Yalçın Bayer

CHP’de durum nedir

28 Mart 2024
4-5 Kasım günleri yapılan CHP 38. Kurultayı’nda ‘Değişim’ ekibi lehine en etkileyici konuşmaları yapan, bu konuşmaları sosyal mecralarda milyonlarca kez ‘tık’lanarak ‘viral’ olan, ilkeli duayen siyasetçi İzmir eski M. Vekili Sabri Ergül, Kurultay’dan beş ay sonra bizi arayarak, pazar günkü seçimler öncesi CHP’yi ve mevcut durumu özetle şöyle değerlendirdi:

1) CHP, muhalefet açısından en uygun koşullarda yapılan 14-28 Mayıs 2023 seçimlerini stratejik hataları nedeniyle kaybetmiştir. Bu kaybediş, Cumhuriyet’in kazanımlarını, çağdaşlığı, Atatürk ilkelerini savunan, CHP’yi destekleyip oy veren, yurtsever yurttaşlarımız içinde büyük bir travma ve umutsuzluk nedeni olmuş; CHP’ye olan gönül bağları kopmuştur.

2) CHP kurultayında gerçekleşen ‘Değişim’in, halkta ve CHP’li seçmenlerde karşılığı olduğunu, memnuniyet yarattığını, Kurultaydan sonra bizim de katıldığımız Ankara’da, doğuda, batıda, ilçe ve illerde yoğun katılım ve coşkuyla geçen toplantı ve mitinglerde CHP’nin halkla kopan ‘gönül bağları’nın yeniden örüldüğünü, CHP’ye olan ‘güven duygularının’ yeniden arttığını biz de gözlemleyebiliyoruz.

3) CHP’nin Zafer Partisi ile ‘gizli protokol’ yapma gibi mühim hataları, cumhurbaşkanlığı için adaylaşma ısrarları, Kürt kökenli yurttaşlarımız ile merkez sağ seçmenler indinde de ‘CHP’ye karşı güvensizlik’ duygusu yaratmıştır. CHP’nin yeni seçilen yönetimi bu ‘güvensizliği’ kucağında bulmuştur.

4) 30 Mart 2019 yerel seçimlerinde yüzde 10 oranını aşan sayıdaki Kürt seçmenlerin CHP’ye olan destekleri ‘kent uzlaşısı’ şeklinde de olsa bu seçimde yoktur; İyi Parti’nin hiç yoktur.

5) Ayrıca belirtmek gerekir ki, 14 Mayıs 2023 milletvekili seçimlerinde Millet İttifakı’nın 4  partisi, CHP listeleri üzerinden seçimlere girmişlerdir. Bu seçimlerde ortak listelere verilen yüzde 25 oranındaki oyların hepsi yasalar gereği CHP’ye yazılmıştır. Yapılan güvenilir hesaplamalarda, yüzde 25 oranındaki toplam oyların içinde yüzde 5 miktarındaki oylar 4 İttifak Partisi’nin oylarıdır; CHP’nin gerçek oy oranı yüzde 19.67’dir. Kimilerinin iddia ettiği gibi 4 partinin oyu katkıları ‘sıfır’ ise onlara 39 milletvekilliği neden verilmiştir?

6) 31 Mart yerel seçim sonuçları, hesaplamalar, başarı ölçütleri bütün bu olgular, veriler gözetilerek yapılmalıdır!

YEREL YÖNETİMLER ÖNEMLİDİR

Çağımız demokrasileri Merkezi Yönetim demokrasileri değil, Yerel Yönetim demokrasileridir. Belde halkı tarafından seçilen, kamu kurumu Belediyeler sadece belde halkının ihtiyaç duyduğu hizmetleri gören kuruluşlar değillerdir.

Yazının Devamını Oku

Emeklinin gözü bankalarda

27 Mart 2024
SGK yılda 2 trilyon 376 milyar TL tutarında emekli aylığı ödüyor

Kamu bankalarının emekliye ödenen promosyon tutarını artırmasının ardından gözler özel bankalara çevrildi. Ziraat, Vakıf ve Halk Bankası müşterileri emekliye üç yıl süre ile ödediği promosyonu aylık tutarlarına göre 8-12 bin TL’ye çıkardı. Düşük aylığa az, yüksek aylığa fazla promosyon ödenecek. Aylıklarına seyyanen zam bekleyen emekli, seçim öncesi salt promosyon artışı ile yetinmek zorunda kaldı.

