Erken seçimde 25 yaşı düşünen kadını düşünecek mi

ERKEN seçim tartışmalarını izlerken aklıma "kadınların durumu ne olacak" sorusu düştü aniden.

2002 seçiminde siyasi partilerin kadınları aday listelerinin en sonlarına koymalarının neticesini gördük.

Meclis’te "kadının adı yok".

Türkiye, kadının parlamentoda en düşük oranda temsil edildiği ülke rekoruna sahip neredeyse.

Yüzde 4.4’lük bir oranla yanılmıyorsam 167 ülke arasında 163’üncü sıradayız.

Zaten bu oran da Dünya Ekonomik Forumu’nun her yıl yayınladığı "Kadın-Erkek Eşitsizliği" raporunda en alt sıralarda yer almamızı etkileyen faktörlerden biri.

En önemlisi.

Zira kadın Meclis’te gerektiği şekilde temsil edilmediği sürece "kadın-erkek eşitsizliği"ni gidermek mümkün değil.

Şimdi erken seçim telaşına düşmüş partiler acaba bu kez "kadın"ı hesaba katacak mı?

Yüzde 4.4’lük ayıbı telafi etmek için bir girişimde bulunacak mı?

KADER’in başlattığı "Bıyıklı Kampanya" hatırlayacaksınız.

Bir süre önce sokakları süsleyen Ümit Boyner, Lale Mansur gibi ünlü kadınların bıyıklı, kravatlı afişlerini de.

Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği, bu "Bıyıklı Kadın" kampanyasıyla bu oranın ilk aşamada yüzde 10’a çıkmasını talep ediyordu.

Meclis’te daha fazla kadın için kampanyasını aşama aşama yapmayı planlayan KADER son gelişmeler üzerine bazı şeyleri hızlandıracak.

Peki madem 25 yaş için bir Anayasa değişikliğine gidilmesi söz konusu aynı pakete "kadınlara kota" da eklenemez mi?

Soruyu KADER Başkanı Seyhan Ekşioğlu’na yönetiyorum.

Ekşioğlu hukukçu.

İstendiği takdirde "kadın kotası"nın da Anayasa değişikliği paketine alınabileceği görüşünde.

"Bunun için hiçbir engel yok. 25 yaş gibi kadın kotası da Anayasa değişikliği paketine dahil edilirse kadın-erkek eşitliği için büyük bir adım atılmış olur" diyor.

Bu yapılmazsa sadece KADER’inki gibi kampanyalarla yüzde 4.4’lük oranının üzerine çıkmak zor gibi.

Bildiğim kadarıyla AKP’nin bir süreden beri "81 ile 81 kadın vekil" gibi bir çalışması var.

"AKP 81 kadın milletvekili çıkartmazsa dahi 50’yi mutlaka bulur" diyenleri duyuyorum.

Diğer partilere gelince...

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ın "kadın" meselesini ön plana çıkarma eğiliminde olduğu yolunda bazı duyumlar var.

Peki CHP, DSP, ANAVATAN gibi partilerin bu konuda görüşleri nedir?

Meclis’teki yüzde 4.4’lük oranı yukarı çekmek için bir çalışmaları var mı?

Bilmiyoruz.

Var ise açıklasalar da öğrensek.

Bankacılar ’önce bebek’ diyor

ERKEN seçim, Cumhurbaşkanlığı seçimi iyi güzel de Türkiye’nin ciddi sorunlarının olduğunu da unutmayalım.

Yıllardır halledilmemiş meseleler.

Kadın-erkek eşitsizliği, eğitim, sağlık gibi.

Bebek ölümleri gibi.

Türkiye’de yeni doğan her bin çocuktan 29’unun, yani günde ortalama 110 bebeğin ilk aylarında öldüğünü biliyor musunuz?

Karşılaştırma yapmak gerekirse bu oran Yunanistan’da yüzde 5.

Suriye’de yüzde 22.

Neden Türkiye’de bebekler ölüyor diye merak ediyorsanız hemen söyleyeyim.

Hastanelerdeki cihaz eksikliğinden, mikrobik hastalıklardan, zamanında tıbbi müdahale yapılmamasından.

Türkiye Bankalar Birliği dört yıldan beri bu çok ciddi soruna el atmış durumda.

Dört yılda, Türkiye’nin dört bir yanında hastanelere dağıtılan 331 cihazla 10 bini aşkın bebek yeniden hayata dönmüş.

Rakamlar ortada:

36 ilde 331 cihaz 10 bin bebeği kurtarmış.

Geçen hafta Türkiye Bankalar Birliği Genel Sekreteri Dr. Ekrem Keskin’in de dahil olduğu küçük bir grupla Mardin’deydik.

Bankalar Birliği’nin, Kızıltepe Devlet Hastanesi’ne bağışlamış olduğu üç kuvözde yatan minicik bebekleri gördük.

Bankalar Birliği, Kızıltepe Devlet Hastanesi’ne kuvöz, monitör gibi ek cihaz yardımlarını sürdürmeyi planlıyor.

Sadece bu hastaneye yardımı 30 bin doları bulmuş.

Bu yardımla 17 ayda 130 bebek kurtulmuş.

Türkiye çapında, Kızıltepe’deki hastane gibi imkanları kısıtlı olan sayısız hastane var.

Kuvöz yok diye bebeklerin öldüğü sayısız vaka.

Böyle bir ortamda Türkiye Bankalar Birliği’nin, bir grup gönüllü doktor ile imkanları sınırlı hastanelerin taleplerini belirlemesi ve yardım etmesi gerçekten çok önemli.

"Bebekler Türkiye’nin geleceği. Biz Türkiye’nin geleceğine yatırım yapıyoruz" diyen Dr. Ekrem Keskin ne kadar haklı.
Yazarın Tüm Yazıları