Kebapçı Selahattin’e açık mektup

- ABİ sen niye basın toplantısı yapmıyorsun ki?

Haberin Devamı

*

- Tehdit mi ettin, edepsizlik mi ettin... Çıkıp anlatsana.

Kebapçı Selahattin’e  açık mektup

*

- Ne yani? Fatih Terim konuşacak, sen susacak mısın?

*

- Madem hepimiz eşitiz, madem seninle Fatih Terim arasında eşitlik açısından bir fark yok, sen de çık, tek tek anlat nelerin yaşandığını...

*

- Kadınlara bir saldırı oldu mu? Çoluk çocuğa bir babalanma söz konusu mu? Hepsini anlat.

*

- Kim kimi tehdit etti? Kim kime sövdü? Kim kime dayılandı? Anlat hepsini.

*

- Yine olsa sen de yine aynısını yapar mısın?

*

- Mekân baskınına kaç kişi geldi? Resmi korumalar da işin içinde miydi? Çık da anlat.

*

- Kimse istifaya çağırmadı, bari sen çağır.

Kebapçı Selahattin’e  açık mektup

*

Haberin Devamı

- Davet et bütün gazetecileri... Cevapla bütün soruları...

*

- Hiç değilse bu alanda bir eşitlik sağlansın... Hiç değilse temiz ve adil bir mücadele olsun.

*

- Hadi kebapçı Selahattin! Yekinme vaktidir.

 

YİNE KABİNE, YİNE REVİZYON

- BEKİR Bozdağ’ı tamamen gitti sanıp “Eyvah! Yozgat bakansız kaldı” diye inlemiştim. Hayır hayır! Bekir Bey yine kabinede... Çok pardon!

*

- Jülide Hanım bakanlığının ilk dakikalarından itibaren öyle büyük iletişim hataları yaptı ki... Ali Saydam’la bir temas kursa iyi olur sanki...

*

- MHP ile AK Parti arasında yakınlaşma olmasaydı... Tuğrul Türkeş’in koltuğu, Süleyman Soylu’nun koltuğundan bile sağlam olurdu. Net!

*

- Hiç anlamadığım şeyler: “Kabinedeki bölgesel dengeler” konusu... “2019 kabinesi” diye atılan başlıkların sırrı.

*

- Sanırım artık yeni geleneğimiz şu: Her kabine değişiminde “Ali Babacan ekonominin başına geliyor” denecek ama gelmeyecek.

 

BÖYLE YORUMLUYOR HÜKÜMET YANDAŞI

- İSTANBUL’U SEL BASINCA: Yok böyle yağmur! Yüzyılda yağacak yağmur, yarım saatte yağdı. Nuh Tufanı’ndan sonra en büyük tufan... Yine de can kaybı yok. Bravo Belediye. Bravo AK Parti belediyeciliği!

*

Haberin Devamı

- İZMİR’İ SEL BASINCA: İşte CE-HA-PE belediyeciliği! Bu yüzyılda olacak bir şey mi bu? Nerede bu başkan, nerede bu belediye? Yağmur yağıyor, seller akıyor, başkan camdan bakıyor!

 

VE AKLA GELDİ YİNE O MEŞHUR ANNE SÖZÜ

FETULLAH Gülen’in 15 Temmuz’un bütün suçunu...

Ulusalcı, laik ve Atatürkçülerin üzerine atma girişiminin ardından...

Herkes...

“Yahu sakın bunlar, ortak düşmanlarına karşı yeniden barışmaya kalkmasınlar” falan diye derin derin düşünmeye başladı.

*

Ve böylece o meşhur anne sözü bir kez daha devrede:

“Herkes kendini kurtarır, olan sana olur oğlum.”

 

NECMETTİN’DEN KALANLAR

Kebapçı Selahattin’e  açık mektup

BİRKAÇ parça kilim...

Bir eski yolluk.

Bir boynu bükük tüp...

Mavi bir poşet içinde birkaç kitap defter...

Bir koli içinde kap kacak.

Haberin Devamı

Sarmalamış dört yanı bir ince yatak.

*

Bunlar PKK’lı alçak katiller tarafından katledilen Necmettin Öğretmen’den kalan eşyalardır.

*

Bu eşyalara bakarak...

Kininizi, nefretinizi hep diri tutun.

 

YOL ŞARKILARIM

- ERKİN KORAY’DAN: “Ürgüp’ten de çıktığımı görmüşler / Kıratımın sekişinden bilmişler” türküsü...

*

- CEM KARACA’DAN: “Şu Urfa’nın kızları / Kibritsiz kandil yakar” türküsü...

*

- BARIŞ MANÇO’DAN: “Genç Osman dediğin bir küçük uşak / Beline bağlamış ibrişim kuşak” türküsü...

*

- AHMET KAYA’DAN: “Her zaman sen yalancı ben kani / Her zaman orta yerde bir mani” türküsü...

*

- ZÜLFÜ LİVANELİ’DEN: “Çift jandarma geliyor kaymakam konağından / Fiske vursam bal damlar kırmızı yanağından” türküsü...

 

Haberin Devamı

BURHAN HOCAMI TESELLİ EDİYORUM

- ÜZÜLME hocam... Bakanlık fanidir, adamlık baki...

*

- Boş ver hocam... Dünya bakanlığı, dünyada kalır.

*

- Takma hocam... Bakanlık olmadı, belki başkan olursun.

 

BU MEYDANDAN KAÇMAKTIR YİĞİTLİK

ER meydanından kaçana yiğit denmez.

*

Ama kalleşlik, trollük, ahlaksızlık, müfterilik, sahtecilik, montajcılık, kumpasçılık, kampanyacılık, pislik meydanı haline gelen...

Sosyal medya adlı namert meydanından kaçana... Yiğit denir.

 

ARTIK ŞUNLARIN PEK HABER DEĞERİ KALMADI

- DIŞİŞLERİ Bakanlığı’na büyükelçi çağırma.

*

- NOTA verme.

*

- AB’ye çok sert açıklama yapma.

*

- Karşılıklı büyükelçi çekme.

*

- İlişkileri maslahatgüzar seviyesine indirme.

 

Haberin Devamı

CİHAT

ÖNEMLİ olan okullarda “CİHAT”ın anlatılması değil, nasıl anlatılacağıdır.

*

CİHAT’I...

Üzerine bombalar sarıp caddelerde kendini patlatmak olarak... Kendin gibi olmayanları bina tepelerinden atmak olarak... Sürekli düşmanlaştırma çabasının meşruiyet kaynağı olarak... Kafa kesme olarak... Başkalarının hayatlarına sonsuz müdahale olarak... Farklılıklara açılmış savaş olarak... Bir kamyonla caddelere dalmak olarak... Anlatırsan karşına IŞİD belası çıkar.

*

CİHAT’I...

İnsanın kendi nefsine karşı verdiği mücadele olarak... İnsanın kendi hırsları, günahları, bencilliği ve kibriyle savaşı olarak... Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmamak için gösterilen çaba olarak... Zulme ve adaletsizliğe karşı başkaldırı olarak... İnsanlık onurunu korumak için girişilen her türlü mücadele olarak... Anlatırsan karşına İslam uygarlığı çıkar.

 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR

Yazarın Tüm Yazıları