Tarımdaki başarı hikayelerine ihtiyaç var

REŞAT Yörük ile birlikte yıllarca aynı kurumlarda gazetecilik yaptık. O sonra masanın öteki tarafına geçti; birçok kurumun basın danışmanlığını üstlendi. En son İzmir Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanlığı görevini yaptı. Aziz Kocaoğlu’yla birlikte çalıştı.

Haberin Devamı


Kocaoğlu döneminin en beğendiğim hizmetlerden biri kooperatiflere verilen desteklerdi.
Bana göre Tire’deki süt üreticileri için verilen destekler bir başarı hikayesi yarattı.
Sütte bugün İzmir fiyatı, kaliteyi, üretim ekonomisini belirleyen bir merkez haline geldiyse bunda uygulanan kooperatif modelinin büyük payı vardır.
Ben İtalya ve İspanya’yı çok yakından takip ediyorum.
Fransa’da önemli hikayeler var ama kooperatifleşmede iki ülkenin belirgin bir başarısı bulunuyor.
Yerel bir ürünü dünya pazarlarına tanıtabilmek, satabilmek gerçekten başarıdır ve alkışı hak eder.
Bizim de benzer senaryolara ihtiyacımız var.
Özellikle de tarım kooperatiflerini destekliyorum.
Reşat yaşadığı deneyimleri, Tire’yi, kooperatifleri anlatan bir kitap yaptı.
Kitabın adı “Mustafa Kemal’in Çiftçileriyiz...”
Biraz slogan gibi olmuş ama ben içeriğiyle ilgileniyorum.
Dediğim gibi tarımı ve tarımla ilgili iyi hikayeleri sonuna kadar destekliyorum.

Haberin Devamı

Tarımdaki başarı hikayelerine ihtiyaç var


Kurtuluş reçetesi
kooperatifçilikte

NE diyor Reşat Yörük…
“Geçmiş yıllardaki bazı başarısız girişimlerle büyük hasar alan, demode bir örgütlenme modeli olarak lanse edilip kamuoyundaki itibarını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalan Türk kooperatifçilik hareketi, ortaya çıkan başarılı örneklerle yeniden yükselen değer haline geldi.”
Katılıyorum.
Reşat, son dönemin etkin kooperatiflerinden biri olan Tire Süt Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin uyguladığı modeli, Türk tarımı için “kurtuluş reçetesi” olarak da gösteriyor.
Buna da katılıyorum.
Ve ekliyor;
“Kooperatifler kuran, kooperatiflere üye olan bir devlet başkanıydı Mustafa Kemal Atatürk. ‘Muhakkak surette birleşmede kuvvet var’ diyordu her fırsatta... Bir daha kimse, kendisinden sonra gelen hiçbir devlet adamı, kooperatifçiliğe onun kadar sahip çıkmadı, onun kadar destek olmadı.
Gösterdiği istikamet çoğu zaman görmezden gelindi. Tarımda devlet desteğinin yetersiz ve etkisiz kaldığı, maliyetlerin acımasızca yükseldiği, sabahın kör karanlığından gece yarılarına kadar çalışan çiftçiler yerine aracıların kazandığı bir ülkede, kooperatifçiliğin değeri hiç bilinmedi. Türk tarımının kurtuluşunda tek çarenin kooperatifçilik olduğuna inanan, birleşmeyi ve dayanışmayı inatla ve ısrarla savunup, bu işin gerçekten de olabileceğini cümle aleme ispatlamaya çalışan bir avuç kahraman onlar aslında...”

Haberin Devamı


Daha iyisini yapabiliriz

TİRE Süt Kooperatifi’nin Başkanı Mahmut Eskiyörük şöyle diyor;
“İki tane Türkiye’yi besleyebilecek bir Anadolu varken elimizde ve biz ithalat yapıyorsak, bir şeylerin yanlış gittiği görülmeli artık. Türk tarımının yeniden yükselişinin çaresi kooperatifleşmedir. Kurtuluşun reçetesi de İzmir’de, Tire’dedir. Bizim hasta iyileşti, o yüzden reçete diyorum. Kırsal kalkınmanın destanı burada yazılıyor.”
Oradaki küçük üreticinin hayata yeniden ve nasıl tutunduğunu, sonrasında Tire’ye gelen o heyecanı bire bir yaşayan, izleyen insanlardan biriyim. Kooperatifleri önemseyin ve destekleyin.


Tire’de neler olmuştu

1967 yılında Türkiye’nin ilk tarımsal kalkınma kooperatiflerinden biri olarak kurulan Tire Süt Kooperatifi, 2002 yılında başkanlık görevine seçilen Mahmut Eskiyörük’le birlikte sektördeki etkinliğini giderek artırdı. Ortak sayısını 2 bine kadar çıkartan kooperatif, gerçekleştirdiği akılcı yatırımlarla sadece üyelerine değil, Küçük Menderes bölgesindeki diğer üreticilere de önemli avantajlar sağladı. 2009 yılından itibaren İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Okul Sütü projesine dahil olarak elde edilen başarıda kilit rol oynadı. Üretim kapasitesini ve ürün çeşitliliğini artıran Tire Süt Kooperatifi, 2012 yılından itibaren de Süt Kuzusu projesinde yer alarak ekonomik gücünü artırdı. Aynı yıl Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından “Örnek Kırsal Kalkınma Modeli” seçilince ünü ülke sınırlarını da aşmış oldu. Ortaklarına tohumu, gübreyi, yemi, mazotu piyasa fiyatlarının altında dağıtan, tarlasını tesviye eden, mısırını ekip silajını yapan, otunu biçip paketleyen, alet ve ekipman desteği veren, satış mağazası kanalıyla evinin ihtiyaçlarını karşılayan, nakit talebini karşılayan, yerinde eğitimlerle ürün kalitesi ve verimlilik artışını sağlayan, sütünü ve kesimlik hayvanını alıp işleyen, bu mamulleri pazarlayıp para kazandıran bir kooperatif oldular.
O yüzden Tire incelenmesi, izlenmesi gereken bir yer ve model.

Yazarın Tüm Yazıları