Ne dedim ben Reha Muhtar?

Reha Muhtar, ikiz çocuklarının velayet davasında Deniz Uğur’la yaşadığı gerginliğin faturasını bana çıkarıyor...

Haberin Devamı

Ben bu konuda yazmak istemiyorum, önceki gün Magazin Konseyi’nde konu gündeme gelince üç satır bir şey söyledim...

Ne demişim:

“Reha Muhtar iyi baba... Deniz Uğur iyi bir anne... İkisini de tanıdığım için çağrıda bulunuyorum. Lütfen bitirin bu kavgayı. Çocuklar için detant politikası öneriyorum...”

Dediğim bu...

Reha Muhtar bu kadar lafa bile açtı ağzını yumdu gözünü.

“Çocuklarıma musallat olan müptela, Cengiz Semercioğlu’nun Cihangir’den arkadaşı mı” diyor...

Kastettiği de Deniz Uğur’un 5 yıl ilişki yaşadığı yönetmen Orçun Benli...

“Müptelanın arkadaşı” da ben...

Reha Muhtar’la dostluğum, Orçun Benli’yle mahalle tanışıklığıma göre Everest’in yanında Çamlıca Tepesi gibi kalır...

“Müptelanın arkadaşı” olarak Orçun Benli’yi koruduğumu düşünüyor.

Bir baba olarak, çocuklarını yaşam tarzını onaylamadığı birinin yanına göndermek istememesinde sonuna kadar haklı Reha Muhtar...

Haberin Devamı

Ancak Orçun Benli’yle Deniz Uğur ilişkilerinin 1,5 yıl önce bittiğini söylüyor.

Birlikte hiçbir zaman aynı evde yaşamadık diyorlar...

Doğru, yanlış ben bilemem...

Beni sadece bugün gelinen noktada Deniz Uğur’un bir anne olarak çığlığı ve gözyaşları üzüyor.

Ben 8 yılda Reha Muhtar’ın babalığı üzerine 10 iyi yazı yazmış adamım...

Şimdi Reha kalkmış, “Hürriyet yazarları Konsey’lerle masum çocukların hayatına ayar vermeden önce kendi uyuşturucu ve ahlaksız ilişkileriyle yüzleşmeli” diyor...

Bu çok ağır ve haksız bir itham...

Beni, arkadaşlarımı ve ailemi en iyi tanıyanlardan biri sensin.

Şimdi duayen bir haberci olarak ettiğin lafın arkasında durmak zorundasın...

Bizi uyuşturucu ve ahlaksız ilişkilerimizle yüzleştir!

Yüzleştir ki dostluğumuzun Everest mi, Çamlıca Kulesi mi olduğunu anlayayım.

Aras Bulut ve Aleyna bakın Uğur Cebeci ne diyor size...

Geçen hafta uçakta ayakları çıplak görüntülenen Aleyna Tilki ve Aras Bulut İynemli’yle ilgili bir yazı yazmıştım.

“Bu bir öncelikle görgü meselesi ama havacılık açısından Uğur Cebeci’ye de sormak lazım” demişti...

Uğur Cebeci bana gönderdiği bir yazıyla meseleye açıklık getirdi.

Bakın ne diyor Uğur Abi:

Haberin Devamı

“Uçak yolculuklarında nezaket belki yerdekinden daha fazla gerekli.

Sonuçta çok dar bir alanda, yan yana, sırt sırta, bazen burun buruna saatler geçiriliyor.

Ayakların pencere çerçevelerine dayanması ya da daha ileri giderek öndeki koltuğun üzerine uzatılması tam anlamıyla terbiye sınırlarının dışındadır.

Kokan bir ayak, siz ne kadar özen gösterseniz de kokar ve öndeki yolcunun tepesinden aşağı çöken koku çok rahatsız eder insanı.

Üstelik uçaklarda ne yazık ki kabin ısısı düzgün ayarlanmadığı için terleme daha fazladır.

Hele THY uçaklarında kabin ısısını ekipler çok önemsemez. Kendileri sıcağı sevdiği için yolcular da terler. Böyle bir durumda açık ve uzatılan ayaklar hep sorun çıkarır.

Haberin Devamı

İkaz ettiğinizde çıkacak tartışma, kavgaya dönüşme, olayın pilota iletilmesi, sorunlu yolcu formu doldurulup inişte polise gidilmesi gibi bir dizi tatsızlıkla devam edebilir.

Bu da yolculuğu zindan eder.

Senin dediğin gibi görgü kuralları çok önemli ama uçakta daha da önemli. Uzun uçuşlarda verilen ‘amenity kit’ içindeki çorap mutlaka giyilmeli.

Ayakkabılar da torbaya konulmalı. Bazen görüyorum, çok zarif yolcular uçakta verilmez belki diye kendi ayakkabı torbalarını da getiriyor.

Çıkardıkları ayakkabılarını koyuyorlar.

Ağzı kokanlar da uçakta çok dikkatli olmalılar. Yandaki yolcunun ağzının koktuğunu düşünebiliyor musun, ne rahatsız edici bir şey.

Haberin Devamı

Uçakta koltuktan kalkarken bile ön koltuğa tutunurken, koltuğun sallanmasına dikkat etmek gerekir.

Elinizin önündeki yolcunun saçına değmemesi için özen gösterilmelidir.

Yapılacak tek şey insan olmanın gereklerini yapmak ve uçak yolculuklarında daha özenli olmak...”

Şifrenizi değiştirin

Ünlülerin sosyal medya hesapları saldırı altında.

Siber Suçlarla Mücadele Müdürlüğü hackerlara karşı son derece etkin çalışıyor ama sokaktaki hırsız bitiyor mu, internetteki de bitmeyecek...

Geçen gün aralarında Tamer Karadağlı, Gamze Özçelik, Berk Oktay’ın da bulunduğu 30’un üzerinde ünlü ismin Instagram hesaplarını çalan hacker çetesi yakalandı...

Son olarak Erkan Petekkaya hesabından kendi bilgisi dışında mesajlar gönderildiğini, fotoğraflar beğenildiğini söyleyerek Instagram hesabını askıya aldı...

Haberin Devamı

Aynı şey bir süre önce benim de başıma geldi.

Benim hesabından da sağa sola mesajlar gönderildiğini, beğeniler yapıldığını arkadaşlarımın uyarısıyla fark ettim.

Bilgi işlemle konuştuktan sonra da ilk yaptığım iş bütün şifrelerimi değiştirmek oldu...

Facebook, Twiter, Instagram, Gmail bütün şifrelerimi yeniledim...

En büyük güvenlik açığı ise iki şekilde oluyormuş...

1- Facebook üzerinden Facebook şifrenizle bağlandığınız uygulamalar...

2- “Sayfanı kim takip etmiş” gibi Instagram, Twitter uygulamaları...

İkinci gibi uygulamaları hiçbir zaman indirmedim ama Facebook şifresiyle pek çok yere bağlandığım olmuştu.

Saldırıdan korunmak için yapacağınız tek şey var. Arada sırada tüm şifrelerinizi elden geçirmek...

 

 

Yazarın Tüm Yazıları