Dilin yavaş, gözün hızlı olsun

5 Nisan’da gerçekleşen Yeni Ay ile birlikte yepyeni başlangıçların önüne geldiği bu bahar ayı, sizleri bazı konularda daha net ve kararlı kılmaya hazırlanıyor. Nisan ayı yeni bir şeyi başlatmak adına büyük bir önem kazanırken içimizdeki bağımsız olma isteğini de daha güçlendirerek ortaya çıkartacaktır.  Bu ay, Jüpiter (10 NİSAN), Plüton (24 NİSAN) ve Satürn (30 NİSAN), gezegenleri gerilemeye başlıyor. Bu gerileme hareketlerini hemen zorlayıcı olarak değerlendirmemelisiniz. Her gezegen gerilemesinin iyi bir yanı da vardır.  Gerileme hareketleri sizlerin dikkatini geçmişe çeviren ve sizi uyararak iç sesinize daha fazla kulak vermenizi tavsiye eder. 2019 yılı içerisinde kendini anlamak için Nisan ayı en iyi ay diyebiliriz.  

Ay Balık burcunda ilerken Ay-Venüs kavuşumu ve Neptün-Merkür kavuşumu gerçekleşiyor.

 Bazı yanılgıların ortaya çıkacağı bugün kendinizi nasıl oldu da bu hatayı yaptım diyebileceğiniz bir an içinde bulabilirsiniz. Ya da önemli bir farkındalık taşıyabilirsiniz.

 Bugün orijinal fikirler ve yaratıcılık gerektiren işlerde mükemmel başarı sağlayabilirsiniz. Üst düşünme gücüyle daha önceden kimsenin aklına gelmeyen dahice fikirleri üretebilir ve kariyerinizde önemli bir ivme yakalayabilirsiniz.

 Dün küçük bir olay yaşadım.

İnsanların farkındalık içinde olmasının nasıl büyük bir gereklilik olduğunu bir kez daha fark ettim.

 Bir arkadaşımın arabasına bindim.

Yolda gidiyoruz.

Sohbet ediyoruz.

Birden hızlı hızlı öndeki kamyonu sollamak istedi ve o kadar kendine güven duyarak solluyordu ki bu beni o sırada kaygılandırdı.

Bende dikkatlice yolu incelemeye koyuldum.

Sağ tarafta yol üzerinde camdan kaplı bir fabrikanın dış yansımasından bir kamyonun geldiğini gördüm ve sollamamasını söyledim. Yavaşladı, durdu ve kamyonu gördü.

Döndü bana, “ya sana inanmıyorum ben solluyordum bu arabayı ve resmen çarpışabilirdik dedi”.

 Bende fabrika camından gördüm gelişini dedim. Bana hadi canım senin hislerinde kuvvetli dedi. Ya nasıl hissediyorsun böyle diye konuyu uzatmaya devam etti. Yani onu da anlamaya çalıştım elbet ama o beni hiç anlamadı.

 Dememiz o ki; Bir şeyleri görmek için çaba sarf etmek ne kadar önemli. Hayatta kalmak için gayret göstermek ve bir performans harcamak lazım.

 Hiçbir şey tesadüfen gerçekleşmez.

Her şeyin olmasının bir nedeni ve sebebi vardır.

Belki ben o arabaya binmeseydim farklı bir durum ile karşı karşıya kalacaktık. Olayın en zor kısmını anlatmam gerekirse beni kendi kendine gözünde öyle bir büyüttü ki arkadaşım, hala ona fabrika camının yansımasından kamyonu gördüğümü anlatamıyorum. Konuşmayı çok seviyoruz ama gözlemlemeyi ve olaylardan ders çıkartmayı asla sevmiyoruz. Bunun aksine sahip olmamız gerekir.

 Bir de durduğum yerde hisleri kuvvetli olan kahraman oldum çıktım. Valla ne diyeyim dostlar. Ben böyle şeylere çok büyük üzüntü duyuyorum. Arkadaşımın his dediği şey benim sadece fazladan gözlemleme yeteneğim ve araç kullanma tecrübemdi.

 Bazı şeyleri değiştiremeyebiliriz ama geliştirebiliriz, öyle değil mi?

 Mutlu günler dilerim…