Bu kadro çoookkk iş yapar

HAYIRLI OLSUN

Haberin Devamı

MERHUM sanayici Vehbi Koç’un önderliğinde, eğitime gönül vermiş 205 hayırsever tarafından 4 Mayıs 1967’de kurulan Türk Eğitim Vakfı (TEV), günümüzde 11 şubesi ve 130 çalışanı ile Türkiye’nin geleceğine ışık tutmaya çalışıyor.

Bu kadro çoookkk iş yapar

Tam 50 yıldır, geleceğe umutla bakan parlak nesillerin yetiştirilmesine öncülük ederken...
Bağışçıları sayesinde durumu olmayan ama zeki ve çalışkan birçok gencimizi ülkenin geleceğine hazırlıyor.
“Eğitim bir toplumun temel yapı taşıdır. Eğitimsiz toplum yok olmuş bir toplumdur” ilkesiyle hareket ederek, eğitimde fırsat eşitsizliğini en aza indirmenin mücadelesini veriyor.
Bunun bir bayrak yarışı, nöbet değişimi olduğu bilinciyle de her üç yılda bir yönetim kurulunu yeniliyor.
İzmir şubesinde de önceki gün yapılan toplantıyla değişime gidildi.
Yeni yönetim M. Salih Özen, Levent Akgerman, Fadıl Sivri, Seda Kaya, Betül Elmasoğlu, Sıtkı Şükürer, Cem Heris, Fatih Uysal, Gülnur Soybayraktar, Mehmet Mustafa Güres, Moris Bencuya, Orhan Ayker, Perihan Uşkay ve Tolga Şenyuva’dan oluştu.
Bu 14 ismin hepsini değilse de birçoğunu yakından tanıyorum.
Hepsi birbirinden değerli, çalışkan, sorumluluk sahibi, deneyimli, bilgi birikimleri yüksek, işlerinde başarılı, ufukları açık, gönülleri zengin, çevreleri geniş vs insanlar.
Bugüne kadarki yönetim kurullarında görev alan diğer isimler gibi, devraldıkları emaneti çok daha yukarılara taşıyacaklarına inancım tam.
Yakından izleyip neler yaptıklarını bu köşede yazmaya devam edeceğim.

***

Haberin Devamı

BRAVO BALIKESİR

Yağlı güreşin yeni er meydanı

Bu kadro çoookkk iş yapar

BALIKESİR Büyükşehir Belediyesi ve Karesi Belediyesi, ata sporu yağlı güreşleri yaşatmak, gelecek nesillere tanıtmak, sürekliliğini sağlamak ve 12 ay boyunca yapılabilmesi için var güçleriyle çalışıyor.
Geçen hafta, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Türkiye Güreş Federasyonu’nun da desteğiyle dünyada bir ‘ilk’e imza atıldı.
İlk kez bir salonda yağlı güreş müsabakası gerçekleştirildi.
654 yıldır sezonluk olarak yapılan açık havada er meydanına çıkan pehlivanlar, Kurtdereli Spor Salonu’nda, dışarıda kar yağarken güreşe tutuştular.
Bir anlamda, geçen yıl düzenlenen kurultayda gündeme gelen kapalı alanda yağlı güreş organizasyonu yapılması ve bu sporun 12 aya yayılması projesinin denemesi gerçekleştirildi.
Olayın bir başka boyutu ise başpehlivanlar şehitler için kol bağladı ve kazandıkları para ödülünü bu vatan uğruna can veren kahramanların ailelerine bağışladı.
Başkan Ahmet Edip Uğur, bir de müjde verdi.
“Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olarak kapalı ortamda güreşin sürdürülebilirliğini sağlamak için Balıkesir’e yeni bir er meydanı kazandıracağız.
4 bin 122 metrekare alan üzerine kurulacak bu er meydanı bin 606 kişi izleyici kapasiteli olacak.
Gelen seyirci hem güreş izlemekten zevk alacak, hem de pehlivanlarımız kış aylarında dahi olsa er meydanında güreşme imkanına kavuşacak.
Toplam maliyeti 7 milyon TL olan bu er meydanı inanıyorum ki ata sporumuz yağlı güreşlerimizi farklı bir konuma getirecek.”
Daha önce de yazmıştım, tekrarlıyorum.
İnanıyorum ki yakın zamanda Edirne’den sonra yağlı güreşlerin nabzı Balıkesir’de atacak.
Belki de önce Balıkesir’de atacak!