Kamu bankalarının promosyon tutarını artırması üzerine, aylığını taşıyan emekliye halen 3 yıl için çeşitli kampanyalarla 5 ile 15 bin TL’ye ulaşan promosyon veren özel bankaların da artış yapması kaçınılmaz görülüyor. Zira SGK tarafından önceden yatırılan aylıkları ödeme gününe dek çalıştıran ve para kazanan Akbank, Türkiye İş Bankası, Garanti Bankası, Yapı Kredi Bankası, ING Bank ve QNB Finansbank’ın da aralarında bulunduğu özel bankalar emekliyi kaçırmak istemeyecek diye yorumlanıyor.

Özel bankalar seçim öncesi cimri davranmadan promosyonu artırarak bir an önce kamuoyuna duyurmalı.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 16 milyon emekliye bankalar ve PTT aracılığı ile her ay 198 milyar TL, yılda 2 trilyon 376 milyon TL tutarında aylık ödüyor. Bu denli yüksek meblağı oluşturan ‘çilekli pastadan’ pay kapmak için yarışa girecek tüm bankalar. Hiç olmazsa bayram öncesi bir teselli olacak promosyona zam emekli için.

Şükrü KARAMAN

GÜNÜN SÖZÜ

Güç bozar, mutlak güç mutlaka bozar.” Lord ACTON

CHP KENDİ ÜYELERİNİ DIŞLIYOR

Yazının Devamını Oku

Emekli aylıkları niye düşük... Reform kaçınılmaz

26 Mart 2024
Seçimin gündemi hayal pahalılığı ve bundan en çok etkilenen emekli maaşları. Peki emekli aylıkları neden düşük?

2008 yılı ekim ayında yürürlüğe giren ve emeklilik yaşını 65’e yükselten 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası uyarınca aylık bağlama oranı yüzde 70’lerden yüzde 30’lara dek geriledi. Güncelleme katsayıları düştü. 2008’den sonra bağlanan aylıklara büyümeden yüzde 30 oranında pay yansıtılıyor. Haliyle düşük tutarlı aylıklar oluşuyor.

Yasada öyle bir çelişki var ki ne denli uzun süre çalışılırsa ileride bağlanacak aylıklar da o denli az oluyor.

İNTİBAK YASASI ÇIKARILMALI

Aynı primi ödemelerine ve çalışma sürelerine karşın SSK ve Bağ-Kur emekli aylıkları arasında derin fark mevcut. 2000 öncesi emekli olanlara yönelik İntibak Yasası çıkarılmasına karşın, 2000 sonrası emekliler bu haktan yoksun bırakıldı. Yeni İntibak Yasası’nın hayata geçirilmemesinden ötürü 2000 sonrası emekliler daha düşük aylık alıyor.

Emeklilerin 10 bin TL aylık yerine Batı’daki gibi insanca yaşam koşullarına ulaşabilmeleri SGK’nın 1.66’a gerileyen aktif-pasif oranının artırılması için sosyal güvenlik sistemi baştan aşağıya ele alınmalı. Aylık bağlama oranı ve güncelleme katsayıları yeniden yükseltilmeli, büyümeden verilen pay mutlaka artırılmalı. Tabii 2000 sonrası emeklileri kapsayacak İntibak Yasası bir an önce çıkarılmalı.

Sosyal güvenlik sisteminde reform yapılmaz, hayat pahalılığı önlenmezse aylıklara TÜFE oranında zam yansıtmakla emeklinin isyanı dindirilemez.

Şükrü KARAMAN

PSİKOLOJİDE SORUNLAR

Yazının Devamını Oku

1989-ANAP / 1994-REFAH

22 Mart 2024
Türkiye kritik bir yerel seçime giderken bu iki seçimi unutmayalım

Türkiye kritik bir yerel seçime gidiyor. AK Parti’nin korkulu rüyası emekliler ve bir türlü düzelemeyen ekonomi. CHP’nin korkulu rüyası ise bu yerel seçime neredeyse her yerde tek başına girecek olması. 2019’da CHP ittifakla girdiği yerel seçimlerde büyük bir başarı elde ederek çıktı. Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere 11 büyükşehir belediyesi çok sayıda il, ilçe ve belde belediyesi kazandı.

