Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Cenevre’de Birleşmiş Milletler’in bir salonunda gazetecilerle bir araya geldi.

Haberin Devamı

Gazeteciler sordu, Cumhurbaşkanı yanıtladı.

Daha çok dış politika ağırlıklı sorular sorulduktan sonra...

Son soru sırası bana gelmişti.

*

Aklımda bir süredir gündemde olan “Simit Sarayı” konusu vardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konudaki yaklaşımını çok merak ediyordum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘Küresel Mülteci Forumu’ için gittiği Cenevre’de gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Soruyu tam olarak şöyle sordum:

*

“Kamuoyundaki bir tartışma da Ziraat Bankası’nın Simit Sarayı’nı almak için Rekabet Kurumu’na başvurması... Bu konuyla ilgili eleştirilere yaklaşımınız nedir?”

*

Hepimizi şaşırtan şu cevabı verdi Cumhurbaşkanı Erdoğan:

*

“Bunu duyduğum anda genel müdürümüzü aradım. Genel müdürümüz, ‘Bir ara gündeme geldi ama böyle bir şeyi şu anda düşünmüyoruz’ dedi. Zaten Ziraat Bankası değil, Ziraat Bankası’nın girişim sermayesi şirketi... O tablo şu anda bu seyirde”.

*

Haberin Devamı

İkinci bir soru daha sordum Cumhurbaşkanı Erdoğan’a...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

Dedim ki:

“Bu sizin tasvip etmediğiniz bir şey mi?”

Erdoğan, verdiği şu cevapla “Simit Sarayı” üzerine yürütülen tüm tartışmalara son noktayı koymuş oldu:

*

“Benim bunu tasvip etmem mümkün değil. Geçmişte kamu bankalarının görev zararı olayları sebebiyle nasıl battığını hatırlayın. Bütün kamu bankaları görev zararı adı altında çökertilmişti. Biz geldik, önce kamu bankalarımızın tamamını görev zararlarından kurtardık. Şu anda Ziraat Bankası, sadece ulusal değil uluslararası alanda önde gelen bankalardan bir tanesi. Halkbank da öyle... Vakıfbank da öyle...”

*

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu açıklamalarını dinleyince...

“Simit Sarayı üzerine yapılan bunca tartışma, bunca polemik, bunca mizah boşunaymış” dedim. Tabii içimden.

 

BAHÇELİ’NİN İFADESİ, ‘CUMHUR İTTİFAKI’NIN SESİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

Haberin Devamı

MHP Lideri Devlet Bahçeli, Libya’ya asker gönderilmesi söz konusu olursa destek vereceklerini ve bunun bir beka meselesi olduğunu söylemişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bu destek hatırlatılınca...

Verdiği cevap şu oldu:

*

“Sayın Bahçeli’nin ifadesi, bizim ‘cumhur ittifakı’nın bir sesi... Onun için kendisine çok teşekkür ediyorum.”

 

KILIÇDAROĞLU’NA ‘LİBYA’DA NE İŞİMİZ VAR’ CEVABI

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Libya’ya asker gönderilme ihtimali belirince...

“Libya’da ne işimiz var?” diye tepki göstermişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yaklaşımı şu sözlerle eleştirdi:

*

“Suriye meselesinde de oradan füzeler, havan topları atılsın, biz şehitler verelim, ne olursa olsun, ‘Bizim orada ne işimiz var?’ diyorlardı. Bunlar zaten içeride teröristler cirit attığı zaman da aynı şeyi söylüyorlardı. Sonra onların arkasında oldukları yapı ile beraber Ankara-İstanbul seyahati yaptılar, omuz omuza dirsek temasında yürüdüler. Zaten burada birbirinden hoşnut olan bir yapı, bir anlayış var. Ama bizim olayımız beka meselesi, ondan da öte bir tarih meselesi. Biz şu anda öyle adımlar attık ki bu adımlar Sevr’in ters köşe edilmesidir. Bu kadar önemli.”

