Yarasın tosunuma!

Sosyal medyadan takip ediyoruz bizim tosunu.

Haberin Devamı

Direk takipte değiliz de, yakın markajda olanlar sağ olsun, tosunun sadece gittiği gördüğü değil, bindiği gezdiği de, yediği içtiği de gözümüzün önünde her daim.

 

 

 

Önce Uruguay’daki evini, arabalarını dikizlemiştik milletçe. Bahçeli, koca bir evin önüne park edilmiş son model ciplere, spor arabalara hasetlenmiştik. ‘Mesele nasıl kazandığın değil, nasıl harcadığın’ diyen bir yanlış sistemi evlatlarımıza izah etmeye çalışmıştık.

 

 

 

Kıbrıs, Hong Kong derken şimdi de Dubai’de fink atıyormuş pek saygıdeğer iş adamı(!) Mehmet Aydın.

 

Haberin Devamı

Seksen bin kişiden beş yüz milyon lira tokatladıktan sonra, parayı harcayacak yer bulamaz, yakalanır gelir, cezasını çeker diye bekliyorduk.

 

Dubai’nin en baba mekanlarından birinde eğlenirken görüntüleri ortaya çıktı şimdi de. Doksan bin lira hesap ödemiş, altmış bin lira da bahşiş bırakmış bizim tosun oğlan, iyi mi?

 

 

 

Demek yapanın yanına kar kalıyor bu işler. Ondan sonra gel de çocuk yetiştiren ana babalara anlat, hadi bakalım!

 

‘Kimseye bilerek ve isteyerek zarar verme evladım...’

 

‘Kimsenin hakkını çalma, adaletli ol yavrum...’

 

‘Adil ol çocuğum, yalan söyleme, aldatma...’

 

deyip duruyoruz.

 

Demeye de devam edeceğiz tabi ki. Peki ya sonuçları?

 

 

 

Haberin Devamı

İllaki ölümden sonra yaşanacaklarla mı korkutmak gerekiyor bebişleri? Çalarsan, çırparsan, hak yersen cehenneme gider, cayır cayır yanarsın mı demek gerekiyor?

 

Dünyadaki adalet sistemleri; belli bir miktarın üstünde aşıran, zimmetine geçiren, çalan, yalan söyleyen, dolandıran kötülere dokunamıyor mu yoksa?

 

*

 

Beş yüz lira çalarsan ve yakalanırsan hapislerde çürürsün. Beş yüz bin lira çalıp kaçarsan, fazla uzağa gitmeden enselenirsin zaten. Beş yüz milyon indirdin miydi, Uruguay’da Ferrari’lerle gezer, Hong Kong’lardan selfie atar, Dubai’lerde bir gecede yüz elli bin lira hesap ödersin.

 

Bu mudur?

 

‘Çalma ve dolandırma çocuğum. Ha, yapacaksan da büyük yap!’ sistemi hakim değil mi sizce de? Sadece bizde değil tabi, bütün dünyada!

 

 

 

Haberin Devamı

Bizim dolandırıcılar özel insanlar, o ayrı.

 

Maketlerden ev satıp inşaata hiç girişmeden paraları cukkalayanlar, çalışmayan ve hatta sadece kağıt üstünde var olan şirketlere kredi alıp üstüne yatanlar, olmayan devre mülkleri pazarlayanlar ve şeytanın aklına gelmeyen yalanları kurgulayan daha yaratıcı niceleri hayatlarına şıkır şıkır devam ederken; gel de çocuğuna okul alışverişi yapamayan babaya anlat bunları.

 

Geçenlerde, memeli hayvan yarasanın olmayan kozalarını millete pazarlayıp, yatırımcıları dolandıranlar çıktı ortaya, biliyorsunuz.

 

Şu pırıl pırıl aklını, doğru düzgün bir iş yapmakta kullansana be adam!

 

 

 

De ki okul alışveriş listesine melül mahzun bakan babaya,

 

Haberin Devamı

‘Babası! Bakma çalanın çırpanın yanına kaldığına. Sen evladına namuslu, hak yemeyen, adil bir yaşam sürmesini öğütle! Bu arada bakınıp durma, listeyi tamamla! Ayakkabı lazım çabuk büyüyor bunların ayakları. Defter, kalem lazım; kış geliyor kaban, pantolon, çizme lazım. Ne bakıyorsun? Çok çalışman lazım!

 

 

 

 

Her şeye, herkese rağmen, aynen böyle de yapmaya devam edeceğiz elbette.

 

 

 

Ben bir baba olarak, buna söz veriyorum. İki tane adil, merhamet duygusu olan, hak yemeyen, çalmayacak, çırpmayacak, adalet duygusu gelişmiş evlat yetiştiriyorum.

 

Ama siz de söz verin.

 

Çalanı, çırpanı, hak yiyeni, bilerek ve isteyerek insanlara zarar vereni yakasından tuttuğunuz gibi içeri atacaksınız.

 

Haberin Devamı

Paraları cukkalayıp yurtdışına kaçanı tutup yakalayacak, milletin hakkını yiyenin burnundan getireceksiniz.

 

 

 

Kısacık yaşam döngümüzde ve dünya gözüyle bunları görürsek; işte o zaman içimiz rahat edecek, ‘biz gittikten sonra da, doğru düzgün yetiştirmeye çabaladığımız evlatlar, kurda kuşa yem olmadan yaşayacak bu güzelim topraklarda’ diyebileceğiz.

 

 

 

Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam

 

anlatanadam@gmail.com

Yazarın Tüm Yazıları