“Denizz- Aşırı” değilseniz, Lütfen Yıldızı Tuşlayın!

Merhaba, çağrı merkezimize hoş geldiniz!

Haberin Devamı

“Denizz- Aşırı” değilseniz, lütfen yıldızı tuşlayın! Bankacılık işlemleri için biri, kredi kartı işlemleri için ikiyi, şifre işlemleri için üçü tuşlayınız. Sizden on altı haneli kart numaranızı isteyeceğim, lütfen onu da pür ötesi dikkatli şekilde tuşlayınız, çünkü eğer yanlış tuşlarsanız sizi ana menüye döndürmek zorunda kalacağım. Müşteri temsilcimiz Deniz Gök’e bağlanmak istiyorsanız çok beklersiniz, kendisi sürekli instagramda olduğu için asla bağlayamayacağım. Sırf kısa yoldan müşteri temsilcisine bağlanmak için, kayıp ve çalıntı kartı tuşlayacak gibisiniz, aman diyim. Bu doktora ulaşamayınca 112 acil servisi aramaya benzer. Durun henüz o kadar çıldırmayın. Şimdi sakin olun ve beni dinleyin…

Aslında uzaktan bakıldığında umut dolu bir gün gibiydi. Bütün çabaların sonuç bulacağı, bütün ağaçların meyve vereceği, bütün mücadelelerin zaferle sonuçlanacağı bir güne benziyordu. Ama hiçbir şey uzaktan gözüktüğü gibi değilmiş sevgili okuyucu. Dışı seni içi beni yakarmış, hatta dışı da beni yakarmış. Dünya üzerindeki hiçbir karga türü mama hazırlığına bile girişmemişken, gözlerimi mailimin ötüşüyle açmıştım. Ama o ne ötüş! Son zamanlarda Londra Senfoni orkestrası gibi öten ve beni aşırı mutlu eden mailim bu sefer acı acı ötüyordu. Adeta fonda cenaze marşı çalmaya başlamıştı. Yazının devamını okurken bu linkteki şarkıyı dinleyiniz.

Haberin Devamı

https://www.youtube.com/watch?v=iLjhvg6JJjA

Kredi kartı ekstrem mail kutuma yıldırım gibi düşmüş, düştüğü yeri de alev alev yakmıştı. Matematik örtmenim ölseydi kesin kemikleri sızlar, mezarında bir ters iki düz yapardı ama kimse kusura bakmasındı benim beynimin sol lobu, kredi kartı mevzusuna bir türlü basmıyordu. Her ay ödediğim halde, nasıl o borç hanesindeki rakam değişmiyordu ben bir türlü anlam veremiyordum. Değişmediği gibi bir de ödenildiği halde, artarak devam eden şeye bence kredi kartı borcu deniyordu. Zaten şu aşırı borçlar bitsindi, Deniz hemen bu kredi kartını iptal edecekti. Ama öncesinde, borçları kapatamıyorsak minnak bir önlem de mi almayalım beybisi şeklinde,  limitimi düşürmek için bankamı aramaya karar verdim. Müşteri temsilcisine ulaşabilirsem limitimi düşürecektim.

Haberin Devamı

Korkunç Bir Film 8: Müşteri Temsilcisine Ulaşmak!

Yazının devamını okurken şimdi de bu şarkıyı dinleyiniz canlar:

https://www.youtube.com/watch?v=btPJPFnesV4

Bu zorlu mücadeleye hazır mısınız beybisileer! Zafere giden yolda çekilen çile kutsaldır! Sonunu düşünen kahraman olamaz! Başlamak bitirmenin yarısıdır! Zaferin büyüklüğü, mücadelenin zorluğu ile ölçülür! Tarihte bu zorlu mücadele için söylenmiş bilimum güzel söz var ama bence en güzeli: O müşteri temsilcisi buraya gelecek!!

