Bir akşam yemeği

GEÇTİĞİMİZ cumartesi akşamı TESEV Başkanı Can Paker ve eşi evlerinde Başbakan Erdoğan ile eşi onuruna bir yemek verdiler.

Yemeğe Başbakan Erdoğan’ın istediği gazeteciler davet edildi.

Mehmet Barlas, eşi Canan Barlas (Can Paker’in kardeşi), Ergun Babahan ve eşi, Nazlı Ilıcak, Hasan Cemal ve eşi, Taha Akyol ve eşi, Cengiz Çandar ve eşi, Mustafa Karaalioğlu ve eşi.

İzin verirseniz Başbakan’ın sakin, dinlendirici bir akşam sofrasında birlikte olmak istediği meslektaşları tanıtmak istiyorum.

Mehmet Barlas’tan başlayalım.

Gençliğinde solcuydu. Sonraki dönemlerinde Demirel’e yakın oldu.

Sonra Özal’ı ve politikalarını inançla savundu.

12 Eylül ara rejim döneminde de Kenan Evren’le arası askeri rejimin hışmına uğrayan bazı meslektaşları affettirecek kadar iyiydi. Şimdi de Erdoğan’a yanağından makas alacak kadar yakın.

Nazlı Ilıcak’ın gazetecilik yaşamında çok değişken siyasi tercihler var. Önce Demirel’ciydi. Bir ara Mehmet Yazar’ı tuttu. Sonra Erbakan’cı oldu. Şimdi Tayyip Bey’in sıkı destekçisi.

Hasan Cemal de gençliğinde solcuydu. Şimdi AKP iktidarına ve Erdoğan’a yakın duruyor.

Taha Akyol’un da siyasi çizgisinde sert virajlar var. Türkeş’in teorisyenlerindendi. Sonra Özal ve Yılmaz’a yakın oldu. Şimdi AKP’yi ve Erdoğan’ı destekliyor.

Cengiz Çandar da gençliğinde solcuydu. Sonra Özalcı oldu. Şimdi AKP ve Erdoğan’a sıcak bakıyor.

Ergun Babahan Sabah’ın başına geçtikten sonra hızlı bir şekilde AKP’ye ve Erdoğan’a yakınlaştı.

Mustafa Karaalioğlu AKP ve Erdoğan’ın en fazla güvendiği gazetecilerin başında geliyor.

* * *

Bu ilginç yemeğin konukları olan meslektaşlarımızı tanıttıktan sonra bir inancımı özellikle belirtmeliyim.

Mustafa Karaalioğlu dışındaki gazeteci arkadaşlarımızın Erdoğan ve AKP ile aynı dünya görüşünü paylaşmadıklarına eminim.

Ama bugün hepsi AKP’ye ve Erdoğan’a yakınlar ve yazılarında onlardan yana bir duruş sergiliyorlar.

Şimdi yemeğe dönersek...

Duyumlarıma göre güzel, sakin ve dinlendirici bir gece olmuş.

Böyle bir dostluk havası içinde gazeteci arkadaşlarımız doğal olarak Başbakan’a onu sinirlendirecek sorular sormamışlar.

Güzel bir sohbet havası egemenmiş yemekte.

Konuklara kuzu eti, zeytinyağlı yemekler, hamur işleri, meyve ve tatlı ikram edilmiş.

Ama Başbakan rejimde olduğu için zeytinyağlıları tercih etmiş.

* * *

Benim bu yemekle ilgili olarak en merak ettiğim konu şu:

Bu davete çağrılması gereken gazeteciler var.

Örneğin Fehmi Koru, Ekrem Dumanlı, Hasan Karakaya, Şamil Tayyar gibi Erdoğan’a ve AKP’ye destek veren bu meslektaşlar neden çağrılmadı?

Belki ikinci yemeğe çağrılırlar.

Yemekte içki ikram edilip edilmediğini bilmiyorum.

2002 seçimlerinden önce Erdoğan bizi AKP genel merkezinde yemeğe davet etmişti.

Orada içki ikram etmemişlerdi. Yemekten sonra nedenini sorduk.

Tayyip Bey "Sizler benim misafirlerimsiniz. Misafir umduğunu değil bulduğunu yer. Ben sizin mekánınıza geldiğim zaman sizler istediğinizi içersiniz. Ona ben karışmam ama ben kendi soframda içki ikram etmem" diye yanıt vermişti.

Bu davette Tayyip Bey konuk olduğuna göre belki içki ikram edilmiştir.
Yazarın Tüm Yazıları