

Kimse ne diyeceğini bilemiyor.

Kadınlar devrilmiş ağaçlardaki kirazları topluyor.

Birisi “devlet yardım etsin” diyor...

O sırada düşünüyorum:

- Tarladan tezgâha giden yoldaki şu komisyoncu, aracı, halci meselesi bir türlü çözülemedi... Barkodlar yapılacaktı. Denetlenecekti. Belediyeler devreye girecekti...

İnsan “Ağaç benim kime ne?” diye kesebilir mi?

Buna izin verilir mi?

Bilecik’in Yeniköy ilçesinde İsmail Ayaz ağaçlarını kesmeye devam ediyor...

İçimiz acıyor.

Ürün para etmiyor diye ağaç kesilmesi nasıl bir mantıktır?

Bunun durdurulması gerekmez mi?

Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli, her sohbetimizde, doğaya, ağaca, hayvanlara olan sevgisini anlatır...

O yüzden söylüyorum:

Haberin Devamı

- Sayın Bakan lütfen bir şeyler yapın...

Ticaret Bakanlığı tarla ile tezgâh arasındaki fiyat dengesi için projeler yapmıştı...

ÇEVRE BAKANI VE AĞAÇLAR

Kısa süre önce Çevre Bakanlığı’nın yaptığı büyük bir kültür hizmetini yazmıştım...

“Anıt Ağaçlar” kitabı...

Müthiş bir eser.

Türkiye’deki binlerce tarihi ağaç listelenmiş, korumaya alınmış ve kitaplaştırılmış.

Dünyanın en eski porsuk ağacının Zonguldak’ta olduğunu bu kitaptan öğrenmiştim.

1000 yıllık çınarları görmüştüm...

Çevre Bakanı Murat Kurum’a kitabı imzalatırken şöyle demişti:

“Ağaç kültürdür. Dirliktir... Besler... Yükseltir... Toprağı tutar... O nedenle çok değerlidir... Tek istediği sevgidir...”

Haberin Devamı

Bu harika kitabı ve sözlerini hatırlayınca Çevre Bakanı Murat Kurum’a seslenmek istedim...

- Ne olur bir şeyler yapın...

Bugün sabah yazımda “ağaç” dedim. “İmdat” dedim. Akşamına Marmaris’ten yangın haberi geldi. İçim yandı. Yangın şehidimize Allah rahmet eylesin.

Yazarın Tüm Yazıları