2019’da AK Parti hem CHP-İYİ Parti’ye hem de MHP’ye birçok belediye başkanlığını kaptırdı. Ancak bu seçimlerde hiçbir parti sonuçları açık ve net olarak göremiyor. 1989’da bütün anketler ve sokaklar ANAP’ın başarılı olacağını görüyordu. Hatta öylesine bir hâkimiyet vardı ki SHP aday bulmakta zorlanıyordu.

1989-ANAP

Hele İstanbul’da efsane bir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan vardı. Herkes Dalan’ın en az yüzde 65 oyla seçimi kazanacağına kesin gözüyle bakıyordu. Ama öyle olmadı; ANAP büyük bir yenilgi yaşadı. SHP ise hiç beklemediği bir tarihi başarı elde etti. Nurettin Sözen, İstanbul’u aldı.

Ancak 1994’te yapılan yerel seçimlerinde ise tam tersi yaşandı. Hiç dikkate alınmayan Refah Partisi başta İstanbul ve Ankara olmak üzere neredeyse bütün belediyeleri kazandı. SHP ise silindi gitti. SHP’nin yenilgisinin nedeni, ilki kötü bir yönetim sergilenmesi ve seçimlere bölünmüş olarak girmiş olması. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere her kentte yenilginin esas nedeni bu bölünmüşlük durumuydu. Merkez sağ ve merkez sol seçimlere bölünmüş olarak girince SHP, ANAP, DYP, CHP, DSP kaybetti, her yerde RP kazandı.

ERDOĞAN’IN ÖNÜ AÇILDI

1994 yerel seçim başarısı Recep Tayyip Erdoğan’ı önce belediye başkanlığına, sonra başbakanlığa, daha sonra da cumhurbaşkanlığına taşıdı. Peki bu seçimlerde bizi neler bekliyor? CHP’yi bekleyen 1989 mu yoksa 1994 mü? AK Parti’yi bekleyen 1989 mu yoksa 1994 mü? Eğer İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyük kentleri kazanamazsa AK Parti’yi farklı bir süreç bekliyor. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere elindeki 11 büyükşehri koruyamazsa CHP’yi de büyük sıkıntı bekliyor.

Bu yerel seçim yerel olmaktan çıkmış durumda; bırakın yerelliği birçok partinin ve liderin geleceği bu yerel seçim sonuçlarına bağlı.

Yazının Devamını Oku

Akşener’in hesabı nedir

21 Mart 2024
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP’ye seçimleri kaybettirmeye yemin etmiş durumda. Durum en son Antalya’da patladı. Akşener, Antalya’da CHP’yi ve Büyükşehir Belediye Başkanı’nı hedefleyerek; “Bu sahtekârlıkların gereğini yapmak benim için namus borcu” dedi. Söz ağır!..

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ‘kazanacak aday’ tartışmasıyla Kemal Kılıçdaroğlu’na seçimleri kaybettiren Akşener, şimdi de her yerde ‘kaybedecek aday’ çıkararak CHP’yi kaybettirmeyi hedefliyor. ‘Bu siyaset kendi partisine ve Akşener’e ne kazandıracak?’ sorusu merak uyandırıyor. Evet hesap ve plan nedir?

EYÜP’TE İSTİFALAR

Eyüpsultan’da İYİ Parti İlçe Başkanı Hatice Gürbulak ve yönetimi istifa ederek, CHP adayı Dr. Mithat Bülent Özmen’e destek açıkladı. Gürbulak bu seçimlerde bütün cumhuriyetçi ve demokrat güçlerin birleşmesi gerektiğini açıklayarak, Eyüpsultan’da CHP adayı Özmen’e ve Ekrem İmamoğlu’na oy vermek gerektiğini ifade etti. Eyüpsultan’ın ve İstanbul’un ranta kurban edilmemesi için Eyüpsultan ve İstanbul ittifakı oluşturduklarını söyledi ve vatandaşları ittifaka davet etti.

