Türkiye’nin üretimi büyük pazarlaması yok

Cumali Varer ile Eylül 2005’te tanıştım. Fransa’nın Cannes şehri ile İstanbul arasında bir yelken yarışı düzenleyeceğini belirterek geldiği Hürriyet’te, iletişim sponsoru olmamızı önermişti.

Proje hazırdı hazır olmasına, ama kaynak yoktu henüz. Bir yaşam tarzı olarak yelkenin Türkiye’de yaygınlaşması ve benimsenmesi adına bu yarışı desteklemeye karar verdik. Bugün ise durum farklı; ilkinin başarıyla tamamlanmasının ardından, rota Marsilya - İstanbul olarak değiştirildiyse de, bu yarış Akdeniz’in en önemli açık deniz yelken yarışı olarak takvimlerdeki yerini aldı. Hürriyet ise bu kez proje ortağı. Varer ile bu yarışı, yarışın İstanbul’a, Türkiye’ye etkilerini ve diğer projelerini konuştuk.

Bu yarış sıradan bir yarış değil. Yelkenin çok önemli bir spor olduğu Fransa’nın en önemli sporcuları katılıp kazanmak istiyor, çünkü Fransa Yelken Federasyonu’nun da yıllık etkinlik takvimine girmiş durumda. Marsilya - İstanbul yarışı bu sporun devlerini biraraya getiriyor, onları Ege Denizi ile İzmir ve İstanbul ile tanıştırıyor.

Yıllar yılı Fransa’da yaşayan Cumali Varer ile bu yarışı düzenleyen şirketin sahibi olması nedeniyle sık sık görüşüyoruz. Hazırlıkların yoğun olarak sürdüğü şu günlerde organizasyonun ölçeğini anlatmasını istiyorum ondan: "Bu yarış uluslararası kurallara göre yapılıyor. O nedenle yarış öncesi, sırası ve sonrasında herşeyi planlamak zorundayız. Hakem teknesi, sağlık teknesi, gazeteci teknesi derken, Marsilya’dan İstanbul’a kadar yelkencilere belli bir mesafeden eşlik edecek 4 büyük tekne olacak. Marsilya’dan sonra İzmir’de ve İstanbul’da kapsamlı etkinlikler planlanacak. Varışların kuralları var. Sponsorların talepleri falan derken kalın bir klasör dolusu yapılacaklar listesi ile dolaşıyoruz haftalardır."

Varer bu yarışa tutku derecesinde bağlı; ilk yarışın yapılması öncesinde, kimilerinin dile getirdiği kuşkuların boşa çıkmış olması nedeniyle bu yıl daha güvenli. Güvenin birkaç nedeni var; ilk yarışın özellikle katılan sporcular tarafından çok beğenilmesi ve Fransa’da yarışın ardından İstanbul ve Türkiye hakkında çok olumlu söz edilmesi ilk akla gelenler.
Varer’e, Fransa’nın Türkiye’ye en çok karşı çıkan Avrupa Birliği üyesi olduğunu söylediğimde "İşte zaten bu yarış o nedenle büyük önem taşıyor. Biz sanıyoruz ki, Yunanistan’ın, Fas’ın, Malta’nın, Tunus’un kendi denizlerini, güneşlerini, tarihlerini anlatan reklamlarından farkı olmayan reklamlarla Türkiye’yi anlatabiliriz. Öyle olmuyor bence işler. Fransa’da ve Avrupa’nın genelinde Türkiye ile ilgili olarak tarihsel bazı yargılar var. Bu yargıları kırmanın yolu yalnızca reklam kampanyalarından değil, Türkiye’de de onlarınkine benzer bir hayatın sürdüğünü anlatacak bu tür etkinliklerden geçiyor. Algılama değişimi doğru projelerle küçük küçük gerçekleşir. Reklam ile turist sayısın artırabilirsiniz ama algılamayı değiştiremezsiniz" diyen Varer ekliyor: "Türkiye kaliteli üretim yapan ama pazarlamaya sınırlı bütçe ve yanlış strateji ile yaklaşan bir şirkete benziyor. Öyle bir şirket başarılı olamaz."

