Demirel’e kulak verin

DAHA türban yasağını kaldırmakla ilgili fiili girişim yok. MHP’nin türbana balıklama dalması daha ortada yok. Daha böyle bir gündem yok.

CHP eski milletvekili Bülent Tanla Ankara’da 12 Ocak günü Süleyman Demirel’i ziyaret ediyor. Türban açıklamasından bir kaç gün önce.

Demirel, Tanla’ya:

"Yeni Anayasa’da ya da onu beklemeden, türban için yasal bir düzenleme yaparlarsa, Türkiye için iyi olmaz. Türkiye geriye gider."

Demirel, türban yasağının kaldırılması girişimini önceden fark ediyor.

GÜVENLİK VE DIŞ AÇIK

Fark etmenin ötesinde, kaygı duyuyor, ekliyor: "Türkiye’yi yönetmek zorlaşır".

Zorluğu körükleyecek çok ayrı iki nedeni vurguluyor Demirel.

1- Asayiş sorunu.

2- Dış ödemeler dengesi açığı.

Kendi deneyimlerinden biliyor. Asayiş sorunu ile dış ödemeler açığı yan yana geldiğinde, iş çatallaşıyor.

Demirel’in bu sözlerini iyi okumak gerek. Ne de olsa, erbabı bilir.

Türban-asayiş-dış ödemeler dengesi açığı, tehlikeli bir üçgen. Tehlikeli üçgenin fitilini türban ateşliyor. Diğer ikisi zaten var.

"Türkiye geriye gidiyor". Nereye, nasıl gidiyor? "Türkiye’yi yönetmek zorlaşıyor". Zorluk nasıl bir sonuç yaratıyor?

Tanla’nın dediği gibi, "Meclis’te türban aritmetiği var, ama türban Türkiye’nin geometrisini bozuyor."

AKP’nin Demirel’i uzun uzun dinlemesinde çok yarar var. Kendi iktidarı için. Ayrıca, hepimiz için.

Erdoğan dediğim dedik

İNŞAAT ve tekstil başta, pek çok sektör güç durumda. Halkın yarısı ayda 800 YTL ile geçinme derdinde.

Tayyip Erdoğan’ı çok yakından tanıyanların gözlemi dikkat çekici:

"Türbana inancı var, tamam, ama ayrıca ekonomik sıkıntıları unutturmak için, türban kendisi açısından iyi bir fırsat."

Fırsat gibi görünen sıkıntıyı şu an unutturmak, geçici. Temelde sorunu çözmüyor. Türban ve Erdoğan’a dönük gözlemler sürüyor:

"İnatçıdır, önyargılıdır, kimsenin sözünü dinlemez. Dediğim dedik. Aklına koyduğu bir konuda, kendisini ikna etmek çok zordur."

Bu tanımlama, eğer doğru ise, bilimsel kuşku nafile. Bu durumda, ben yanılıyor muyum, acaba nerede yanılıyorum, gibi, her insanın zaman zaman kendine sorması gereken soru, Erdoğan için geçersiz.

Türbana dönük onca eleştiri, rejime dönük ciddi uyarılar var, Erdoğan bunları görmüyor mu, okumuyor mu? Onu yakından tanıyanlar:

"Karşı yazılardan mutlu bile olur."

Eğer, bu gözlem de doğru ise, vay halimize.

AKP’de dört solcu

TÜRBAN yasağının kaldırılmasına ilişkin dört AKP’linin tutumunu yine de merak ediyorum. Dört eski sosyal demokratın tavrını.

Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ile Zafer Üskül ve Haluk Özdalga ile Ayşe Bahçekapılı.

Türbana özgürlük, herhalde onların da inancı. Soldan AKP’ye büyük dönüşün yanında, türban elde var bir. Yine de, geçmişin derinliklerinden gelebilecek ince bir sızı, aynalarda yankılanıyor mu?

Gerçi çok zaman değil, seçimden bu yana geçen altı ay içinde, onların AKP’ye uyumu müspet ve makul ve münasip ve hatta makbul.
Yazarın Tüm Yazıları