Yeni enerji zamları kur tartışmalarını alevlendirir

DÜN ajanslar, ekim ayında elektriğe yeniden yüksek oranlı zam geleceğini duyurdular. Petrol fiyatlarına bağlı olarak yüzde 50 oranında artan doğalgaz fiyatlarının, otomatik fiyatlandırma kapsamında TETAŞ’ın zam yapma gereğini doğurduğu, EPDK’nın onaylaması durumunda bunun nihai tüketiciye yüzde 10-15 arasında zam olarak yansıyacağı belirtildi.

Ajanslardan geçen haberlere göre yetkililer, EPDK’nın TETAŞ’ın tarifesini onaylamasının ardından 1 Ekim’den itibaren kilowattsaat (KWh) başına elektrik fiyatı nın 10.74 YKr’den, 14.39 YKr’ye yükselece ğini belirtmişler.

1 Temmuz’da geçilen otomatik zam sistemiyle birlikte yüklü zam yapılmış ama o dönem de gerekli zammın hepsinin yapılmadığı, bir kısmının otomatik zamma bırakıldığı belirtilmişti. İşte 1 Ekim’de otomatik zam sisteminin ilk uygulaması devreye girecek, yani Hükümetin yapmadığı zam da, otomatik fiyat uygulamasına yedirilmiş olacak

Hükümet çok uzun süre elektriğe zam yapmamış, geçen yıl yapılan seçimlere kadar Başbakanın "zam yapmayın" talimatı uygulanmıştı. Ancak biriken zam gereği çok büyümüş ve yılbaşında yüklü zamlarla elektrik fiyat artışları başlamıştı.

Otomatik fiyatlandırmaya geçilirken yapılan zamla birlikte yılbaşından bu yana elektriğe yapılan zamlar yüzde 44.6, sanayide ise toplam yüzde 36.6 oranını buldu.

Ekim başında yapılacak zamla birlikte konutlara yapılan elektrik zammı yüzde 65’e ulaşırken, sanayide ise yüzde 50’yi aşması bekleniyor.

Sadece elektriğe değil, doğalgaz gibi, sanayinin ve halkın yoğun olarak kullandığı tüm enerji girdilerine büyük zam yapılmış olacak.

İşte son dönemde tekstil sektörünün içine girdiği sıkıntı ve AB’de başlayan durgunluk nedeniyle tetiklenen, ihracatçıların yoğun şikayetlerine konu olan "değerli YTL" tartışmasının yeni elektrik zamlarıyla birlikte iyice alevlenmesi bekleniyor. Çünkü ihracatçılar zaten düşük kur nedeniyle rekabet güçlerinin çok gerilediğini, enerji gibi temel girdi maliyetlerinin bu kadar çok artmasıyla, rekabet güçlerinin iyice kaybedeceklerini söylüyorlar.

Özetle; elektrik zammı geldikçe şikayetlerin artması çok doğal.

KİT’ler bankalardan borçlanamaz duruma geldi

ÖNCEKİ gün NTV’de, Hazine’nin 2007 kamu işletmeleri raporuna dayanılarak verilen haberde, Hükümetin bedava kömür dağıtması nedeniyle, Türkiye Kömür işletmelerinin çok zor durumda kaldığı belirtiliyordu.

Geçen yıl yaklaşık 1,5 milyon ton bedava kömür dağıttırılan işletmenin, gerekli ödemeler bütçeden kendisine yapılmadığı için, bankalardan kısa vadeli kredi kullanmak zorunda kaldığı bu nedenle şirketin banka borcu nun, aktif toplamının üçte birine ulaşarak , 529 milyon YTL ’ye ulaştığı kaydediliyor. Kredi borcundaki artış yüzde 69 ol an Kurumun, mali açıdan zor duruma düşmesi nedeniyle, artık bankalardan borç alamaz hale geldiği belirtiliyor.

Sadece Kömür işletmeleri için değil, birçok KİT için benzer tabloyu görmeye başladık.

Örneğin fındık alımlarıyla görevlendirilen Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO) daha geçen yıl aldığı rehinli fındığı satmadan bu yıl yeniden borç aramak zorunda kalıyor.

TMO yetkilileri daha önce nabız yoklayıp olumlu yanıt alamadıkları bankalara bir daha gideceklerini ve fındık alım finansmanı için yeni kredi arayacaklarını söylüyorlar.

TMO yetkilileri, "Bulamazsak mecburen Hazine’den isteyeceğiz" diyorlar ama bütçede böyle bir ödenek de yok, Hazine’nin artı olarak bunu ödeyecek durumu da...

Hazine Hükümet zorunlu kılar da fındık alımı için görev zararı öderse, bunu tabi ki borçlanma yoluyla bulacak. Bu da zaten yüksek olan faizlerin daha da yükselmesi anlamına gelecek.

Yani; KİT’lerin durumu popülizm nedeniyle kötüleşiyor, batak büyüyor, faiz yükseliyor.

"Faiz çok yüksek" diye Merkez Bankası’nı suçlayanlar, dönüp bunlara baksınlar artık..

Merkez Bankası da faizin neden yüksek olduğunu, artık halka, korkmadan, anlatmalı.
Yazarın Tüm Yazıları