Autoshow fuarının geleceği tehlikede

Bu görüşün dünyada birçok kişi tarafından sesli olarak dile getirildiğini belirtmiş, Paris fuarına katılmayan firmalardan bahsetmiştim. Hatırlayanlar vardır, Avrupa’nın en önemli fuarlarından biri olan Paris’e daha önce dünyada sadece 3 fuara katılacağını açıklayan Volvo dışında Ford, Mazda, Aston Martin, Bentley, Rolls-Royce ve Lamborghini katılmamıştı. Kulislerde gerekçe olarak yüksek maliyetler gösteriliyor, markalar fuara ödeyecekleri paralar yerine müşterilerine yönelik birebir etkinlikler düzenlemeyi daha uygun görüyor açıklamaları yapılıyordu.

Sonuçta ‘markalar her fuara katılacak’ diye bir zorunluluk yok. Ama ocak ayında Amerika’nın en büyük otomobil fuarı Detroit’e katılımda da sıkıntılar yaşandığı belirtiliyor. Şimdiden birçok markanın Detroit’e pas geçtiği gelen haberler arasında.

Yani eylülde yazdıklarımın üzerine bir düzeltme yapmam gerekiyor. O da ‘bazı otomobil fuarların geleceğini tehlike altında’ diye yazmıştım ya, onu ‘otomobil fuarlarının geleceği tehlike altında’ diye değiştirmem şart. Çünkü markalar artık ödedikleri yüksek paralar nedeniyle fuarların satışlarına çok da büyük katkısı olmadığına inanmaya başladı. Gelişen teknolojiyle birlikte daha etkili pazarlama yöntemlerine başvurabileceklerini belirtiyorlar. Düşünün Tesla gibi yeni nesil otomobil markalarının artık alışveriş merkezlerinin içine bile girdiğinden yola çıkarsak, gelecekte otomobil pazarlama yöntemlerinin değişeceği kesin. Kuşkusuz bekleyip dünyada fuarlarla ilgili gelişmeleri göreceğiz, ama bu konunun daha uzun süre tartışılacağı kesin.

2019 İPTAL EDİLEBİLİR

Peki bu durum 2017 yılında düzenlenecek İstanbul Autoshow fuarını nasıl etkileyecek? Biliyorsunuz 2 yılda bir düzenlenen İstanbul Autoshow fuarı, tüm markaların yeniliklerini bir arada görmek adına tüketiciler için önemli bir fırsat sunuyor. Ama Türkiye’de yaşanan tüm olumsuz gelişmeler, kur ve ÖTV’deki artışlar 2017 yılını otomotiv sektörü adına şimdiden oldukça belirsiz kılıyor. Bu belirsizlikte fuarın akıbeti de haliyle soru işareti. Şimdiden bir kaç markanın fuara katılmayacağını, birkaç büyük grubun ise henüz düşünme safhasında olduğunu ve katılmama durumunun ağrılıkta olduğunu öğrendim. Özellikle bazı markaların büyük distribütörlerin kararına göre hareket edebileceği söyleniyor. Yani şu an için 2017 Autoshow’a yönelik bir iptal yok ve planlandığı gibi yapılacak ama katılımda bir sıkıntı olabileceği çok açık ortada. Ama ya 2019. Yine sektörden aldığım bilgilere göre, 2017 yılının yapılacağı ama 2019 yılının iptal edilme oranının çok yüksek olduğu belirtiliyor. Önümüzdeki günlerde Autoshow’u düzenleyen Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) yönetim kurulu ve üyeleri arasında bu konuda sıkı bir tartışma yaşanacağı kesin. Düşünün ODD Başkanı Mustafa Bayraktar’ın Türkiye’de temsil ettiği markaların bile fuara katılıp katılmayacağı şu an için kesin değil.

2021’E SADECE 4 MARKA HAZIR

ÖZELLİKLE dizel skandalı sonrası yeni teknolojilerden ve düzenlemelerden kaynaklanan aksamalarla karşı karşıya olan Avrupa otomotiv endüstrisi, Ar-Ge’ye büyük bir kısmı yakıt verimliği teknolojisi olmak üzere yılda 45 milyar Euro civarında yatırım yapıyor.