GÜNÜN SÖZÜ 

“Yaşamımızdaki hırsızlıkları azaltan edebiyat, sanat, felsefe ile bilim gibi her türlü entelektüel, çalışmaya elimizden geldiğince daha çok zaman ayırmanın yollarını bulmalıyız.” Prof. Dr. Coşkun TECİMER

 

CUMHURİYETİN BEKÇİLERİ SİRMEN’İ YALNIZ BIRAKMADI

 

Yazının Devamını Oku

Ya mayın gemisi Konca olmasaydı

20 Mart 2024
TCG Konca, Gölcük Tersanesi, Derince ve zaman zaman Gölcük yakınındaki iskelelere işçi taşıdı.

1992 yılında söküm için MKE’ye devredilen gemi Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı tarafından satın alınarak Haliç ve Tuzla-Rota tersanelerinde beş yıl sürecek tadilata alındı. Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Boğazı’na mayın döken 4 gemiden birisi olarak hayatta kalabilmiş ve gelecek nesillere intikal edebilme olanağı bulmuş, çok az sayıda gemiden birisidir. 32x6 metre ebadındaki geminin İngiltere’de inşa edildiği değerlendiriliyor.


Konca (Selanik) daha sonra Gonca adını aldı. Türkiye’de Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Boğazı’na mayın döken 4 gemiden biri olarak hayatta kalabilmiş. Gelecek nesillere intikal edebilme olanağı bulmuş çok az sayıda gemiden biri.

Çanakkale’de toplam 48 mayın döktü. Nusret’ın stratejik baskın yaratan ünlü 26 karbonit mayını 2 Mart 1915 günü İstanbul’dan getiren gemi de Selanik’ti.

Savaşın sonuna doğru temmuz ayında İstanbul’a intikal eden gemi, 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros ateşkesine kadar mayın dökücü gemi olarak İstanbul’da görevine devam etti.

Cumhuriyet’in ilan edilmesinden sonra Selanik, Konca Mayın Grup Kumandanlığı’nda ve yeni kurulan Gölcük Deniz Üssü’nde görev aldı. Gerek romorkör gerekse mayın dökücü gemi olarak değişik görevlerde kullanıldı. Selanik, 1958 yılına kadar çoğunluk zamanını harekattan sakıt şekilde Gölcük üssü ve Konca Mayın Grup Komutanlığı’nda geçirdi.

KURAKLIK GEÇMİŞ DEĞİL DAHA DA ARTABİLİR

TÜRKİYE

Yazının Devamını Oku

Çanakkale’nin yeni mirası

19 Mart 2024
Cem Gürdeniz, Çanakkale Zaferi’nde Rahmi Koç’un iki aracını anlattı

17 Mart Pazar günü, Hasköy’de Rahmi Koç Müzesi çok önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu (KÜDENFOR) ve Rahmi Koç Müzesi ortaklığında gerçekleşen ‘Büyük Bir Deniz Zaferinin Kahramanları’ başlıklı panelde, 1997’den bu yana Rahmi Koç Müzesi’nde sergilenen Gonca buharlı gezi teknesinin Çanakkale Savaşı’nda Boğaza 3 Ağustos 1914 günü ilk mayın hattını oluşturan ve 2 Mart 1915 günü Nusrat’ın tarih değiştiren 26 mayınını İstanbul’dan Çanakkale’ye getiren Selanik Mayın Dökücü Gemisi olduğu E. Deniz Kurmay Albay Bora Serdar’ın uzun soluklu çalışmaları sonrası belgelerle ispat edildi. KÜDENFOR Direktörü Amiral Cem Gürdeniz tarafından, Selanik gemisinin ilk mayın hattını döken serdümeni Çavuş İsmail Can’ın torunu Fahrettin Can ve Nusrat mayın gemisinin Komutanı Yzb. İsmail Hakkı Bey’in torunu Cihat Gündoğdu ile birlikte hazırlanan bir Onur Plaketi, Müze Genel Müdürü Mine Sofuoğlu’na takdim edildi.


Mustafa Kemal Atatürk, Anafartalar Grup Komutanıyken, Rahmi Koç Müzesi’nde bulunan bu otomobilin bir benzerini kullanıyordu.

Panelde ayrıca Rahmi Koç Müzesi’nde bulunan Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal’in cephede kullandığı İtalyan Fiat Zero otomobilin aynı dönemdeki benzerinin de tanıtımı yapıldı. Çanakkale Savaşları Enstitüsü Araştırmacılarından Buğra Terzi araç hakkında detaylı bir sunum yaptı.

