Futbol hayat gibidir

UZUN bir süre futbol konuşmak istemiyorum. Çünkü, galiba siyaset gibi futbol da beni yoruyor son dönemlerde...

Haberin Devamı


90 dakika oynanan maçı saatlerce konuşuyoruz, hatta günlerce...
Sporu çok seviyorum, futbolu daha çok...
Buna rağmen itiraf ediyorum, bir süredir ne maç seyrediyorum, ne de yorumları dinliyorum.
Siyasette gördüğümüz o kısır tartışmaların benzeri futbolda da yaşanıyor çünkü...
Oysa spor, bütün dünya ülkelerinde eğlence sektörünün içinde görülüyor.
İnsanlar giderek zorlaşan hayatlarının içine bir hoşluk olsun diye maçlara gidiyor.
Daha doğrusu Avrupa’da futbolun algısı hala böyle...
Dikkat ediyor musunuz... Avrupa liglerinde tribünlerin tiyatro salonlarından farkı yok.
İnsanlar büyük ihtimal ya maç öncesinde yemek yiyor ya da maç sonrasında geç bir akşam yemeğiyle güzel bir hafta sonu geçiriyor.
Bu görüntüleri Türkiye’nin her yeri için istiyorum.
Sadece erkeklerin ilgi gösterdiği futbol karşılaşmaları değil, ailece gidilecek bir eğlence gibi görülmesini bekliyorum.
Bunun da çok zor olduğunu düşünmüyorum.
Bence federasyon yönetiminin biraz da buna odaklanmaları gerekiyor.
Bunun için fiziki koşullarımız da gayet iyi...
Eski statlar yerlerini modern statlara bırakıyor.
Galiba bu statların bir yanını eksik yapıyoruz.
O da Avrupa’daki statların bir eğlence merkezi gibi kurgulanması...
Yani sadece hafta sonları değil, günün her saatinde organizasyonlar yapılan merkezler gibi görülüyor.
Gençlerin spor yapmalarını teşvik eden, sosyal hayatlarını zenginleştiren, insanların bir araya gelmesini özendiren tesisler...
Yani modern statlar yetmiyor artık...
Türkiye’de bu bakışa da ihtiyaç var.
Özellikle de Anadolu’daki statlarımızda bunu daha çok önemsiyorum.
O yüzden sadece stat değil, futbol mabedleri yapmalıyız.
Bu yaz, fikrim değişir mi bilmiyorum, ama bu koşullarla bir süre daha maçlara gitmeyi, futbol konuşmayı istemiyorum.

Haberin Devamı

 
Ligde kalmak Göztepe’nin
hedefi asla olamaz

İZMİR’in Göztepe’si Süper Lig’de kalınca kentte kıyamet koptu. Ben de çok mutlu oldum...
Aksini düşünmek bile istemiyorum.
Çünkü İzmir’in Süper Lig’de temsilcilerinin olması lazım...
Göztepe’yi kutluyorum.
Ama şunu da söylemeden edemeyeceğim.
Göztepe daha büyük işlere, başarılara imza atmak zorunda...
Yani biz ligde kaldığı için sevinmemeliyiz.
Bunun yerine düşünmeliyiz, her şeyi yeniden değerlendirmeliyiz.
Göztepe Başkanı Mehmet Sepil’i iyi tanıyorum.
Geniş vizyonu, beni her zaman etkilemiştir.
Ama spor, özellikle de futbol gerçekten başka bir dünya...
Uluslararası büyük şirketleri yönetmenin bile daha kolay olduğunu düşünüyorum.
Türkiye’nin birçok alanda olduğu gibi sporda da yeni bir hikayeye ihtiyacı var.
Bu koşullarda iyi sporcular yetiştirmemiz mümkün değil...
Dünyada iyi örnekler var, o örneklerden yola çıkarak Türkiye için en doğru modeli geliştirelim.
Ekonomi sadece rakamlardan oluşmuyor.
Bunun içinde herşey var.
Spor ekonomisi de onlardan biri...
İzmir için de spor, lokomotif güçtür.
Göztepe de en önemli markalarımızdan biridir.
Ligde kaldığına elbette sevindik, ama daha fazlasını beklememiz de hakkımız.

Haberin Devamı

 
Maça mı savaşa mı gidiyoruz

BU görüşlerimi bir spor yazısı olarak yorumlamayın.
Ben sporda şiddet görmek istemiyorum.
Statlara gittiğimde küfür dinlemek istemiyorum.
Çocuklarımızla, eşlerimizle, ailemizle maçlara gittiğimizde ‘bir olay olur mu’ diye endişe duymak istemiyorum.
Keyifli maç seyretmek istiyorum.
Giderek zorlaşan hayatımıza biraz renk gelsin istiyorum.
Kafamı dağıtmak, gönül verdiğim renklere destek olmak istiyorum.
Bu isteklerim çok mu abartılı sizce?
Değil...
Bütün dünya böyle yapıyor.
Sinemaya, tiyatroya gider gibi maça gidiyor.
Biz ise sanki savaşa gidiyoruz.

 
Federasyon’da İzmirli
temsilci istiyoruz

İZMİR futbol kulüpleri bunun eksikliğini çok hissetti. O yüzden yine seçilecek yönetim kurulunda İzmir’in mutlaka bir temsilcisi olmalı.
İzmir’i sadece İzmir olarak da görmüyorum. Ege’nin başkenti gibi görüyorum. İzmir’in geniş bir coğrafyaya destek verdiğini iyi biliyorum.
Federasyondaki bu temsilci Ege takımlarının hakkını korumalı, sporumuza bir Ege bakışı getirmeli.
Benim önerim İzmir Gücü Spor Vakfı’nın Başkanı Ali Erten’in görev almasıdır.
İZVAK, bir çatı kuruluştur ve özellikle statlarımızla ilgili önemli işler yapmaktadır.
Dolayısıyla kulüplerimizin sıkıntılarını, isteklerini en iyi bilen kuruluştur.
Ali Erten de uzun yıllardır sporun içindedir.
Erten’in yeni Federasyon’un yönetim kurulunda Ege’nin temsilcisi olarak görmek beni mutlu eder.

Yazarın Tüm Yazıları