 

Haberin Devamı

SEVR ANTLAŞMASI’NI ALIP TERSYÜZ YAPARSANIZ NE DEDİĞİM ANLAŞILIR

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Libya anlaşmasıyla ilgili olarak daha önce...

“Bu Sevr’in tersyüz edilmesidir” demişti.

Erdoğan, Cenevre’de yaptığı açıklamalarda ise bu sefer “tersyüz” yerine “ters köşe” tabirini kullandı ve “Bu Sevr’in ters köşe edilmesidir” dedi.

*

Bir gazeteci arkadaşımız, “Sevr’in tersyüz edilmesi, Sevr’in ters köşe edilmesi... Bununla neyi kastediyorsunuz? Biraz daha açar mısınız?” dediğinde...

Erdoğan aynen şöyle dedi:

*

“Sevr Antlaşması’nı şöyle bir gözden geçirirseniz ve o antlaşmayı şöyle bir ters köşe yaparsanız... Ne demek istediğimizi görürsünüz.”

 

KKTC’DEKİ SİHA’LARIN SAYISINI ARTTIRABİLİRİZ

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

KKTC’ye yerleştirilen SİHA’lar ve İHA’larla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı Cumhurbaşkanı Erdoğan:

*

“Bunların gerekirse sayılarını daha da arttırma durumumuz söz konusu. İhtiyaca göre her şey, her an değişebilir. Şu anda Geçitkale’ye inen İHA’ların konumu, işlevi de önemli. Bu süreci de aynı hızla devam ettireceğiz. Herhalde bundan sonra Sayın Kılıçdaroğlu ‘Doğu Akdeniz’de var mıyız, yok muyuz?’ demez umarım. Bu kadar uzun bir kıyı şeridine sahip olan Türkiye’nin oralarda olmaması söz konusu olabilir mi? Ama bunların hayatından askeri güvenlik, bu tür şeyler gelmiş geçmiş değil. Onun için de ne yazık ki buna çok uzaklar ama alışacaklar”.

 

HAFTER’İ TANIYAN YOK

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Libya’daki Hafter konusuna da değindi.

Erdoğan’ın bu konudaki açıklamaları şöyle:

*

“Şu anda Abu Dabi yönetiminin, Mısır yönetiminin oraya verdiği bir destek var. Kime? Hafter’e. Hafter’in uluslararası tanınırlığı var mı? Yok. Kimse kabul etmiyor, Berlin Süreci bile Hafter’i kabul etmiyor aslında.”

 

KANAL İSTANBUL’DA TUZ HESABI

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Kanal İstanbul tartışmalarına da değindi.

Ve dört farklı açıdan olayı değerlendirdi:

*

- ÇEVRE AÇISINDAN: Kanal İstanbul’a bileşik kaplar usulüyle bakın. Tuzlu su, az tuzlu su... Bunlar bir araya geldiği zaman ortaya ne çıkar? Bunun bir ortalaması çıkar. Karadeniz’in tuz oranı nedir? Marmara’nın tuz oranı nedir? Olaya buradan bakılması lazım. Buradan bakarsanız, ortalamasını yakalarsınız.

*

- BOĞAZ GÜVENLİĞİ AÇISINDAN: Bizim burada derdimiz şu: Hatırlayanlarınız varsa, Selimiye’nin önlerinde Independenta tankeri 7-8 ay yandı. Hatta o patlamada hamilelerin erken doğum yaptığı bile yazıldı. Bunun dışında gerek Karadeniz’den gelirken, gerek Marmara’dan giderken yalılara çarpan kuru yük gemileri, tankerler oldu. Daha son zamanlarda da bu tür bir kaza yaşandı. Şimdi bu mudur çevre hassasiyeti, yoksa bu tehlikelerden arınmış bir kanal mı?

