Bize hiç yakışmıyor

Ben de yazdım.
İnsanlar belediyeleri suçluyor ama kendilerine bakmıyor.
En güzel temizliğin kirletmemek olduğunu unutuyorlar.
Ne doğamızın kıymetini biliyoruz, ne değerlerimizin...
Plajlar rezil oldu, ormanlarımız perişan...
Neymiş; tatil...
Herkes tatil yapacak elbette ama kirletmeden, iz bırakmadan, bulduğu gibi bırakarak...
Yine izlemişsinizdir.
İzmir’e gelen bir grup Japon turist Konak’taki saat kulesinin etrafını temizliyor.
Ellerinde torbalar; sokağa atılmış çöpleri tek tek toplayıp paketliyorlar.
Etraftakiler şaşkın gözlerle bakıyor; biri çıkıp da “Bizler de size yardım edelim” demiyor.
Ama şunu biliyorum.
Yurt dışına çıktığımızda kurallara en fazla uyanlar da yine bizleriz.
Ne kırmızı ışıkta geçeriz, ne elimizdekini yere atarız.
Yurt dışında çöp arayan bizler, neden dönünce burada yapmıyoruz.
Türk insanının müthiş artıları var.
Şimdi sıralamayayım.
Dünyanın hiçbir yerinde bulamayacağınız özellikleri, değerleri var.
Ama bu konuda eleştiriyorum.
Bu konunun üzerine gitmeliyiz.
Alışkanlıklarımızı değiştirmeliyiz.
***
Benzer görüntüler İzmir’in tam göbeğinde, Gar’ın önünde...
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 8 yıl boyunca yurt gezilerinde kullandığı, İzmir’in merkezinde sergilenen tarihi vagonun çevresi...
Ben inanın utanıyorum.
Gazete binası yakın olduğu için zaman zaman yürüyüşe çıkıyorum.
Çoğu zaman burayı tertemiz görüyorum.
Demek ki; her sabah buraları temizleniyor, etraf düzenleniyor.
Ne derseniz deyin...
İster “tarihi ayıp” deyin, ister “kıymet bilmemek” ya da başka bir şey...
Gerçek bu...
Bize hiç yakışmıyor.

 
İzmir’in bir maratonu olmalı

İZMİR’de aslında birkaç koşu yapılıyor.
Yıl içinde takip ediyorum.
Farklı etaplarda, farklı uzunluklarda, minik minik yürüyüşler, koşular...
Maratonlar, koşular, toplu yürüyüşler giderek takip edilen spor etkinleri haline geldi.
Türkiye’nin farklı coğrafyalarında önemli koşular yapılıyor.
Ve bu takvimlere dünyaca ünlü sporcular da katılıyor.
Ben İzmir’in uluslararası bir maratona ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
Ses getiren, takip edilen ve her yıl katılımcı sayısı artan bir maraton...
9 Eylül Uluslararası Yarı Maratonu, 21 kilometre 97 metrelik parkurla bu yıl 2 Eylül Pazar günü yapılacak.
Bu da güzel...
Ben tam bir maraton öneriyorum.

 
Herkes beklentisini törpülesin

KARŞIYAKA bu yıl zor bir kura çekti. Bir yan grupta olsaydı şansı daha yüksekti. “12 şampiyon adayının olduğu bir kura çektik” diyorlar.
Taraftar öncelikle bu gerçeği bilsin...
İkincisi Karşıyaka’nın hiç acelesi olmamalı.
Kulüp yönetimi telaşa kapılmadan önce denk bütçe yapsın, ardından işleri yola koysun, sonra bir üst ligi ve sonrasını düşünsün.
Kimse de baskı yapmasın.
Gerçekleri bilerek hareket etmek lazım.
Farklı bir beklenti içine girildiğinde sonuçlar da farklı oluyor.
Belki de bu derlenme toparlanma Karşıyaka için daha hayırlı olacaktır.

 
Tabii ki fuar eski fuar değil

KİMSE “Nerede o eski fuarlar” demesin.
Ve fuara gitsin.
Birkaç yıldır yapılan çabaları görüyorum.
Farklı etkinlikler, farklı aktiviteler yapılıyor.
Fuarın eğlence teması yeniden güçlendiriliyor.
Bu yıl da iyi sanatçılar geliyor.
Eski fuarlar eskide kaldı, biz yenisini daha iyi yapalım.
Bunun için de mutlaka gidin, gezin, konserleri izleyin, destek olun.

 
Eylül

ÇOK severim.
Çok güzel olur.
Her yer...
İzmir de, Türkiye’nin başka bir yeri de...
Herkes kente dönmüş olsa da yine sakin gelir bana...
Eylül güzeldir.