Büyüme beklentilerin çok altında kaldı

DÜN açıklanan milli gelir istatistiklerine göre, gayri safi milli hasıla (GSMH) bu yılın üçüncü çeyreğinde (temmuz-eylül dönemi) geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2 arttı. Gayri safi yurtiçi hasıla (gsyih) ise aynı dönemde ve aynı bazda yüzde 1.5 arttı. Ekonomik büyüme beklentilerin çok altında kaldı.

Geçen dönemlere göre milli gelir artışında küçümsenmeyecek bir yavaşlama söz konusu. Örneğin, geçen yılın aynı döneminde gsmh yüzde 4.3, gsyih ise yüzde 4.8 artmıştı. 2002-2006 yılları arasında ortalama milli gelir artışının yüzde 7.5 olduğu düşünülürse, 2007 yılında ekonomik büyümenin oldukça yavaşlamakta olduğu çok daha iyi anlaşılıyor.

İÇ TALEBİN ÖNEMİ

Türkiye’de ekonomik büyümenin en önemli parçası iç talep büyümesidir
. Son dönemde büyümedeki yavaşlamanın ardında da iç talep büyümesindeki yavaşlama vardır. Yıllar itibariyle ilk dokuz aylık verilerine göre, grafikten de görüldüğü gibi, iç talep büyümesi 2004 yılından bu yana tedricen düşmektedir. 2004 yılında yüzde 15’in üzerinde büyüyen iç talep, 2005 yılında yüzde 8.2, 2006 yılında yüzde 6.8, bu yıl da yüzde 3.8 büyüdü. Enflasyonun makul düzeylere çekilebilmesi için iç talep büyümesindeki yavaşlama olumludur. Ama, son çeyrekteki iç talep büyümesindeki artışa da dikkat edilmelidir.

Türkiye hep ihracata dayalı ekonomik büyüme rüyası görmüştür. Ama, bunu belli dönemler hariç pek becerememiştir. Dolayısıyla, iç talep büyümesindeki oynaklıklar çok büyük ölçüde toplam ekonomik büyümeye de aynen yansımıştır.

2006 yılının ikinci yarısından itibaren üç aylık dönemler itibariyle gözlenen ekonomik büyümeye dış ticaretin de olumlu katkısı olmaya başlamıştı. Örneğin, 2006 yılının ikinci çeyreğinde ve 2007 yılının birinci çeyreğindeki büyümenin üçte ikisi net dış talep büyümesinden gelmişti. Dış ticaretin büyümeye olumlu katkısı daha sonra düştü. Bu yılın üçüncü çeyreğinde, dış ticaretin ekonomik büyümeye katkısı yeniden negatif oldu. Üçüncü çeyrekte iç talep yüzde 4.8 kadar olumlu etki yaparken, dış ticaret yüzde 3.1 kadar olumsuz katkı yaptı ve sonuçta gsyih büyümesi yüzde 1.5 oldu.

Yıllar itibariyle, ilk dokuz aylık verilere de baktığımızda, iç talep büyümesinin yavaşlaması yanında, dış talebin büyümeye olumsuz katkısının giderek azaldığını görüyoruz. Grafikten de takip edilebileceği gibi, 2004 yılında dış ticaretin olumsuz katkısı yüzde 5.9 iken, 2005 yılında yüzde 1.5’e, 2006 yılında yüzde 0.4’e düştü. Bu yılın ilk dokuz ayında ise net dış talebin ne olumlu ne de olumsuz katkısı oldu.

EĞİLİM AŞAĞI YÖNDE

Sektörler bazında bakıldığında, sanayi üretiminin ilk dokuz ayda yıllık bazda ortalama yüzde 5 civarında büyümeye devam ettiği görülüyor. Tarım üretimindeki düşüş dikkat çekici. Bu yıl, üç aylık dönemler bazında bakıldığında, sanayi, inşaat, ticaret, ulaştırma ve haberleşme sektörlerinde büyüme hızı düşüş eğiliminde.

Son veriler GSMH bazında milli gelir büyümesinin bu yılın tamamında yüzde 4’ün altında kalabileceğini göstermektedir. Büyümedeki yavaşlamaya rağmen, ara malları ithalatındaki büyümenin yıllık bazda yüzde 20 civarında devam etmesi ekonomik büyüme ile dış ticaret arasında sürdürülebilir bir dengenin oluşturulabilmesinin zorluğuna işaret etmektedir.
Yazarın Tüm Yazıları