Halen Rahmi Koç Müzesi, 1992 yılında hurdaya gitmekten kurtardığı şimdiki adıyla Gonca olan Selanik Mayın gemisine ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Bu yönüyle Gonca İtalyan, Balkan, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşlarını görmüş bir gemi olarak deniz tarihimizde 109 yıl öncesindeki 18 Mart deniz zaferinin tek canlı tanığı gemi olma özelliğini koruyor. Törende, 18 Mart Üniversitesi Tarih Bölümü, Çanakkale Savaşları Enstitüsü Başkanı Murat Karataş da bir konuşma yaptı.

BEŞİKTAŞ’TA AKPOLAT’I 3 ADAY KORKUTUYOR

BEŞİKTAŞ Belediye Başkanı Rıza Akpolat, karşısında dişli üç adayın bulunmasının kendisini tedirgin ettiği, hiç olmadığı şekilde Etiler, Levent ve Beşiktaş’taki mahalleleri gezmeye başlaması dikkati çekiyor. AK Parti-MHP adayı Av. Serkan Toper, bağımsız aday Nasuh Mahruki ve yarışa hızla bir giriş yapan Memleket Partisi adayı Av. Dr. Özgün Öztunç’tan tedirgin olduğu belirtiliyor.

Toplumdan uzak kapalı kapılar ardında 

Yazının Devamını Oku

Ne zaman açıklanacak? Depremzede konut bedellerini soruyor

15 Mart 2024
Gaziantep’ten Hatay’a giderken yolda iktidarın açıkladığı gibi çok sayıda yeni bina vardı, tabii bunların arasında yıkıkları da görüyorsunuz. Konteynerlere karşın hâlâ temizlenmeyen binlerce konut var...

Gaziantep’ten Hassa, Kırıkhan, Belen, Reyhanlı’ya kadar olan güzergâhtaki yapıların çokluğu dikkat çekiyor. Nurhak tarafında da öyle.

Nurhak’a giriş ve çıkış yollarında bu kadar ikinci el araç olur mu; minibüsten, kamyona, traktörden taksiye kadar. Nurhak depremden büyük hasar görmüş, o kadar da araç harap olmuş. Nurhak’ın Türkiye’nin ikinci el araç merkezi olduğunu söylediler. Araç pazarından dolayı ekonomik olarak daha toparlanmış gibi geldi bize Nurhak.

Kadın kooperatiflerinin el emeği göz nuruyla ürettiklerini dünyaya tanıtmak adına ‘HAYATHATAY’ın işlevini zaman zaman yazdık. Bu lojistik merkezinin araç konusunda bir pazar görevi yürüttüğü konusunda bir bilgi edinemedik. Hatay Valiliği’nden bu konuda açıklama yapılırsa okurlarımızı bilgilendirmek isteriz.

 RAKAM HENÜZ BELLİ DEĞİL

Gelelim, depremzedeler için yapılan konutlara. Gaziantep-Kırıkhan üzerinden Hatay’a giderken, her yer baraka ile dolu, ama aralarda yapılan konutları ve siteleri gördük. TOKİ büyük bir beceriyle yapıları bitirmeye çalışıyor. Hepsi depremzedeleri mutlu edecek demek istemiyoruz, çok tartışmalar olacak. Yolda bir durakta ayran içmek için durduğumuzda bize pideler yaptı 50 yaşlarına yakın çiftçi-esnaf kardeş. Tepedeki dağın arkasında kendi köyü varmış, konutlar için “Biz köylüler için daha bir hareket yok” diyor. Beklentisi başlarını sokacak bir evmiş. Nitekim kurada şehir kontenjanından bir daire kendine çıkmış ama kafası karışık, köy kontenjanından hayvanlarını yetiştirmek istiyor. “Çünkü para kazanırım” diyor. “Deprem bölgelerinde ya da köyde bir ev kaça mal olacak?” diye sorduk.

Hiç belli değil. Ona “1.5 milyon olur mu?” dedim. O da öyle tahmin ediyor. Evlerin bazıları teslim edilmiş. Ama bedelleri henüz açıklanmamış. “Neden?” diye sormamızın ardından cevabı patlattı.

 MÜJDEYİ NE ZAMAN VERİR

Yazının Devamını Oku