Geçen yıl yapılan yarışın Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından desteklendiğini belirten Varer, "Geçen yıldan daha iyi bir yarış yapmak zorundayız. Bunun dışında, Marsilya’dan yola çıkılacak olması, buranın Fransa’daki Ermeniler’in en yoğun yaşadığı şehir olması nedeniyle önemli. Düşünsenize, Marsilya’nın en büyük marinasında Cap İstanbul yarışı öncesinde kurulacak dev bir çadır olacak. Gazeteciler gelip gidecek, Belediye Başkanı yarış başladığında orada olacak. Bu şehirde Türkiye’ye çok öfkeli olanlar olabilir; ama çoğu da öfkeli değil. Yalnızca Türkiye’yi tanımıyorlar. Onları etkilemek için büyük bir fırsat değil mi bu olay?"diyor.

MARSİLYA’YI KURAN FOÇALILAR

Denizle ilgili projeleri Cap İstanbul yarışı ile sınırlı da değil Varer’in. İzmir, 2015’te dünya ülkelerini biraraya getiren Expo Fuarı’nı hazırlamak için aday olan şehirlerden biri. Cap İstanbul’a katılan teknelerin İzmir’de mola vermesinin temel nedeni bu çabaya katkı sağlamak. Ama bir proje daha var: Marsilya’yı Milattan Önce 600 yılında kuran Foçalılar’ın epik yolculuğunu anlatan bir belgesel çekilecek. Varer, "Bu belgesel ile Fransızlar’a onların da aslında bu topraklardan gittiğini anlatacağız. Akdeniz’in bir ucu ile diğeri arasında, isteseler de istemeseler de, kopmaz, görünmez bir bağ vardır. Bu filmi izlediklerinde durup düşünmeyecekler mi? Yargıları, önyargıları biraz kırılmayacak mı?" diye soruyor.

Bu proje ile ilgili ilk adımlar atıldı. 360 Derece Tarih Araştırmaları Grubu, Milattan Önce 600 yılında Foçalı yerleşmecileri Marsilya’nın bulunduğu bölgeye taşıyan iki ahşap tekneyi asıllarına uygun olarak yapmaya başladı. Fransa’da devlet televizyonu bu projenin gerçekleşmesi için önemli bir kaynağı ayırma konusunu değerlendiriyor. Hürriyet’in iletişim desteği vereceği projenin, Expo 2015 sunumlarının yapılacağı önümüzdeki yıl Şubat ayından önce tamamlanması için çaba harcayan Varer, "İzmir’in önemini jüriye anlatacak bunun gibi birçok proje yapmalıyız. Türkiye ile ilgili zihinsel dönüşümü bunlar sağlar" diyor.

Bir başka tarihi projesi daha var anladığım. Anlattı; yazmamam kaydıyla olduğu için aktaramıyorum. Ama önemli bir tarihi olayın, İstanbul merkezli olarak sunulacağı bir projeden söz ediyoruz. Bu proje hazırlık aşamasında bile İstanbul’u öne çıkartacak bir proje. Zamanı geldiğinde ilk burada okuyacağınızdan emin olabilirsiniz.

Sonuçta, denizi merkeze koyan bir çok projesi koltuğunun altındaki dosyada bulunan bir adam Cumali Varer. İyi satıcı. Derdini iyi anlatıyor. Heyecanı da salgın hastalık gibi. Bu tür oyuncaklı projeler de ancak bu tür heyecanlarla yaratılabilir zaten...

Denize ilişkin seri ilanlar da Hürriyet’te

Hürriyet’in Seri İlanlar gazetesinde, ilk kez geçen hafta, tekne ve denizcilik sektörü geniş biçimde yer aldı. Deniz ve Yaşam başlığı altında yayımlanan sayfaya, tekne üreticilerinin yanısıra deniz ve denizcilik malzemeleri ile ikinci el tekne satanlar ilan verdi. Türkiye’de, bir günlük gazetede ilk kez atılan bu adım ile amatör denizciler, her cuma Hürriyet’in Seri İlanlar gazetesinde hobilerini yaşama geçirecek ürünlerle buluşma fırsatı bulabile-cekler.
Yazarın Tüm Yazıları