Krizin sorumlusu Erdoğan’dan başkası değil!

ŞURASI bir gerçek ki son siyasi krizin baş sorumlusu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan.

Sorumluluğu, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tartışmaları "Ellerine çelik çomak verdim, oynuyorlar" düzeyine indirgediği andan itibaren başlıyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli makamı ile ilgili tartışmalar boyunca takındığı tutum buydu: Seviyesi son derece düşük espriler yaparak, konuyu geçiştirmeye ve son güne kadar durumu idare etmeye çalışmak!

Dikkat ediyorum Erdoğan’ın yakın çevresinden kaynaklanan haberler, krizin sorumluluğunu daha çok TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın üzerine yıkmaya yönelik.

"Dindar cumhurbaşkanı" istemiş, eşi türbansız bir aday gösterilirse kendisinin de aday olacağı tehdidini yapmış vs.

Bütün bunlar, Erdoğan’ın şu andaki sıkıntılı sürecin başaktörü olması durumunu saklamaya yönelik bir çaba.

Liderler zaten böyle günlerde belli olur. Arınç, eğer siyasi bir şantaj yaptıysa bunu boşa çıkaracak olan kimdi? AKP’yi kim yönetiyor, Arınç mı, Erdoğan mı?

Erdoğan’ın gerçek bir lider vasfına sahip olmadığının bir başka kanıtı da işin bu noktaya varacağını kestirememiş olması.

Merak ediyorum, Genelkurmay Başkanlığı sitesinde yayımlanan bildirinin gerçekten "sürpriz" olduğuna inanan kaç kişi var aramızda?

Türkiye’de çok önemli bir kesimin cumhurbaşkanlığı makamında Abdullah Gül adını görmek istemeyecekleri bir sır mıydı?

Sonuç olarak Erdoğan, siyasi basiretsizliği, öngörüsüzlüğü ve toplumsal olayları tahlil etmekteki yetersizliğiyle bir krize neden oldu ve şimdi suçu başkalarının üzerine atarak kurtulmaya çalışıyor.

Böyle durumlarda sorumluların istifa etmeleri en doğru hareket olur ama bunu Türkiye’de kimsenin yapmayacağını biliyoruz.

Deniz Baykal için veda zamanı!

CUMHURBAŞKANLIĞI seçimi ile başlayan siyasi krizden çıkma yolundaki önemli sorunlarımızdan biri de miting alanlarını dolduran kalabalıkları siyasi olarak aktif hale getirecek, bunu sandıkta oya dönüştürecek bir partiye sahip olmamamız.

Zaten unutmamak gerekiyor ki böyle bir parti olsa, bu kitlesel mitingleri düzenleme işi sivil toplum kuruluşlarına kalmazdı. Çok büyük kitleleri harekete geçirebilecek bir partinin varlığı da hiç kuşku yok ki AKP iktidarının atacağı adımları en az iki kere düşünmesini sağlardı.

Seçim süreci başlamadan, seçim heyecanı toplumu sarmadan yapılan "bugün seçim olsa oyunu kime verirsin" anketlerini fazla güvenilir bulmam.

Ancak bu tür anketlerin bir genel eğilimi gösterdiğini de söylemek gerek.

Kaldı ki kişisel gözlemlerim de anketlerde ortaya çıkan sonucu doğrular nitelikte.

O da şudur: CHP, Deniz Baykal önderliğinde gireceği hiçbir seçimi kazanamaz!

Çevremdeki herkes CHP’nin seçmeni olabilecek kişiler. Geçmişte bu partiye oy vermişlikleri de var. Ama artık kimse eskiden olduğu gibi rahatça "Oyumu CHP’ye veririm" diyemiyor.

Şeriat endişesiyle CHP’ye yönelmesi beklenen kentli merkez sağ seçmen için de aynı durum geçerli.

CHP, beş yıldır ana muhalefet ve beş yıldır hiçbir yapısal sorunu çözememiş (işsizlik, eğitimsizlik, köylülerin sorunları gibi) bir hükümet karşısında iktidar alternatifi olamıyor.

Erken seçimden sonra en büyük sorun, bugünkü krize yol açan siyasi tablonun aynen devam etmesi olur.

Deniz Baykal, seçimden sonra bugünkü siyasi tablonun bir benzeri ile karşılaşıp, ülkeyi felakete sürüklemek istemiyorsa koltuğunu seçimden önce herkese güven verebilecek genç bir lidere bırakmalıdır!

Koca arazi boş duruyor!

İKİ gündür Londra’dayım ve kent merkezinde tur attıkça bu İngilizlerin artık adam olamayacağını düşünüyorum.

Çünkü kentin orta yerinde kocaman arazi boş duruyor! Oysa satsalar, Dubaililerden dünyanın parasını alabilirler.

Bizim milyar dolar eden arazilerimizle kıyaslanırsa burası su içinde 10 milyar pound eder.

Üstelik oradaki ağaçlar da kesileceği için polen alerjisi sorununa da kesin bir çözüm getirilmiş olur.

Ayrıca koca kent merkezinde bir tane bile alışveriş merkezi yok. Oysa bizim İstanbul’da Nişantaşı’ndan, İstinye’ye kadar tam 12 tane alışveriş merkezimiz var.

En iyisi Recep Tayyip Erdoğan ile Kadir Topbaş’ı İngiltere’ye pazarlamak.

Böylece onlar da kazanır, biz de kazanırız!
Yazarın Tüm Yazıları