Hürriyet Yayın Yönetmeni bu mutfaktan mı çıktı
SAHİR Erozan’ı gördüğüm an muzip bakışı ile bakıp konuştu:
“Hadi geleneksel Maça Kızı sezon açılışını yap...”
*
2012 yılında o meşhur yazı çıktığından beri sezonu hep aynı şakayla açıyordum:
“Sahir, bu yıl lahmacun-ayran fiyatınız ne...”
Bodrum’daki lahmacun-ayran fiyatı, neredeyse Türkbükü’nde ödeyeceğimiz hesabın kurlarını o tayin ediyordu...
*
“Hayır Sahir, bu yıl açılış şakasını değiştirdim” dedim...
Yüzünden hiç gitmeyen o çok hafif gülümseme ile baktı...
“Hürriyet’in genel yayın yönetmeni Maça Kızı’ndan çıkar. Şansımı denemeye geldim” dedim...
*
Maça Kızı’nı Türkiye’nin ekonomi, magazin ve gastronomi sayfalarına yazdıran o meşhur “Lahmacun-ayran 50 lira” yazısını 2012 yılında Hürriyet yazarı Vahap Munyar yazmıştı...
Yazış o yazış...
Maça Kızı’nın sahibi ve işletmecisi Sahir Erozan 6 yıldan beri bu fiyatın mantığını anlatmaya çalışıyor.
Bana göre de çok güzel bir ekonomi yazısıydı...
*
O yazıyı yazan Vahap Munyar bugün Hürriyet’in genel yayın yönetmeni...
Yıllar önce Hürriyet’in genel yayın yönetmeniyken Munyar da ekonomi bölümünün başındaydı. Bir gün onun için “Hürriyet’in gizli genel yayın yönetmeni odur” diye yazmıştım.
Çünkü günde 12 sayfaya yakın ekonomi bölümünü o yönetiyordu. Bense genel yayın yönetmeni olarak birinci sayfayı yapıyordum.
Şimdi bileğinin hakkı ile açık genel yayın yönetmeni oldu.
*
“Hürriyet’in genel yayın yönetmeni Maça Kızı’ndan çıktı” cümlesine gelince...
Tabii ki bir şaka...
Ama her şakada olduğu gibi bunda da bir gerçek payı var.
O da şu...
Vahap, Türkiye’de başarı hikâyesi yapan bütün şirketlerle ilgili en ilginç hikâyeleri yazan ekonomi yazarı.
Yani ekonomiye yepyeni bir boyut katmıştır.
*
Eminim bu koltuğa oturmasında onun güven verici gazeteciliği kadar, ekonomi gazeteciliğine getirdiği bu bakış açısının da büyük etkisi oldu.
*
Neyse asıl konuma geleyim.
Sahir de bana “Öyleyse gel ben de sana lahmacun-ayranın yapıldığı yeri göstereyim” dedi...
EN SAKLANAN YERLER EN AÇILAN YER OLDU
MAÇA Kızı bu yıl yenilendi.
Barı Tabanlıoğlu tarafından yeniden tasarlanmış. Güneşlenme ve sosyal mekânlarına çok daha estetik ve rahat bir görünüm gelmiş.
Ama Sahir’in herkese göstermek istediği asıl yenilik mutfağıydı.
Mutfak baştan sona yeniden tasarlanmış.
Çok genişletilmiş, ekipman tamamen yenilenmiş, neredeyse üç tarafı birden tamamen açık mutfak haline getirilmiş.
Şöyle söyleyeyim, burası artık “açık mutfak” değil, “apaçık mutfak” olmuş.
Bir zamanlar restoranların en gizli kapaklı yerleri mutfaklarıydı.
Şimdiyse kendine güvenen restoranların en göğsünü gere gere açtıkları bölümleri oldu. Restoranın başında Maça Kızı’nın çok sevilen şefi Aret Sahakyan var.
Sahakyan Maça Kızı’nın kurulduğu 1977 yılında liseyi bitirmiş.
Babası restoran sahibi.
Liseyi bitirince ABD’ye gider ve orada Sahir’le tanışır.
İşte o dostluk bugün Maça Kızı’nın herkese apaçık mutfağında sağlam bir aşçılık anlayışına dönüşmüş.
DAVETİYEYE BAKMAYINCA YAPTIĞIM HATAYI KAPIDA ANLADIM
ÖNCEKİ akşam Otokoç’un kuruluşunun 90, Rahmi Koç’un iş hayatına başlamasının 60’ıncı yıl davetindeydim.
Daha girişte yaptığım hatayı fark ettim. Çok büyük çoğunluk smokinliydi.
Davetiyeye bakmadan gittiğim için ben biraz annemin deyişi ile “zemheri zürafası” gibi kaldım.
Rahmi Bey bugün 88 yaşında...
Ama vallahi herkes zindeliğine gıpta ediyor.
Tabii herkes gibi ben de hemen aynı hesabı yaptım.
Rahmi Bey bugün 88 yaşında.
İş hayatının 60’ncı yılı olduğuna göre demek ki holdingde çalışmaya 28 yaşında başlamış.
CEM YILMAZ’A NİYE GİT YANIMDAN DEYİP AYRILDIM
DAVETTE Cem Yılmaz da vardı.
Son günlerdeki fotoğraflarına baktıkça, içimdeki şüphe büyüyordu.
Yahu geçen yazki Cem gerçekten bu kadar fit bir hale geldi mi...
Yoksa duruş ve photoshop’la mı idare ediyor?
Bakın kesinlikle söylüyorum.
Fotoğraflardan bile çok daha iyi durumda.
Yanımda fazla kalınca “Git Allah aşkına artık moralimi bozuyorsun” dedim.
Söylediğimin yarısı şakaysa, yarısı da gerçekti.
Bu arada onu çalıştıran hocasının karnındaki baklavaların photoshop olup olmadığını sordum.
“Kesinlikle gerçek” dedi.
Anlayacağınız bunlar sinir bozucu bir ikili olmuşlar.
Yanlarına günde 20 kilometre pedal çeviren Muzaffer Yıldırım’ı da alınca...
Vallahi benden uzak dursunlar.
İNTİKAMINI SMOKİNİNİN DEDİKODUSU İLE ALDIM
OTOKOÇ davetinde Güneri Cıvaoğlu da vardı.
Beyaz tuksedosu içinde, özellikle yeni orta yaş kadınları gözünde epey sükse yaptı.
Ben biraz ezik oğlan gibi kaldım.
İntikamımı almak için tuksedosuyla ilgili son dedikoduyu anlatayım.
Bu tuksedo 30 yıllık.
Altına giydiği ayakkabılar da öyleydi.
Düşünebiliyor musunuz adam hiç değişmiyor.
Ben 2 kilo aldım, veremiyorum.
Sabahları bilmem kaç şınav çekiyormuş.
Zaten birçok kadının gözünde Jack Nicholson etkisi yaratıyor.
Artık yetişmem mümkün değil.
BU ADAY GENÇ DEĞİL DÜPEDÜZ ÇOCUK YA
- DENİZ Baykal’ın kabul edip görüştüğü 18 yaşındaki adayın fotoğrafı çok konuşuldu. Meclis’in en genç adayı İsmail Hakkı Gül, Antalya’dan 16’ncı sıradan aday oldu. Fotoğrafa bakanlar, “Bu 18 yaşında bir genç değil basbayağı çocuk” diyorlar.
Haksız da değiller.