Saat 09.00… Savaş boyalarımı sürercesine sürdüm göz makyajını temizleme sütünü göz altlarıma, kurşun geçirmez yeleğimi giyer gibi giydim dede yadigarı röpteşambırımı. Yirmi beş yıllık tecrübeyle sabitti ki, az sonra yapacağım telefon konuşması saatler sürebilirdi. Bu yüzden kılıç kalkan kuşanır gibi taktım kulaklığımı telefonuma! Bu savaş için çok hazırdım, peki ya müşteri temsilcisi sen buna hazır mıydın bebeyim?

Haberin Devamı

Saat 09.05’te başladım Deniz Gök olduğumu ispat etmeye. Allah’tan annemin kızlık soy isminin 3. Ve 5. harfini, beynimin sol lobunu kullanamama rağmen hatasız tuşladım da bu aşamayı hızlı geçtik. Sonra bankacılık işlemleri mi kredi kartı işlemleri mi sorusunu da tek hamlede bilince bana bir özgüven geldi tabi. Şimdi en zor bölüme gelmiştik, on altı haneli kart numarasını girecektim. Bu insanlık için çok küçük olabilir ama benim için büyük bir adımdı çünkü gözlerim dört numaraydı artı miyoptu artı astigmatım vardı. Karttaki numaraları görebilip, tuşlamaya çalışırken hatrı sayılır bir süreyi de ardımda bırakmıştım. Yok bu iş böyle olmayacak gidip lenslerimi takayım derken, çok geçmeden beklenilen ses geldi : zaman aşımına uğradınız!

Haberin Devamı

Saat 09.20 tüm yaşanılanlar gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçti. Her şey en baştan başlayacaktı. Şuanda psikolojimi anlatan en iyi şarkı buydu:

https://www.youtube.com/watch?v=Hnz4lkQqKyI

Üniversite sınavına ikinci kez girecek olan öğrenci stresi vardı üzerimde. Bu sefer olmalıydı, bir yıl daha dershaneye gidemezdim! Konu komşu ne derdi, hem Ayşe teyzenin kızı matematikten sadece iki yanlış yapmıştı! Neyse konumuza dönelimdi. Bu müşteri temsilcisine acilen bağlanıp limitimi düşürmem gerekiyordu. Yılmamıştım! Yıkılmamıştım! Ayaktaydım!

Canım müşteri temsilcisi, canımın en içi müşteri temsilcisi, ben seni en büyük aşkımı bekler gibi bekledim müşteri temsilcisi. Yazın kırmızı ipli bikiniyi giymeyi bekler gibi bekledim, pizza siparişimin gelmesini bekler gibi, sevgilimden mesaj gelmesini bekler gibi, sıradaki şarkı ondan bana gelsin dediğimde dünyanın en romantik şarkısının çıkmasını beklediğim gibi, kahve falımda ağzında balık tutan fil görmeyi beklediğim gibi, patroşkamın “ Deniz şirketi üzerine yapıyorum” demesini beklediğim gibi bekledim. Bekledim de gelmedin hiç mi beni sevmedin müşteri temsilcisi!

Haberin Devamı

Saat oldu 09.45, on altı haneli kredi kartı numaramı bu sefer tek celsede başarıyla tuşlamayı başarmıştım. Büyük bir alkışı hak ediyordum ama kaybedecek zamanım yoktu, bunu not alalımdı sonra bilahare kutlayalımdı. Kredi kartı hesap ekstrenizi öğrenmek için biri, borcunuzu öğrenmek için ikiyi, şifrecilik işlemleri için üçü, ek kart işlemleri için dördü, çileden çıkmak için beşi, bakalım telefonu duvara fırlatarak tek seferde kaç parçaya ayırabiliyorsunuz bunu görmek için altıyı, ısırarak yastık kılıfı çıkarmak için yediyi, makas veya başka bir kesici alet olmadan kredi kartını parçalayabilmek için sekizi tuşlayınız.

Saat oldu 10.00 ben hayatım boyunca öğrendiğim tüm matematiksel kombinasyonları denedim ama müşteri hizmetlerine ulaşamadım sayın seyirciler. Ekranım rakamlarla dolmuş, artık başka rakam tuşlamak için yerim kalmamıştı. Üç tur ana menüyü dinlemiş ama yine aranan kanı bulamamıştım. Artık devreye batıl inançları sokmanın vakti gelmişti. Bari dedim matematiği, mantığı her şeyi devreden çıkarayım, uğurlu rakamlarımı tuşlayayım. İnanması güç ama gerçek bu sefer müşteri temsilcisine bağlanmıştım! Allahım bu gerçek olamayacak kadar güzeldi, bu dünyanın en güzel rüyası gibiydi!

