CHP’de Cumhurbaşkanlığı hesapları

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı tartışmalarının erken başladığı görüşünde. Seçimlere 4 yıl varken Cumhurbaşkanlığı tartışmasının açılmasından dolayı rahatsız diyebilirim. Buna rağmen Cumhurbaşkanlığı tartışması hız kesmeden devam ediyor.

Haberin Devamı

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk TV’de Didem Arslan Yılmaz’ın programında Cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili bir soruya “Ben önüne 5 yıllık plan yapmış, işine odaklanan bir belediye başkanıyım” yanıtını verdi. Elbette ki kapıyı kapatmadı. Zaten akıllı bir siyasetçinin şimdiden kendini bağlaması beklenemez. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in deyimiyle, “Cumhurbaşkanlığı hiçbir faninin elinin tersiyle iteceği bir makam değil”. Hele söz konusu başkanlık sistemi olunca “Cumhurbaşkanlığı makamı her faninin iki eliyle sarılacağı bir makamdır” demek daha doğru olur.

İmamoğlu bu kez daha önceki açıklamalarından farklı olarak, adres olarak Kılıçdaroğlu’nu gösterdi. “Benim genel başkanım var. Genel başkanıma saygısızlık yapacak biri değilim” dedi.

Haberin Devamı

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce ise 2023’te tekrar Cumhurbaşkanı adayı olacağını söylemişti. “Meydanlar dolacak, Muharrem İnce aday olacak. Bu böyle yarım kalır mı?” demişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili yaptığımız konuşmada sürece damgasını vuracak değerlendirmeler yapmıştı. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda iki açıdan önemli bir perspektif sundu.

KILIÇDAROĞLU’NDAN İKİ NOKTA

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı tartışmasının şimdiden başlamasını doğru bulmadığını belirtti. “Asla doğru bulmuyorum. Bugünden Cumhurbaşkanlığı’nı tartışmak doğru değil” dedi.

Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda kimseye söz vermediğini belirtti. Kılıçdaroğlu’nun 2023’e Abdullah Gül’e ortak Cumhurbaşkanı adayı olması yönünde söz verdiği iddialarını gündeme taşımıştım. Kılıçdaroğlu, “Bu iddialar elbette doğru değil. Ki böyle bir şey mümkün de değil” diye konuştu.

MUHARREM İNCE’DEN ÇARPICI MESAJ

Kılıçdaroğlu’nun değerlendirmelerinden sonra Muharrem İnce’yle tekrar konuştum. İnce, “Ben Cumhuriyet Halk Partiliyim, partimi zora sokacak hiçbir şey yapmam” diye söze başladı. 2023’e dört yıl varken, neden şimdiden adaylığını gündeme getirdiğini sordum. “Seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş’ın ‘Hak yerini bulacak’ diye bir sloganı vardı. Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında, Erdoğan’ın seçimle gidebileceğini gösterdim. Umutsuz kitlelere umut verdim. 31 Mart’ta da bu işin başarılacağı ortaya çıktı. Ben de ‘Yarım kalanı tamamlayalım, hak yerini bulsun’ diyorum. ‘Başlattığım işi tamamlamak üzere buradayım’ diyorum” diye konuştu.

Haberin Devamı

Peki o gün gelir de CHP başka bir isme karar verir, Muharrem İnce’yi aday göstermezse ne yapacak? “O aday ben olmalıyım” dedi Muharrem İnce ama arkasından ekledi: “Partimi zora sokacak bir şey yapmam.” İşte sözleri: “Partim başka yönde karar verirse, öncelikle her şeyden önce ben partiliyim. Ama ben Cumhurbaşkanı adayı olmak istiyorum. Bu iş yarım kalsın istemiyorum. Ama takdir milletvekillerinin ve takdir Sayın Genel Başkan’ın. ‘Bu isim ben olayım’ diyorum ama partimi zora sokmam.”

Muharrem İnce cephesinde son durum bu.

EKREM İMAMOĞLU VE MUHAFAZAKÂR OYLAR

Cumhurbaşkanlığıyla ilgili tartışmaya bir virgül koyup Ekrem İmamoğlu ile ilgili bir konuya geçmek istiyorum. İmamoğlu, İstanbul’da 25 yıl sonra seçimleri kazanarak büyük bir başarıya imza attı. Seçim sonuçları İmamoğlu’nun muhafazakâr kesimden de önemli oranda oy aldığını ortaya koydu. Milliyetçi muhafazakâr Karadenizliler ile muhafazakâr entelektüellerin bulunduğu semtlerden İmamoğlu’na önemli oranda oy çıktı. Yasin-i Şerif okuyan, cuma namazına giden, dini değerlerle bir sorunu olmayan CHP adayı imajıyla muhafazakâr seçmenin yoğun olduğu Bağcılar’da yüzde 42, Başakşehir’de yüzde 47, Sultanbeyli’de yüzde 32, Fatih’te yüzde 49, Güngören’de yüzde 48, Üsküdar’da yüzde 54 oranında oy almayı başardı. Ben Ekrem İmamoğlu’na zaman tanınması gerektiğini düşünenlerdenim. Ama gerektiğinde de uyarmaktan kaçınmam. Muhafazakâr kesimin sembol isimlerinden Necip Fazıl Kısakürek, İskender Pala ve Mustafa Kutlu’nun oyunlarının oynanmama kararının alınması, bu kesimlerde bir soru işaretine yol açtı. Necip Fazıl’ın ‘Reis’inin 2018’den beri oynanmadığını belirtti. Madem bu oyun 1 yıldır oynanmıyor, o zaman listeden çıkarıp muhafazakâr kesimde şaşkınlığa yol açmanın ne anlamı var? Daha şaşırtıcı olanı, İmamoğlu bu kararı savundu. “Ben listeye oturup bakan birisi değilim” dedi. Doğru. Ekrem İmamoğlu Şehir Tiyatroları Genel Müdürü değil. Ama o bir siyasetçi. İşin siyasi yönünü düşünmek zorunda. Çünkü muhafazakâr kesimden oyları tiyatro müdürü değil, Ekrem İmamoğlu aldı.

Haberin Devamı

CHP Genel Merkezi’nin de bu tür konularla gündeme gelmekten dolayı memnun olmadığını ve uygulamaları takip ettiğini belirtmeliyim.

Yazarın Tüm Yazıları