Bu yatırımlar ağırlıkta olarak Avrupa Birliği’nin (AB) yeni otomobiller için zorunlu emisyon azaltma hedeflerini karşılama ihtiyacını yansıtıyor. Bilmeyenler için AB, 2021 yılına kadar yeni araçların emisyon oranlarının kilometre başına 95 gramın altında olması zorunluluğunu getiriyor. Ayrıca yaşanan skandal sonrası sadece araçlardaki karbondioksiti (CO2) değil, dizel otomobiller tarafından yayılan zehirli nitrojen oksidi (NOx) de azaltmak için kurallar getiriliyor.

İşte bu gelişmelere yönelik geçtiğimiz hafta Financial Times (FT) gazetesi önemli bir haber yayınlandı. PA Danışmanlık şirketinin raporuna yer verilen haberde, bugün Avrupa’da 12 büyük otomotiv grubundan 8’inin 2021 yılında yürürlüğe girecek hedefleri yakalayamayacağı ve bu yüzden milyarlarca Euro’luk para cezasıyla karşı karşıya kalacağı belirtiliyor. Avrupa’da sadece PSA Grubu (Peugeot-Citroen), Toyota, Renault-Nissan ve Volvo’nun AB hedeflerine ulaşabileceğinin belirtildiği haberde, Volkswagen, BMW ve Fiat Chrysler’in ise çevre kirliliğini gidermek için gerekli görülen elektrikli otomobil gelişiminin şu an için çok uzağında bulunduğu ifade ediliyor. Yapılan açıklamalara göre Avrupa’nın en büyük otomotiv üreticisi VW’nin 95 gramlık emisyon hedefini yakalayamaması durumunda 1 milyar Euro’luk cezayla karşılaşabileceğinin üstünde duruluyor. Bu konuda Volkswagen’in sözcüsü ise Avrupa’daki C02 hedeflerine ulaşmada kararlı olduklarını belirterek, “Elektrikli araç teknolojisine yaptığımız yatırımları önemli ölçüde artırdık. Gelecekte daha fazla elektrikli ve hibrit otomobil satacağız” açıklamasını yapıyor. Avrupa, çevreye duyarlı bu tip katı kurallarla otomotiv markalarını sıkıştırırken, biz bırakın emisyona dayalı vergilendirmeyi, daha henüz yollarda zehir saçan 10 yaşın üzerindeki araçları bile trafikten çekemiyoruz.

GELECEĞİ OKUYAN KAZANABİLECEK 

TÜRKİYE’nin otomotiv alanındaki en büyük üreticilerinden biri olan Ford Otosan’ın Genel Müdürü Haydar Yenigün, şu ana kadar ülkemizde yöneticiler tarafından pek fazla temas edilmeyen bir konuya parmak basmış. O da otomotivi tehdit eden teknoloji şirketleri.  Bu konuda biz sürekli yazıp, çizsek de bir yetkilinin söylemesi çok önemli. Yenigün, rekabette bugüne kadar yaşananların hepsinin bilinen, tahmin edilebilir sistemlerle geldiğini belirterek şunları söylüyor:  “Bundan sonrası ise tahmin edilemez. Biz işlerden sıyrılıp ofiste toplantılar yaparız. Son dönemde bir baktık ki bu toplantılarda hiç otomotiv konuşmuyoruz. Bizim işimizi elimizden almaya çalışan Apple, Google gibi teknoloji şirketlerini konuştuğumuzu fark ettik. Çok fazla bilinmezin olacağı geleceğe yönelik bizim de geliştirmemiz gereken kaslar var. Bilinmeyen sürprizlere karşı becerilerimizi artırmamız lazım. Yani üretimi artırmak, yeni fabrika kurmak değil geleceği okumamız şart. Klasik otomobilci olarak bakarsak cevabı bulamayız. Diğer rakip ülkeler bizi geçer. Bakış açısını değiştirmeliyiz.”

Tesla, özellikle Amerika’da dev alışveriş merkezlerinin içinde bile araç satmaya başladı. Yani gelecekte otomotiv markaları her an yer yerde karşınıza çıkabilir.