İktisadi beklentiler

ÇEŞİTLİ makro ekonomik değişkenler arasındaki ilişki kadar, ekonomik birimlerin ileriye dönük beklentileri de ekonomik dengelerin nerede oluşacağının en önemli karar vericilerinden biridir.

Örneğin, faiz oranlarının yatırım talebini etkileyerek ekonomik büyüme üzerine ne denli etki yapabileceği önemlidir. Ama, aynı faiz düzeyinde, ekonomik birimlerin ileriye dönük beklentilerine göre yatırım talebinin farklılaşabileceği de bir gerçektir. Dolayısıyla, iktisadi beklentileri hesaba katmayan bir ekonomik analiz çok anlamlı sonuçlar doğurmayabilecektir.

BEKLENTİLERİ ÖLÇME

İktisadi düşüncede beklentilerin önemi çok uzun zamandır vurgulanmaktadır
. Ama, iktisadi analizlerin bir parçası olarak iktisadi beklentilerin yoğun bir biçimde kullanılması son otuz yılda gerçekleşmiştir denebilir.

Beklentilerin önemi, beklentilerin ölçülebilir olup olmadığı, ölçülebilirlerse nasıl sorularını da beraberinde getirmiştir. İktisadi beklentileri ölçmede en çok kullanılan ve en kaba yöntem anketler yoluyla ekonomik birimlere iktisadi beklentilerini sormak olmuştur. Bu yöntemin analizleri anlamlı sonuçlara ulaştırabilme olasılılığı yoktur. Çünkü, iktisadi analizde önemli olan ekonomik birimlerin ağızlarından çıkan beklentiler değil, aldıkları iktisadi kararların bir bazı olarak kullandıkları beklentilerdir. Bu ikisinin aynı olması olasılığı sıfır ya da sıfıra çok yakındır.

Bu nedenle de, iktisadi beklenti anketleri sonuçlarına bakıldığında çeşitli çelişkiler göze çarpmaktadır. Halbuki, ekonomik birimlerin aldıkları iktisadi kararlarda çelişkili bir dünya görüşünün baz edildiğini iddia etmek zordur. Ekonomik birimler cahil olabilirler, yanılabilirler, ama aptal değildirler.

TAHMİNLER

Londra adresli Consensus Economics kuruluşunun Doğu Avrupa ülkelerine yönelik yayınladığı iktisadi beklenti (tahmin) anketleri Türkiye’yi de içeriyor. Türkiye’deki çeşitli finans kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının çeşitli makro ekonomik büyüklükler üzerine beklentileri toplanıyor. Bu anketlerden çarpıcı sonuçlar çıkıyor.

Ekonomik büyümenin bu yıl ortalama yüzde 4.6, gelecek yıl yüzde 5.7 olacağı bekleniyor. Ama, cari işlemler açığının bu ve gelecek yıl 30 milyar dolar civarında (geçen yılın altında) sabit kalacağı bekleniyor. Geçmiş verilere bakıldığında, beklentiler çelişkili görünüyor.Aynı şekilde, geçen yıla göre daha az ya da aynı düzeyde fob bazında dış ticaret açıkları vererek yılda yüzde 5 civarında reel ekonomik büyümenin sağlanabileceği düşünülüyor.

Enflasyonun bu yıl sonu yüzde 6.9, gelecek yıl sonunda yüzde 5.5 olacağı bekleniyor. Merkez Bankası faizlerinin bu yılın ortasına kadar değişmeyeceği, gelecek yıl mart ayı sonuna kadar 2 puan düşeceği düşünülüyor. Sabit yatırımların artış hızının düşeceği, buna karşılık özel sektör tüketim artışının yaklaşık aynı kalacağı bekleniyor.Ankette kur beklentileri verilmemiş. Ama, verilseydi, herhalde beklentiler kurların daha da düşeceği içerecekti.

Bu çeşit anketlere "beklenti ya da tahmin anketi" denmesi yerine ekonomik birimlerin "gönlünden geçen rakamlar" demek daha doğru olacaktır.
Yazarın Tüm Yazıları