Demirtaş’ın çıkışının her açıdan anlamı

SELAHATTİN Demirtaş kürsüye çıktı ve dedi ki:

Haberin Devamı

“Recep Tayyip Erdoğan... Seni başkan yaptırmayacağız.”

*

Siyasi tarihe “en kısa siyasi parti grup konuşması” olarak geçen bu çıkışın, değişik açılardan analizini sunuyorum.
Buyurunuz:

*

- TEKNİK AÇIDAN: Kimselerin uzun nutukları dinlemeye tahammülü olmadığı, sosyal medyada herkesin bir cümleyle işi bitirdiği ve ağdalı nutukların artık demode kaldığı bir dönemde... “Bir cümlelik konuşma” fikri, siyasi reklam tekniği açısından yaratıcı, kışkırtıcı ve etkileyici idi.

*

- ZAMANLAMA AÇISINDAN: Seçim kampanyasının her aşamasında HDP’nin karşısına çıkacak bir sorunun cevabı, seçim kampanyasının henüz başlamadığı bir dönemde verilmiş oldu. Tam zamanında gerçekleşen bu saha temizliğinin ardından kampanyaya gür bir seda ile başlayabilirler.

*

- SİYASİ AÇIDAN: Başarılı siyasetçilerin ortak özellikleri şunlardır: Ezber bozarlar, şaşırtırlar, beklenmeyen çıkışlar yaparlar, siyasi hareketlerinin önünü açarlar, kesin tavır koyarlar, ikircikliği ortadan kaldırırlar ve gündem belirler. Demirtaş tek cümleyle bunların tümünü birden yapmış oldu.

*

Haberin Devamı

- ÖCALAN AÇISINDAN: Bazıları “Tamam, Demirtaş böyle diyor ama bakalım Öcalan ne diyecek?” diye soruyor. Bu yanlış sorudur. Doğru soru şudur: “HDP tavrını koydu, elini açtı, bakalım Öcalan bu gerçekliği hesaba katarak nasıl bir tutum alacak?”

*

- TAKTİK AÇIDAN: “Bunlar AK Parti’yle anlaştılar, barajı aşarlarsa Erdoğan’a başkanlığı hediye ederler” kuşkusunun yaygınlaştığı ve yaygınlaştırıldığı bir ortamda kuşku bulutlarını dağıtabilecek müthiş bir taktik hamle idi.

*

- STRATEJİK AÇIDAN: HDP’nin barajı aşmayı temel alan bir strateji belirlemesi gerekiyordu. Bunun için de “Erdoğan’la bir pazarlık içinde değiliz” mesajına abanılmasına ihtiyaç vardı. Demirtaş’ın çıkışı, işte bu stratejik yaklaşımın başlangıç noktası oldu.

*

- GÜNDEMLEŞME AÇISIDAN: Sanki biri Selahattin Demirtaş’a “Öyle bir şey yap ki... Hem kendi siyasi hareketin açısından doğru pozisyonu al hem de herkes seni konuşsun” demiş ve Demirtaş da bu yolu bulmuş gibi... Demirtaş’ın çıkışı, “Gündem nasıl olunur” dersine konu olacak denli başarılı bir gündemleşme hamlesi idi.

Haberin Devamı

Terslenmeyi sadece Orhan Pamuk hak ediyor

AK Parti’nin AB yolundan sapmadığı dönemlerde AK Parti’ye destek veren, ancak son dönemde verdikleri desteği çeken liberal yazarlara...
“Daha önce neredeydiniz, aklınız şimdi mi başınıza geldi” falan diye terslenilmesine şiddetle itiraz ediyorum.

*

Fakat bunun bir istisnası var.
O da Orhan Pamuk’a yönelik terslenme.

*

Orhan Pamuk, “Daha önce neredeydin, aklın şimdi mi başına geldi” türü terslenmeyi sonuna kadar hak eden bir isim.
Çünkü Pamuk, AK Parti’nin AB ve demokratikleşme yolundan bariz sapmalar göstermeye başladığı günlerde bile “şımarık laiklerin hazımsızlığı” türünden analizler yapıyordu.

*

Bu nedenle...
“Derin bir hayal kırıklığı yaşıyorum” diyen Orhan Pamuk’u, “Hayallere o kadar fazla dalmasaydın yaşadığın hayal kırıklığı bu kadar
derin olmazdı”
diye terslemek istiyorum.

Haberin Devamı

Abdülkadir Selvi’nin kökeni, ablası falan

ABDÜLKADİR Selvi’nin ailesi Alevi imiş” diyenlere sesleniyorum:

*

Arkadaşlar!
Alevilik, etnik bir kimlik değil, seçilen bir kimliktir.
Doğuştan Alevi olunmaz.
Sonradan seçilir.
Alevi bir aileye doğup sonradan Sünni olmayı tercih etmek ya da Sünni bir aileye doğup sonradan Alevi olmayı tercih etmek mümkündür.
Bu tür tercihleri yapan insanlara “aslını inkâr eden” muamelesi çekilemez.
Bu tür tercihler yaptı diye insanlar yadırganmaz, aşağılanmaz.
Ancak ve ancak saygı duyulur.

*

“Abdülkadir Selvi’nin ablası Selvi’ye fena patladı” falan diye haber yapanlara sesleniyorum:

*

Arkadaşlar!
Aynı ana-babadan doğmuş olmak, aynı siyasi görüşe sahip olmanın bir koşulu değildir, olamaz.
Abdülkadir Selvi’nin görüşlerini, yaklaşımını beğenmiyorsanız, anasını, babasını, ablasını işin içine karıştırmaya tenezzül etmenize gerek yok.
Ablalar, analar, kardeşler üzerinden siyasal mücadele verilmez.
Siz böyle yaparsanız başkaları da gidip solda mücadele veren bir ismin babasını “Bizim oğlan komünist kâfir oldu” diye konuşturur ve manşete çeker.
Süflileşme bir kere başladı mı, arkası gelir.

*

Haberin Devamı

Arkadaşlar!
Siyasi açıdan mücadele ettiğiniz insanları kökenleri, mezhep geçmişleri, akrabaları üzerinden vurmaya kalkarsanız...
Karşınızdakine değil sadece kendinize yazık etmiş olursunuz.

Çanakkale türküsünü en iyi kim söyler

- SANKİ az önce şehitleri görmüş gibi.
- Sanki az önce vurulmuş gibi.
- Sanki az önce ölmeden mezara konmuş gibi.
- Sanki az önce düşmana karşı gitmiş gibi.
- Sanki az önce gençliğine of çekmiş gibi.
Ruhi Su söyler.

*

Ruhi Su o türküyü...
Yaşar, yaşatır, duyumsar, duyumsatır, çığlık atar, haykırır.
İnanmıyorsanız.
Hemen şimdi açın ve dinleyin.

Yazarın Tüm Yazıları