***

YAZ SAATİ

Haberin Devamı

İzmir’den yükselen
ses: Gün aydın olsun

NORMALDE 7 Eylül 2016’da kış saati uygulamasına geçmemiz gerekiyordu.
Ama Bakanlar Kurulu yaz saati uygulamasında kalma kararı aldı.
Gerekçesi de gayet makul:
Gün ışığından daha fazla yararlanmak.
Ve bu yolla tahmini 2.5 milyar TL tasarruf etmek.
Bu tercih sonucunda -bazı yıllar kesintiye uğrasa da- 1947’den beri yapılan bir uygulamadan vazgeçildi.
Ama herkesin bu uygulamadan memnun olduğunu söylemek zor.
İsyan edenler diyor ki:
* Batıda daha fazla olmak üzere sabahları gün doğmadan mesai başlıyor.
* Çocuklarımız zifiri karanlıkta okula gitmek zorunda kalıyor.
* Erken kalkma nedeniyle ısıtma ve aydınlatma masrafları artıyor.
* Güneş doğmadan başlayan gündelik yaşam nedeniyle özellikle sabah saatlerinde trafik kazaları yaşanıyor.
* Karanlık saatlerde güne başlamak zorunda kalan çocukların bio ritmi ve ruh sağlığı bozuluyor vs.
Katılırsınız ya da katılmazsınız, onu bilemem, ama görüşler özetle böyle!
Konu tartışılmaya devam ederken İzmir’den yeni bir kampanyanın da startı verildi:
“Gün aydın olsun, yaz saati uygulaması son bulsun!”
Facebook ya da Instagram üzerinden #GünAydınOlsun hashtagiyle paylaşılan kampanyanın sonu bakalım nereye varacak?

Haberin Devamı

Bu kadro çoookkk iş yapar


Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer de koydukları ücretsiz servise binip öğrencileri el feneriyle okullarına bıraktı ve ‘GünAydınOlsun’ hashtagiyle paylaştı.

****

KOCAMAN TEŞEKKÜR

Yürekleri ısıtabilenlere ne mutlu

Bu kadro çoookkk iş yapar

HAVA inanılmaz soğuk.
Bu kez ülkenin sadece Doğu’su değil, Batı’sı da karlar altında.
Termometreler İzmir’de bile eksi dereceleri gösteriyor.
Hissedilen ise daha da korkunç!
Çeşme, Alaçatı, Urla, Foça dahi bembeyaz.
Tek kelimeyle donuyoruz.
Tabii bu durum insanları olduğu kadar sokakta yaşam savaşı veren hayvanları da olumsuz etkilemiş durumda.
İşin sevindirici yanı ise. geçmiş yıllara kıyasla vatandaşların onları unutmayıp sahip çıkışı.
Kimileri evlerinden battaniye getirip üzerlerine örtüyor.
Kimileri alışılagelmişin dışında işyerlerinin kapısını açıyor.
Kimileri, “Burada kedi köpeğin ne işi var?” diyen bazı müşteriler için dükkanlarının camlarına, “Can dostlardan rahatsız olanlar buradan alışveriş yapmasın” diye yazı asıyor.
Belediyeler tonlarca mama dağıtıyor.
Çocuklar da anne-babalarıyla kartondan yuvalar yapıp parklara koyuyor.

Haberin Devamı

Bu kadro çoookkk iş yapar

Özetle, tam bir seferberlik söz konusu.
Tüm bunların bütün insanlara örnek olmasını diliyorum.
Ülkemizin içinde olduğu bu zor zamanlarda, Allah’ın bizlere emanet ettiği bu canlılar kadar, insanların da yüreklerini ısıtabilenlere ne mutlu!

***

DEMEM O Kİ

Çeşme’de derdimi anlatamadım galiba

İKİ hafta Çeşme’deki tanker kazasını yazdım.
Olumlu yanıtların yanı sıra...
“Sayın Adnan Kaya,
Hürriyet Gazetesi’nin 30 Aralık 2016 Cuma günü Ege ekinde ‘Sahi o çevreciler nerede?’ başlıklı yazınız gözüme çarptı.
RES ile tanker kazasını bağdaştırmanız sap ile samanı karıştırmak olmuş.
Sanıyorum okulda mantık dersi okumadınız?
Pek de istidadınız olduğu da söylenemez.
Saygılarımla...
R. Ahmet Kurşun” ile...
“Merhaba Adnan Bey,
Üç senedir RES’le mücadele ediyoruz.
Yaşamadığımız şey kalmadı.
Onca insan mağdur oldu ve bu sayı her gün artacak.
Cennet Çeşme elektrik santrali olmak üzere.
Kimsenin haberi var mı?
Yarın türbin patlayacak, yangın olacak.
Çeşme’de bir sürü başkan var ama lider yok, ne yazık ki!
RES şirketi bal üretimi yapıyormuş.
Yeter artık!
Kime güveniyorsunuz?
Bu kadar saçma reklam haberi yayınlanır mı?
Barselona, Marbella, St. Tropez’de hiç elektrik santrali gördünüz mü?
Neden kimse (gazeteciler) sorgulamıyor?
Madeleine Staaf Kura” yazılı eleştiriler de aldım.
Tabii ki yazdığımız her şey herkesi memnun edecek diye bir şey yok.
Eleştiriye de son derece açığız.
Ancak...
İki yazıdan sadece, “(Çeşme RES işgali altında. Bunları istemiyoruz) diye sokağa dökülenlerden tık yok!” cümlesinin cımbızla alınıp üzerine yorumlar yapılmasını anlamak da mümkün değil.
RES’ler için verilen mücadelenin bir benzeri, Çeşme’yi katran karasına boyayan, doğaya ve canlılara zarar veren bu çevre felaketinde de gösterildi de ben mi atladım?
Eğer öyleyse özür dilerim.

Yazarın Tüm Yazıları