Sabancı Vakfı olarak kadın dostu şehirlerin takipçisiyiz

KADIN dostu şehir olur mu?

Olursa bu kadınlar için ne anlama gelir?

Önceki gün Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’yla birlikte ziyaret ettiğimiz Şanlıurfa’da "kadın dostu" kentin ne olduğunu öğrendik.

Şanlıurfa’yı ziyaret amacı Hacı Ömer Sabancı Vakfı’nın, BM, İçişleri Bakanlığı ve Sabancı Üniversitesi’yle birlikte uyguladığı "Kadınların ve Kız Çocuklarının Haklarının Korunması" Programı.

Avrupa’da Frankfurt, Essen, Paris, Viyana, Stockholm ve daha sayısız şehirlerde yıllardan beri uygulanıyor.

Türkiye’de ise Şanlıurfa’nın yanı sıra Kars, İzmir, Nevşehir, Trabzon, Van’ı da kapsayan program bir buçuk yıl önce başlamış.

Programın esası şehirlerin kadınların talepleri doğrultusunda hizmet sunmaları.

Kadın sorunlarına "duyarlı" olmayı öğrenmeleri.

Bu kolay değil.

Bir kere yerel yönetimlerde kadınların yok denebilecek kadar az.

Kadınlar hizmet istediklerinde kime, nereye başvuracaklarını bilmiyorlar.

"Kadın Dostu Kentler" projesinin hedefi, yerel yönetimlere kadınlara nasıl ulaşılacağı, kadınların ise kimlerden, ne talep edeceği konularında yol göstermek.

Hem kadın örgütleri arasında, hem kadın örgütleriyle yerel yönetimler arasında işbirliğini sağlamak.

KRALİÇELER GİBİ KARŞILANDIK

Programın yöneticisi Nevin Şenol programın start almasından bu yana örneğin Kars’taki kadın kuruluşlarının sayısının birden üçe çıktığını söylüyor.

Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’nde yıllarını kadın sorunlarına vermiş olan Nevin Şenol, Urfa’daki kadın kuruluşlarının ilk kez işbirliği yaptıklarını, ilk kez siyasi partileri ziyaret ettiklerini anlatıyor.

Kadın örgütleri "siyasi parti merkezlerinde kraliçeler gibi karşılandık" diye pek mutlu olmuşlar.

Programın başarısı buzları eritmek.

Şanlıurfa yolunda uçaktaki sohbette Güler Sabancı, "Kadınların yerel yönetimlerden talepleri farklı. Kimi illerde ’aile planlaması’ öne çıkıyor. Şanlıurfa’da örneğin ’Kız çocuklarının eğitimi’ ön sıralarda" diyor.

Şehirlere göre kadınların farklı talepleri esasında o şehirlerin zaaflarıyla yakından ilintili.

Trabzonlu kadınlar "fuhuş"a ağırlık verirken. Şanlıurfalılar "kızların eğitimi"ne ya da kadın barınaklarına vurgu yapıyorlar.

"Kadın Dostu Kentler" programına dahil altı şehir tüm tarafların işbirliğiyle bir yol haritası çıkartmış.

KADINLAR BAŞARACAK

Şimdi sıra yol haritasının uygulanmasını sağlayacak projelere gelmiş.

Sabancı Vakfı bu projelerden 10 tanesine "hibe yardım" sağlayacak.

"Sabancı Vakfı olarak kadın dostu şehirlerin takipçisiyiz" diyen Güler Sabancı heyecanlı.

Şanlıurfa’da Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı olarak konuşmasında "Urfa’yı kadın dostu şehir yapacağız. Haydi kadınlar başaracaksınız" diyor.

Evet, kadınlar başaracak.

Şanlıurfa’da dün Adalet Budak ile karşılaştıktan sonra bu konudaki inancım pekişiyor.

Yıllar önce henüz öğrenci iken tanıdığım Adalet Budak özel bir bursla New York’a gidip İngilizce öğrendi.

Danimarka Hükümeti’nden master bursu aldı.

Şimdi GAP Sosyal Projeler Urfa Bölge Müdürlüğü’nde görevli.

Sabancı Vakfı’nın hibe programına, "kadınların yerel karar mekanizmalarında yer almaları"projesiyle başvuruda bulunmuş.

Kadınlar mutlaka başaracak.

22 Temmuz seçimleri Türkiye için iyi olacak

ŞANLIURFA yolunda uçakta Güler Sabancı ile sohbet ediyoruz.

Sohbet "Kadın Dostu Kentler" programından, 22 Temmuz seçimlerine, şarapçılığa kadar uzanıyor.

Güler Sabancı, seçim tarihinin öne alınmasının isabetli bir karar olduğu görüşünde, "22 Temmuz seçimleri Türkiye’nin normalleşmesi anlamında" diyor.

"Seçimlerin iyi olacağına inanıyorum. Hem ekonomik istikrar açısından da öyle. Yaz ayları ekonomik göstergeler yavaşlar. Sonbahara yeni bir hükümetle girmek ekonomiyi canlandırır" diye ilave ediyor.

Makroekonomik göstergelerin iyi olduğunu belirten Güler Sabancı, faiz oranlarının yüzde 20’lerden yüzde 18.5’e düşmesini "Aylardır reel faiz yüksek diyordum. Düşmesi iyi. Daha da düşeceğine inanıyorum" diye değerlendiriyor.

Ekonomik büyümedeki yavaşlamayla ilgili olarak ise "Bu öngörülmeyen bir yavaşlama değil. Tüm dünyada yüksek bir büyüme döneminden sonra bir ’soluklanma’ dönemi yaşıyoruz zaten" diye konuşuyor.

Sarkozy’ye şarap gönderdim, içmiyormuş

GÜLER Sabancı ile sohbette Avrupa Birliği ilişkileri, Fransa’nın tutumu, Türkiye’nin imajı gibi konular da gündeme geliyor.

Sabancı, AB sürecinin hükümetler üstü devam edecek bir süreç olması gerektiğine inanıyor.

Fransa’nın önemli bir ülke olduğunu ama tek başına AB sürecini etkileyemeyeceğini söylüyor.

İtalyan Corriere della Sera Gazetesi’ne verdiği demeçte "Sarkozy’ye şarap göndereceğim" dediğini hatırlatarak, "Fransa’nın yeni cumhurbaşkanına şarap gönderdik. Şarabın eline ulaştığını da öğrendik. Ama Sarkozy şarap içmiyormuş" diyor.

Yabancı basına verdiği demeçlerle Türkiye’nin imajına katkısı olmasından mutlu olduğunu söyleyen Güler Sabancı önümüzdeki günlerde de Dünya Ekonomik Forumu’nun davetlisi olarak Saint Petersburg’da bir konuşma yapacak.

Düzeltme Geçen salı günkü "Kadınların Gözü 4 Haziran Listelerinde" başlıklı yazıda adları geçen adaylardan, DP aday adayı Avukat Vildan Yirmibeşoğlu, AKP aday adayı ise KA-DER eski başkanı Avukat Seyhan Ekşioğlu’dur.
Yazarın Tüm Yazıları