Gerçekleri savunun ve fark yaratın

Gözlüklü öküzlerle şişman domuzlar konuşabilselerdi, konuları hep ot ve yem üzerine olurdu.

Haberin Devamı

Hep başkalarını eleştiren ve “kendi bakış açılarının mutlak doğru olduğunu dayatan insanlar” da onlardan farksızdır. Konuştukları her şey ot ve yem üzerinedir. Ancak ot nedir, yem nedir, değişir sürekli. Son zamanlarda yazılanlara ve söylenenlere bakıldığında; erdemden uzak birilerinin hasetlendikleri kişilerin arkasından konuştukları, iftira attıkları ve asılsız şikâyetlerle birilerini karalamaya çalıştıkları görülüyor. Böyle yaptıklarına göre hakkında konuştukları kişiler onlardan önde demektir. Dünyanın kanunlarından biridir bu, arkadan konuşmaya devam ederler, çünkü karşılarına çıkacak kadar büyük olmadıkları gibi, kendilerine olan hâkimiyetlerini yitirdiklerinin farkında bile değillerdir. İnsan kendine olan hâkimiyeti yitirdiği ölçüde özgürlüğünü de yitirir. İnsanın kendini kontrol edebilmesi için, kendinden emin ve kendine hâkim olması gerekir.

Haberin Devamı

HASETTEN VE KİNDEN ARININ

İnsan hasetten ve kinden arınmalı, zararsız olma düşüncesini benimsemelidir. Bu anlayış düşüncelerin hırstan, nefretten arınarak sonsuz bir açıklığa, cömertliğe sahip olmasıyla kazanılır. Yani insanların yalan, iftira, hakaret ve boş konuşmalardan uzak durması gerekir. İnsan sadece yararlı diye adlandırılan eylemlerde bulunmalı ve herhangi bir eylemde bulunurken şikâyet etmekten kaçınılmalıdır. Yapılan eylemin insanın kendisine ve başkalarına mutlaka bir yararı dokunmalıdır.

DİLİN TEHLİKESİ BÜYÜKTÜR

“Susmak”; olgunca kabullenmektir habersiz geleni, bazen acı çekmektir, haklılığını bile bile boyun bükmektir ve dinlemektir alabildiğine hırçın düşünceleri. Yine Mevlana‘yı hatırlatalım: “Anladım ki susmak bir cüsse işi, derin denizlerin işi. Sığ suları en hafif rüzgârlar bile coşturabiliyor, derin denizleri ise ancak derin sevdalar. Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor ve susan her şey derin ve heybetli…” Bazen de insan konuşmaya tenezzül etmez suskun sanırlar ve umursamazlar. Bilmezler ki, konuşacak olsa yüzüne bakacak yüzleri kalmaz! Çünkü dilin tehlikesi büyüktür, kalemin lekesi. Dilin tehlikesinden kurtuluş ancak susmakla mümkündür. Bunun için tüm öğretiler susmayı övmüş ve takipçilerini susmaya teşvik etmiştir. Bu bakımdan konuşmaya dalmakta, mesnetsiz iftiralar atmakta tehlike vardır, susmakta ise selâmet... Bunun için susmanın fazileti oldukça büyüktür.

Haberin Devamı

SÖZ GÜMÜŞSE SÜKÛT ALTINDIR

Kimi susmalar anlatılamayacak haklılıktan kaynaklanır. Boş sözlerden yüz çevirme fiilini yaşamanın adıdır susmak. Konuşmanın fayda vermediği yerde susmak gerekir. Gereksiz konuşmak, faydasız konuşmak israftır, zaman öldürmektir. Bu nedenle “Söz gümüşse sükût altındır!” dememiş mi atalarımız. Maalesef, günümüzde ağzı olan konuşuyor, dili olan söylüyor, sesi çıkan bağırıyor, kalemi olan yazıyor. Maalesef sözlerin çoğaldığı, erdemin ve doğru eylemlerin azaldığı ve boş muhabbetlerin arttığı bir zamanı yaşıyoruz.

HOŞGÖRÜ HÂKİM KILINMALI

Sağlıklı ve erdemli bir insan davranışı olan HOŞGÖRÜ; tahammül etme, katlanma, başkalarını eylem ve yargılarında serbest bırakma, farklılıklara saygı duyma, çoğunluğun görüş biçimine aykırı düşen görüşlere sabırla ve anlayışla katlanabilme demektir. Ayrıca beşeri münasebetlerin temeli olan hoşgörü; kendini ifade etme hakkına saygı duyma, izin verme, aldırmama ve iyi karşılama anlamlarına da gelir. Evde, trafikte, sokakta, okulda, işyerinde, hayatın içinde, kısaca insanın olduğu her yerde hoşgörüye ve koşulsuz sevgiye ihtiyaç var. Çünkü hoşgörünün ve sevginin olmadığı yerde çatışma, bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik, tartışma ve kavga gibi tüm olumsuzluklar yaşanır. Bu nedenle dostluğu ve sevgiyi, geleceği ve hüznü, acıyı ve yalnızlığı paylaştığımız; birlik ve beraberliğimizi, kardeşlik ve dostluğumuzu en sıcak şekilde hissedebileceğimiz ve hoşgörünün hâkim kılınması gereken Kurban Bayramı’nın ülkemize huzur ve mutluluk getirmesini dilerim.
Değerli halkımızın, kamu görevlilerinin, sivil toplam kuruluşlarının ve değerli basın mensuplarının, Kurban Bayramı’nı en içten duygularımla kutlar, dostluk, sevgi ve saygılarımı sunarım.

Yazarın Tüm Yazıları