AVM ruhu çarşı ruhu'na niye karşı?

Çarşı davası sıradan bi dava değil.

Haberin Devamı

Bi taraftar grubunun yargılanması hiç değil.
Avm kafasının ‘çarşı kafası’yla hiç uyuşmaması...
Birbirinden ‘siyah beyaz’ kadar farklı 2 zihniyet’in hesaplaşması.
Özet’i bu.

***

Çarşı’yı yargılayan kim?
Ülkeyi ruhsuz tatsız tuzsuz avm’lerle doldurup çarşı ruhu’na darbe vurmaya teşebbüs eden zihniyet.
Çarşı neyle yargılanıyor?
Darbe’ye teşebbüsle...
Ha ha...

***

Ülkenin yükselen trend’i ne diyor;
1-Toplu konuta gir derli toplu otur.
2-Çarşı’larda meydan’larda park’larda kafana göre gezi’nme, avm’lerde ‘göz önünde’ gezi’n.

***

Çarşı zorla empoze edilen bu hayat’a direniyor.
Çarşı kafası’ndaki herkes de bu arkadaşlara destek veriyor..
Dava bu yüzden çok ilgi görüyor.
Hikayenin özü de bu.
Gerisi hikaye.

***

Kadıköy’lüyüz.
Çarşı nedir ne değildir iyi biliriz.
Sonradan olma değil anadan doğma çarşı kafası’yız.
1-2 şey daha yazalım.
Bulunsun.

***

Çarşı sadece çarşı değildir.
Bi yaşam biçimi’dir bikere.
Bu bir.
Sanal değil.
Gerçek hakiki hayatdır.
Bu iki.
Kalp herkesde var da çarşı’larda yürek de vardır.
Bu üç.
Kavanozda reçel bu günlerde nasıl olsa geçer, avm’ler de gün gelir mort olur.
Yıkarlar yerine başka bişey yaparlar.
Çarşı’ya çarşı’lara hiiiiç bişey olmaz.
No problem.
Bu dört.

***

Çarşı...
Her dil’den her din’den her renk’ten her millet’den insan demektir.
Farklı kültürler demektir.
Terso’su, tinercisi, para babası, ağası, entellektüeli hanzosu sanatçısı sporcusu bayan’ı bay’ı gay’ı vs her gün iç içe demektir.
Şahane bi karışım demektir.
Hoşgörü demektir.
Tahammül demektir.
Vizyon demektir.

***

Çarşı...
Bölmek değil...
Birleştirmek demektir.
Birleşmek demektir.

***

Çarşı...
Tek ses değil...
Çok ses demektir.
Tek çeşit değil...
Çok çeşit demektir.
Tek renk değil...
Çok renk demektir.
Rengarenk olmak demektir.

***

Çarşı...
Biat etmek değil.
Etmemek demektir.
Yanaş’mak değil.
Yanaş’mamak demektir.
Tutsaklık değil.
Özgürlük demektir.
Ruhsuzluk değil.
Ruh demektir.
Mizahçının bile güç’e yanaş’arak mizah yaptığı ülkede yanaş’madan aslan gibi mizah yapmak demektir.
Sanatın saraylara köşklere değil halka yapılması demektir.
İktidar, güç değil.
Muhalefet, halk demektir.
Boyun eğme değil.
Baş kaldırı demektir.
Güç’ünün değil güçsüz’ün yanında olmak demektir.

***

Dünyanın her çarşısında da bu böyledir...
Yeni Delhi’de de...
Napoli’de de...
Managua’da da...
Londra’da da...
Bogota’da da...
Moskova’da da...

***

Ve...
Çarşı halktır millettir.
Saray köşk değil...
Sokaktır mahalledir.
Çarşı yargılanınca sadece çarşı yargılanmıyor...
Halk da yargılanıyor.
Millet de yargılanıyor.
Sokaklar da yargılanıyor mahaller de..
Bi yaşam biçimi yargılanıyor.
Tepki buna.

***

Son 1 şey...
Denir ya...
Bi kadın seçtin mi bi hayat da seçiyorsun...
Denir ya...
Balkonlar yok olunca sadece balkonlar yok olmuyor bi yaşam biçimi de yok oluyor.
Çarşı’lar da aynen böyle...

***

Çarşı’ları yok etmek sadece çarşı’ları yok etmek değil...
Farklı dil’lerden din’lerden renk’lerden oluşan o fantastik karışımın çok sesliliğini de yok etmektir.
Ve...
Avm’yi değil çarşı’yı seçtin mi bi tarz bi stil bi hayat da seçiyorsun...
Hayat senin.
Seçim senin.
Birileri hayatına karışınca da zıvanadan çıkıyorsun.
Olay esasında bu kadar basit işte.

***

Nokta.

Yazarın Tüm Yazıları