Merhaba ben Murat, size nasıl yardımcı olabilirim dedi. BİR DAHA SÖYLE DEDİM! SAY MY NAME DEDİM! Ben Hadise olayım sen Murat Boz dedim “Muraaadd” dedim! Şükür kavuşturana, özledim sesinin tınısını özledim dedim. Anlatsana biraz, neden müşteri hizmetleri tatlı çocuk dedim. Cevap vermedi. Kredi kartımın limitini düşürmek istiyorum dedim, peki efendim bakalım dedi. Bu isteğimi usulca kabul etti…

Hayatta en büyük eğlence başkasının yapamazsın dediğini yapmaktır demiş R.Browning amca. Yapamazsın dediler, bağlanamazsın dediler yaptım, oldu! Ben tam aşırı mutluluktan havai fişekler patlatırken, gönlümün sultanı müşteri temsilcisi Murat, nacizhane önerisiyle hayatımı alt üst etti. “ Deniz hanım sanırım hattınıza tanımlanmış olan paket size yetmiyor, sürekli kotanızı aşıyorsunuz kredi kartı borcunuzun yarısı telefon faturanız. İsterseniz operatörünüzü arayın, oradaki müşteri temsilcisi arkadaşlar sizi daha uygun bir pakete taşısınlar” Hayııır, olamaaz. Şimdi işin yoksa oradaki müşteri temsilcisine bağlanmayı bekle! Hayata küstüm ya, hayat enerjimi aldınız ya! İstemiyorum arkadaş, öderim daha iyi rahat bırakın beni be! Ya da gönlümün sultanı, sen beni direkt olarak oranın müşteri temsilcisine bağlayamaz mısın? Malesef efendim. Yardımcı olabileceğim başka bir konu var mı? Yok Murat, yok! Kapat Murat, kapaat!

Ne bitmeyen çilem varmış benim be. Yemin ederim aylar, mevsimler geçti. Telefonu elime aldığımda resmen kıştı, pencereden bir baktım ki yaz gelmiş. Aynaya bi baktım ki ne göreyim yaşlanmışım, kaz ayaklarım almış başını gitmiş. Ayrıca saçlarım uzamış, daha da kötüsü diplerim gelmiş. Yok ben ömrümün geri kalanını da operatörüme bağlanmaya çalışırken geçiremem, bir de şimdi o beni sesimden tanımaya çalışacak. Ama az önce yılları devirdiğimiz için, yaşlandım sesim de değişti. Mümkün değil tanıyamaz. Daha kolay bir yolu olmalı yıaa diye düşünürken, google amcaya başvurmaya karar verdim. Ve gördüm ki yalnız değilmişim. Birçok insan benimle aynı derdi paylaşıyormuş. Ayrıca dünyanın en iyi insanları topluluğu şöyle bir site hazırlamış bizim gibi mağdurlar için :

http://www.telefondabekleme.com/kisayollar

Bu sitede birçok yerin müşteri temsilcisine kolayca ulaşabileceğiniz rakam kombinasyonları mevcut. Ben birkaç tanesini denedim, sinir krizi geçirmeden sonuca ulaştım beybisiler. Siz de hayrını görün istedim. Zafer bizim gibi inananlarındır. Bu şarkı da bizim olsun:

https://www.youtube.com/watch?v=04854XqcfCY

Yaaa böyle iştee, yine bir derdimle kafanızı şişirdim. Aman canım Allah, dermanıı olmayan dert vermesin dimii. Size şahane bir hafta dilerim. Bu haftanın #denizzasiri konusu ile ilgili sizin de edecek birkaç lafınız varsa @denizzgok instagram hesabıma beklerim. Gelin de iki lafın belini kıralım, öperim! Örtmen geldi byeeee!

Yazarın Tüm Yazıları