Bu yılın da baş sorunu salonsuzluk

27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde Türk tiyatrosunun yüzeysel de olsa büyük kentlerdeki durumuna değinmeyeceğim.

Haberin Devamı

En başta gelen sorunun salonsuzluk olduğunu söylemeye, tekrarlamaya gerek var mı bilmem.
Her yıl tiyatroya yapılan devlet yardımı tartışmalara yol açar, çoğu zaman da birçok tiyatroya siyasal açıdan bakıldığı için yardım verilmez.
Bu tür bir yardımın geçici çözüm için bile çare olmadığını düşünüyorum. Çünkü verilen para yerine devlet salon yapsa, birçok tiyatro bu salondan yararlanır, sırayla kullanır ve temel sıkıntılar ortadan kalkar.
Şu anda İstanbul’da Devlet ve Şehir Tiyatroları’nın dışında Kenter Tiyatrosu’nun, Ali Poyrazoğlu’nun, Ferhan Şensoy’un bir de Zorlu Center başta olmak üzere bazı AVM’lerin salonu bulunuyor.
Genco Erkal’ın Eminönü’nde bir salon yapma teşebbüsü sonucu başına gelenleri de okumuşsunuzdur.
Belediyelerin salonlarında tiyatro yapılsa da, bu salonların tiyatroya göre donanım sahibi olduğunu kimse söyleyemez.
Değişik semtlerdeki salonlarda tiyatroların oyun sahnelemesini, trafiğin yıldırıcılığından kurtardığı için, iyi, gerekli bir girişim sayıyorum.
İstanbul’un değişik semtleri de tiyatrodan yoksun kalıyor.
Anadolu’daki birçok kentte salon yok.
Salon olmadığı gibi STK’ların her biri kendi inancı, mezhebi, siyasal anlayışı doğrultusunda basın toplantıları yapıyor, bildiri yayınlıyor, mülki amirler de güvenlik gerekçesiyle oyunu yasaklıyormuş.
Tiyatro sevgisini küçük yaştan aşılamada büyük etkisi olduğuna inandığım liselerarası tiyatro yarışması da anımsatılmalı.
Tiyatroya ilgi yok sözü, tiyatro salonlarının halini bilmeyenlerin, doğru olmayan saptaması.
Yıllarca oynanan oyunlar, bu ilgiyi gösteriyor. Örneğin İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yıllarca sahnelenen Lüküs Hayat 30 yıla yakın sahnelendi, Devlet Tiyatroları’nda sahnelenen Patrick Suskind’in Kontrbas’ı 25. yılını doldurmuş!


* * *

Haberin Devamı


İSTANBUL’DA yaklaşık kırka yakın tiyatro var.
Bu sayıya ödenekli tiyatrolar da dahil. Birçoğu her gece oynamıyor, haftanın belli günlerinde, özellikle hafta sonlarında oynuyorlar.
Kırka yakın tiyatro da seyirci buluyor.
Bu, tiyatro açısından sevindirici bir durum.
5–6 tane tiyatro dergisi yayınlanıyor.
Klasik oyunları birçok yayınevi yayımlıyor. Mitos Boyut Yayınları, Türk yazarlarının oyunlarını da yayımlıyor.
Belli başlı ödülleri şöyle sıralayabiliriz: Afife Jale, Sadri Alışık, İsmet Küntay Ödülleri, Eleştirmenler Birliği Ödülleri.
Değişik kurumların, STK’nın da tiyatro ödülleri verdiğini biliyoruz.
İstanbul’da tiyatroların durumu, seyircilerin davranışları, ödüller konusunda bilgiyi tiyatro eleştirmeni, Sadri Alışık Oyuncu Ödülleri jüri üyesi Hami Çağdaş’tan aldım.


* * *

Haberin Devamı


GEREK uluslararası gerek ulusal bildirileri yarın değerlendireceğim.

Yazarın Tüm Yazıları