Faiz zaman kazandırdı sıra OVP’de

Piyasalar bu karar sonrası yön değiştirirken, artık gözler 20 Eylül’de açıklanacak olan Orta Vadeli Program’a (OVP) çevrildi. Bu tarihe kadar piyasaların mevcut seviyelerinde beklemede olacağı tahmin ediliyor.

6.25 puanlık faiz artışından sonra bankacıların morallerinin düzeldiğini gözlemledik. Karar öncesi piyasaların geleceği dönük umudu tümüyle yitmiş görünüyordu, şimdi yeniden umutlanmaya başladılar. Buna karşılık hâlâ temkinli oldukları da kesin.

Özet olarak Merkez Bankası’nın son faiz kararıyla siyasi otoriteye zaman kazandırdığını, siyasi otoritenin bunun devamını getirmesi, mali tedbirleri devreye sokması gerektiğini söylüyorlar. Bunun için de OVP’nin açıklanacağı 20 Eylül “yeni kritik tarih” haline geldi.

Bilgi veren bankacılar, yabancılar nezdinde itibar kaybının bu kararla durduğunu söylediler. “Yabancılar, Türkiye yeniden TL’ye sahip çıkmaya başladı” dediklerini kaydeden bir bankacı, buna karşılık herkesin, istikrarın sadece Merkez Bankası kararları ile olamayacağının da farkında olduğunu kaydetti.

Yabancıların tavrının önemini vurgulayan bankacı, özellikle yıl sonuna kadar sürecek olan yeni sendikasyon dönemine değinerek, “yabancıların önümüzdeki kısa dönemde atılacak adımlara bakarak, Türkiye’ye yeniden borç verme, vereceklerse faiz oranlarının ne olacağını belirlemeye çalıştıklarını” söyledi. Önümüzdeki 3 ay içinde bankaların yüklü borçlanmalara girmesi gerektiği, bunun başarılamaması halinde kurların bundan olumsuz etkileneceğinin de altını çizdi.

Bu arada OVP’den beklentiler konusunda, piyasada değişik görüşler olduğu görülüyor. Şimdiden ipuçlarının verildiği; taşıt alımlarının azaltılması, kamu binalarında kiralamalardan vazgeçilmesi, başlanmamış projelerin ertelenmesi gibi önlemlerle yetinilmesi halinde bunların yetmeyeceğini, çünkü bu tasarruf kalemlerinin zaten yıllardır yazılıp yapılmadığını söylüyorlar. Bunun ötesinde ciddi radikal tasarruf kalemlerine ihtiyaç olduğunu, zaten vergi gelirlerinde önümüzdeki yıllarda önemli bir artış yaşanmayacağını hatırlatıyorlar.

Buna karşılık faiz artışından sonra zeminin daha iyi hale geldiğini, çok radikal adımlar atılmasa bile, “disiplinin korunacağı konusunda güven verilmesi”nin piyasaların düzelmesinde yeterli olacağını söyleyen bankacılar da bulunuyor.

OVP İLE BİRLİKTE

Bu arada Merkez Bankası’nın 6.25 puanlık faiz artışından sonra kurlarda yaşanan düşüşün piyasalar tarafından da yeterli bulunmadığı görülüyor. Merkez’in geldiği noktanın zaten o günkü fonlama faizi kadar olduğunu, bu nedenle olumlu etkinin fazla yaşanmadığını kaydeden bankacılar var. Buna karşılık yüklü faiz artışına rağmen yapılan açıklamaların, kurlardaki olumlu etkinin azalmasına yol açtığını söyleyen bankacılar da bulunuyor. Faiz artışı ardından Merkez Bankası’na yüklenmenin, “bundan sonra artışa izin verilmez” algısı yaratacak siyasi açıklamaların, önümüzdeki döneme ilişkin oluşturulması gereken iyimserliği azalttığını belirtiyorlar.

Özetle; yüklü faiz artışı çok olumlu bir adım oldu ama olumlu etkisinin çoğaltılması gereken önemli bir döneme girdik. OVP’nin içeriğinin uluslararası piyasaları, yatırımcıları ikna edecek kadar güçlü olması gerekiyor. Bunun yanında ay sonuna doğru yapılacak uluslararası görüşmeler sonucu, Türkiye’nin uluslararası algısını düzeltebilecek ölçüde ciddi demokrasi ve hukuk adımları atılabilirse bunun ekonomik istikrara katkısı büyük olabilir.

Tabii ki bunun yerine tam aksi yönde gelişmeler olur kötü haberler gelirse, olumluya dönmeye başlayan havayı yeniden kaybedebiliriz.