Ne mi yapıyorum

 Yoktum bir hafta boyu. Yazmadım bu hafta ama çalıştım, kitabımı teslim ettim Doğan Kitap’a.

Haberin Devamı

Sallıyordum bir süredir, “yarın öbür gün yaparım” diyordum, araya hastalık da girince epey bir gecikti kitap.
Aman geç olsun da güç olmasın.
Demek ki doğru zaman buymuş, inanırım buna.
Kitabım Allah’ın izniyle haziran ayında buluşacak sizlerle.
Bir de mevsim değişikliği mi ne vurdu beni, bir gülüyorum bir hüzünleniyorum bu aralar.
İki duyguyu iki dakika içinde yaşıyorum, o enteresan.
Kaşıntılarım da tuttu fena halde.
Neye niçin kaşınıyorum işte ona bir anlam yükleyemiyorum, ilkbahar alerjisi olsa gerek.
Sabahları kalktığımda aynadaki beni seviyorum şu sıralar.
Sevmemin sebebi son zerk edilen iki botoks sonucu değil!
Tasavvuf dinliyorum bir büyükten. Ruhuma dokundu Ahmet babam.
Öyle güzel anlatıyor ki... Öyle saf, öyle naif...
Küsüyoruz bazen birilerine, aslında küsüz kendimizle...
Kavga ediyoruz birileriyle, aslında tüm kavgamız kendimizle...
Hayatın tadını çıkarmaya çalışacaksın. Yaşadığın anın tadına doya doya varacaksın.
Bu aralar kendime dikkat etmeye başladım. İyi ve doğru beslenmeye çalışıyorum.
Çok yediğim günün ertesi yerimden kalkacak gücü bulamıyorum kendimde.
Az da yesem bazı yediklerim dokunuyor bünyeme bunu keşfettim.
Mesela un! Yaramıyor bana.
Akşam balık sebze yiyeyim, sabaha kendimi daha dinç hissediyorum.
Peki neler mi yapıyorum?
İşte size özel bir tarif!
Toz zerdeçal, toz zencefil, karabiber, çörek otu, biraz keten tohumu, susam, tarçın, kimyon.
Bunları blender’da karıştırıyorum, sabahları ya bir kaşıkla ya da suya katarak (balla da karıştırabilirsiniz) içiyorum.
Hepsi birbirinden faydalı.
Eğer üşenmezsem bir de oda sıcaklığında bir bardak suya limon sıkıyorum, içine de bir yemek kaşığı elma sirkesi ekliyorum.
Bu da bağışıklık sisteminizi acayip güçlendiriyor ve yağ yakıyor, ayrıca bir de yüksek tansiyonu olanlar için birebir!
Bir de Ayşegül’ün tarifi var, bunu da şiddetle öneririm sizlere.
Bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi kanser illetine karşı da koruyormuş.
Temel şeyler aynı. Zencefil, zerdeçal, siyah üzüm çekirdeği, havlıcan, ısırgan, anason tohumu.
Hepsinden 100 gram blender’da çekiliyor gün aşırı. İsterseniz toz halde isterseniz portakal suyuna ve yoğurda karıştırarak tüketiyorsunuz.

‘Aslı’m...

Haberin Devamı

Aslı benim okurumdu, yazışıyorduk, mail’leşiyorduk ara sıra.
Sonra onun doğum gününde aradım ben.
O gün bugündür Aslı Işıktaş Akman benim asistanım, canım, en güvendiğim, sırtımı
rahatça yasladığım,
Yetiş Ayşe’yi canla başla yapan kişi.
Geçtiğimiz hafta bebeği oldu, Kemal Ata.
Bebeğini de seni de çok seviyorum Aslım...

Haberin Devamı

Atlas Balık...

Volkan Öksüz benim canım, bir süre Yetiş Ayşe’yi televizyona taşıdık, onun da yapımcısıydı.
Şimdilerde bir kanalda başka bir program yapıyor.
Yeni bir yapım şirketi kurmuşlar. Benimle de bir iş yapmak istiyorlar.
Nerede buluştuk, Atlas Balık’ta.
Bilirsiniz, nerede yediğimin ve nerede içtiğimin reklamını yapmam hiç.
Ama burası süper bir yer.
Balıktan geçtim, balıklı içli köftesi, levrekli pazı sarması yemeğe gitmek için yeter.

Ben de seni sevmiyorum Hollanda...

Zaten 18 milyonluk bir nüfusun var.
Yuh valla size, sizin başınızdaki sizi temsil edenlere!
Benim ülkemin bakanına falan nedir bu tripler?
Ayıp!
Bu iktidarı tutarım ya da tutmam!
Ama iş Türkiye olunca panter kesilirim.
Lale bahçeleriniz batsın e mi!

 

Yazarın Tüm Yazıları