*

- MONTRÖ AÇISINDAN: Montrö’de bize tanınan bir hak yok. Gemiler Boğazlar’dan istedikleri gibi gelip geçiyorlar. Düşünün: Sizin Boğazınızı kullanıyorlar ama hiçbir şey elde edemiyorsunuz. Öyle bir durum var. Kanal İstanbul ise böyle değil, Süveyş Kanalı’nda ve diğerlerinde oraların nasıl kendilerine ait hakları varsa, biz de bu yatırımı yaptığımız zaman bu tür bir hukukumuz doğacak. Üstelik kaza endişesi de taşımayacaksın. İşin bir de bu güzelliği var.  

*

- PROJE AÇISINDAN: Bu proje kapsamında çok farklı bir İstanbul’u inşa edeceğiz. Üzerinde 5 tane köprünün olduğu, içme suyu hatlarının deplase edildiği bir modeli hayata geçireceğiz. Bundan inanın bunların haberi yok. Hatta televizyonlarda da Kanal İstanbul’la ilgili görüntüler var. O görüntüler işin nihai hali değil. Onlar üzerinde de bazı çalışmalar yapılarak çok daha farklı bir noktaya gelinecek. Bize göre bu proje, İstanbul’un güzelliğine çevrecilik açısından güzellik katacak ve Boğaz’daki çevre tehdidini ortadan kaldıracak.

 

DAVUTOĞLU/BABACAN YORUMU: YAPRAKLAR DÖKÜLÜR, SONRA YEŞİLLENİR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Simit Sarayı yorumu: Tasvip etmem mümkün değil

BİR gazeteci arkadaşımız, Davutoğlu/Babacan olayını sorarken...

“AK Parti çınarından kopan yaprak” benzetmesi yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem bu benzetmeyle ilgili olarak hem de Davutoğlu/Babacan olayıyla ilgili olarak şunları söyledi:

*

DÜŞEN YAPRAK DÖNMEZ: ‘Çınardan kopan bir yaprak’ dediniz... AK Parti bir çınardır. Biliyorsunuz, yapraklar hazan mevsiminde dökülür. Bizim hazan mevsimimiz yok. Biz yolumuza devam ediyoruz. Şimdi onların durumu o. Külliye’ye geldiğiniz zaman çınarlarımızın yapraklarını döktüğünü ama 4-5 ay sonra yine yeşillendiğini göreceksiniz. Düşen yaprak bir daha eski yerine dönmüyor. Biz bunu trenden inenler olarak anlatmıştık.

*

- HERKES YOLUNA: Arkadaşlarıma hep söylüyorum: “Asla gündemimizde olmamalı. Herkes yoluna!” Biz zaten “Durmak yok, yola devam” diyoruz ve çalışmaya devam ediyoruz.

*

- ORADA MEVCUT: Sadece bir şeyi söylemek herhalde yeterlidir: Özellikle başbakanlık, genel başkanlık görevini bıraktığı zaman bu arkadaşlardan birinin yaptığı konuşmayı dinlemişseniz veya dinlerseniz her şey orada mevcut. (Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığı bırakırken söylediği “Ben kaderimi AK Parti’nin kaderine bağladım. Ne gelişme olursa olsun ben verdiğim söze sadığım. Cumhurbaşkanımızla son nefesime kadar vefa ilişkisini sürdüreceğim” şeklindeki sözlerine gönderme yapıyor).

*

- SIKINTIMIZ YOK: Biz yol arkadaşlarımızdan, teşkilatımızdan memnunuz, sıkıntımız yok. Çok daha kararlı bir şekilde kongrelerimize hazırlanıyoruz. Kongrelerimizi yapıp, bu kongrelerde gelen arkadaşlarımızla da inşallah 2023 seçimlerine gireceğiz.

*

- KAÇINI HATIRLIYORSUNUZ: Biliyorsunuz, bundan önce de bu işi yaşadık. Üstelik de grup kuracak şekilde ayrıldılar. Ben burada sorsam, kaç tanesinin ismini kaçınız hatırlarsınız? Mesele bu. Onun için biz gündemimizi bunlarla meşgul etmiyoruz. Bizim yapacak çok işimiz var. Biz onlara bakalım. 

 

Yazarın Tüm Yazıları