Bir manşet haberinin ortaya koyduğu gerçek

MADDE bir: Türkiye döndü dolaştı, yine aynı yere geldi.

Abdullah Gül yine aday.

Ama seçim, bu kez MHP’nin verdiği güvence sayesinde 367 krizi çıkmadan aşılacak.

Ve Abdullah Bey Türkiye’nin 11. cumhurbaşkanı olarak Çankaya’ya oturacak.

Madde iki: Başbakan Erdoğan seçim meydanlarında verdiği sözü tutmadı.

Başbakan dediği gibi uzlaşma aramadı, yine dayattı.

Baykal’ın tavşan benzetmesi üzerine başka adaylar çıkarmaktan da vazgeçti.

Şimdi sorun Abdullah Gül’ün tarafsız bir cumhurbaşkanı olup olmayacağı noktasında düğümleniyor.

Gül, Çankaya’da AKP’nin noterliğini mi yapacak, yoksa partilerüstü konumu mu benimseyecek?

Yani Tayyip Bey’in gönderdiği atama kararnamelerini Çankaya’nın süzgecinden geçirecek mi, yoksa hemen onaylayacak mı?

Meclis’ten gelecek AKP patentli yasaların Anayasa’ya uygun olup olmadığını incelettirip gerektiğinde veto müssesesini işletecek mi?

Yoksa onaylıyacak mı?

Devletin rejim açısından güvencesi olan kurumlarına yapacağı atamalarda dengeleri korumaya özen gösterecek mi?

Yoksa oralara AKP’nin dünya görüşüne uygun insanları mı seçecek?

* * *

Bütün bunlar birer bilinmez.

Ama Abdullah Bey’in kişiliğine, yetişip geldiği çizgiye bakarsanız rejim açısından rahat olmak zor.

Abdullah Bey, rejimi kollasa kendisini o makama seçen partisiyle ters düşecek.

Kollamasa AKP’nin noteri konumuna düşecek, bu tutum da ülkede gerginliklere neden olacak.

Kuşkusuz AKP’liler için dindar bir cumhurbaşkanı seçmek en büyük düştü.

Şimdi bu düş gerçekleşiyor.

İyi güzel de, laik demokratik Türkiye, Çankaya’da dindar bir cumhurbaşkanını taşıyabilecek mi?

Dindar bir cumhurbaşkanı rejimin güvencesi olan kurumları ele geçirmek isteyen AKP’ye engel olabilecek mi?

Yoksa onların önünü açıp Ilımlı İslam Devleti’nin yolunu mu kısaltacak?

Gerçi dün yaptığı açıklamada Gül, tarafsızlık sözü verdi. Ama bakalım bu sözleri tutabilecek mi?

Bunu yaşayıp göreceğiz.

* * *

Pazartesi günkü Hürriyet’in manşet haberi bu soruların tümüne yanıt getiren çok önemli bir belgeydi.

Batı uygarlığı ile bütünleşmek için 40 yıldır çaba harcayan Laik Demokratik Cumhuriyet’in haberdeki Meclis fotoğrafı çarpıcıydı.

Bu fotoğrafa göre eşleri türbanlı milletvekillerinin sayısı şöyle:

AKP 226, MHP 6, DTP 1, BBP 1, Bağımsız 1, CHP 0...

Toplam türbanlı eş sayısı 235. Geçen dönemde bu sayı 274’tü.

Düşme, AKP’nin milletvekili sayısının azalmasından ve 30 kadın milletvekilinin seçilmesinden kaynaklanıyor.

Bir ilginç bulgu da şu: Bolu, Karaman, Kilis ve Nevşehir’den seçilenlerin tümünün eşleri türbanlı.

Ardahan, Bartın, Edirne, Gümüşhane, Hakkári, Osmaniye, Tunceli’den çıkan milletvekillerinin eşlerinin ise tümü türbansız.

Burada bir noktayı daha vurgulamak gerekir: Eşlerin hepsi başörtülü değil, türbanlı.

İşte Abdullah Bey’i Çankaya’ya çıkaran Meclis’in fotoğrafı bu.

Hürriyet’in manşeti geldiğimiz noktayı bütün açıklığıyla gözler önüne seriyor.
Yazarın Tüm Yazıları