Biz İzmirliler şu stat meselesinden çok sıkıldık

Haberin Devamı

Biliyorum bıktınız, sıkıldınız.
İzmir’in stat problemiyle ilgili yazıları okumak istemiyorsunuz.
Valla haklısınız; ben de, bizler da yazmaktan sıkıldık ama ne yapalım; böyle bir gerçeğimiz var.
Benim yazılarımı okuyanlar bilir.
Hayata negatif bakmam; bardağın hep dolu tarafını görmeye çalışırım.
Hele hele yukarıdan bakıp; “İzmir yerinde sayıyor, geriye gidiyor” diyenlere de en ağır yazıları yazdığımı bilirler.
Çünkü bu yorumlar İzmir’e büyük bir haksızlık...
İzmir ne yerinde sayıyor, ne de geriye gitmiş durumda...
Ne rakamlar, ne gelecek planları, ne yurt dışından bakış, ne yatırımlar, ne projeler, ne de insanların ruh halleri; bize başka bir İzmir gerçeğini söylüyor.
Hatta şunu açıkça yazabilirim.
Beğenmeyen geri dönüşü olmayan bir bilet alıp; istedikleri, beğendikleri bir başka kente gidebilirler.
Belki o zaman o çok eleştirdikleri, yerden yere vurdukları İzmir’in kıymetini biraz daha iyi anlarlar.
***
Neyse bugün anlatmak istediğim başka bir konu...
Alsancak Stadı yıkılıyor. Güzel... “Depreme dayanaklı değil” denmişti. Dendikten ancak bir buçuk yıl sonra yıkıma başlandı. İlginç tabii... Şimdi geleceği konusunda neler olacağını izleyeceğiz hep birlikte... Birkaç yılda mı biter; başka bir şey mi yapılır, yoksa söz verildiği gibi yine bir spor kompleksi olarak mı kullanılır, takip edeceğiz.
Atatürk Stadı’nın çim bakımının sona geldiği söyleniyor. Tam iki yıldır; sahanın kötü olduğunu herkes biliyor. Aslında stadın yıkılıp, yerine dünyadaki benzerlerine uygun yeniden inşa edilmesi en doğrusu, ama bunun için de yıllardır bekliyoruz. Oysa Atatürk Stadı’nın yenilenmesi; çevresinin eğlence ve spor salonlarıyla süslenmesi, İzmir’in o bölgesini de hareketlendirir.
Çünkü bugün çocuklarımızın, gençlerimizin, kadınlarımızın maç izleyebileceği bir stat yok.
Varsa spor otoriteleri, il müdürleri, müsteşarları, bakanları gelsin bize, bana anlatsın.
Hatta onlarla birlikte maça gidelim.
Eğer standartlara uygun, maç keyfi olan, çocuklarımızla, eşlerimizle gidebileceğimiz bir yer göstersinler bütün bu eleştirilerimi geri alacağım.
Konya’ya, Kayseri’ye, Bursa’ya; Türkiye’nin her yerine stat yapılıyorsa İzmir’e de, İzmir’e yakışan bir stat yapılmalı...
Çünkü emin olan başarılar da ancak böyle geliyor.
İzmir kulüplerinin başarısızlığının altında elbette başka nedenler olabilir. Başta kötü yönetim ve finansman modelleri var ancak bilin ki, ilk sırada statların olmaması gelir.
Örnek isterseniz Pınar Karşıyaka’yı verebilirim.
Pınar Karşıyaka yıllardır her maçını beş bin kişiye oynuyor. Salon 10 bin kişilik, 15 bin kişilik olsa yine dolar. Ama aynı Karşıyaka’nın futbol maçlarına sezon boyunca toplamda 10 bin kişi gitmiyor.

Haberin Devamı

***
Şunu söyleyebilirim.
İzmirliler bu işten çok sıkıldı.
Ve haklılar...
Sonuna kadar haklılar...
İzmir’in sporuna siyaseti sokmayın...
Sokmayın kardeşim...

İşte Göztepe stadı gerçeği

Bütün eleştirilere rağmen Karşıyaka’nın Yalı’sına, Göztepe’nin Gürsel Aksel tesislerine stat yapılıyor. Peki kabul... Ama yapın kardeşim. Dört yıldır “Yapılıyor, yapılacak” deniyor. Yok ihale süreci, yok inşaatı yapacak firma bekleniyor, yok bürokratik işler, yok devirler, yok şunlar, yok bunlar... İtirazlar zaten bundan değil miydi? İzmir’de alternatif yerler varken; neden bu inat anlamış değiliz. Madem “Yapılacak...” denip masaya vuruluyor; o zaman bu bürokrasiyi de hızlandırın da; biz taraftarlar küçük müçük; ne yapalım, kendi statlarımızda maçlarımızı izleyelim bari...
Neyse galiba Karşıyaka için işler biraz daha yolunda gitti. Yıkım yapıldı, alt yapı için çalışmalara başlandı. Karşıyaka Belediyesi de; tahsisleri Meclis’inde geçirdi, geçiriyor. Artık bu dakikadan sonra kimse bir şey duymak istemiyor.
***
Gelelim Göztepe’ye...
Göztepe dedi ki...
“Gürsel Aksel tesislerinde amatür sporlar yapılıyor. Gelin bu stadı Uzundere’ye yapalım. Kapasiteyi de artıralım, bunu yaparken de Göztepe olarak finansman desteği de verelim...”
Cevap “Olmaz...” oldu.
“Bu stat Gürsel Aksel’e yapılacak...”
Peki...
Yapın o zaman...
Bakıldı ki; öyle göründüğü gibi değil.
Nasılmış?
İlk önce inşaatın önündeki engelin, bu arazi içindeki İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait bin 400 metrekarelik arazinin belediye tarafından bedelsiz devir yapmaması olduğunu düşündü.
Ama Büyükşehir Meclis’inden bir engel çıkmadı.
Dedik ki...
Tahsis yapıldığına göre artık hiçbir engel kalmadı; Karşıyaka stadı gibi Göztepe’de de işler hızlanacak.
Sonra anlaşıldı ki; durum öyle değil, başka engeller de var.
TOKİ tarafından ihalesi 19 ay önce yapılmış ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından ihalenin tamamlanmasından sonra 30 gün içerisinde yer teslimi yapılacak 37 bin metrekarelik toplam inşaat alanının içinde İzmirli bir aileye ait 150 metrekarelik özel bir mülkiyet çıkıyor.
Bu mülkiyetle ilgili kamulaştırma tam 30 yıldır devam ediyor.
Evet; yanlış okumadınız, 30 yıldır...
Önce burasıyla ilgili bir kamulaştırma yapılıyor, sonra tahsis mirasçılar tarafından alınmıyor ya da kabul edilmiyor.
İş yeniden en başa dönüyor.
Hukuki süreci avukatlar daha iyi bilir, ama bugün gelinen noktayı size özetleyeyim.
150 metrekarelik bu özel mülkiyetin sahipleri, mirasçıları ile Spor Genel Müdürlüğü davalık, mahkeme ne kadar sürer bilemem...
Bugün 13 Eylül 2015 ve biz Karşıyaka ile Göztepe statlarını dört yıldır konuşuyoruz.
Yazık bu İzmir’e...
Ve biraz da ayıp oluyor.

Yazarın Tüm Yazıları