Baykal’ın 6 günahı

İKİ: "Türbanı gündeme getirmeyelim, derin dondurucuya atalım" derken, kritik bir anda derin dondurucudan aldığı türbanı, mikrodalga fırına atıverdi. Böylece "İktidar türbandan besleniyor" yargısına, "Muhalefet de türbandan besleniyor" yargısının eklenmesine neden oldu.

ÜÇ: Bir insanın kurduğu 4 sözcüklü bir cümlenin "Başörtüsü, eş, ayıp, örtmek" gibi sözcüklerden oluşmasının, nasıl da yanlış anlaşılmaya ve istismar edilmeye müsait bir anlam yaratabileceğini düşünemedi.

DÖRT: "Harem" ile "Harim" arasındaki farkı bilmeyen birinin cumhurbaşkanı olamayacağını söyledi ama mesela Sezer’in bu iki kelimenin anlamını bilip bilmediği konusunda en küçük bir kuşkuya bile kapılmadı.

BEŞ: İletişimin altın kuralı olan "Sizin ne dediğiniz değil, nasıl anlaşıldığınız önemlidir" meselesinden habersiz olduğunu kanıtladı.

ALTI: Erdoğan’ın imam okulundan mezun olduğu için cumhurbaşkanı olamayacağını söyleyen Cindoruk’a gönderme yaptı ama Cindoruk’un mensup olduğu siyasi çizginin en fazla imam okulu açmakla övünen bir siyasi çizgi olduğu gerçeğini unutuverdi.

Bir put daha yıkılıyor

SİZ de "Bir gün gelecek Yahudiler dünyayı ele geçirecekler" ya da "Bütün Yahudiler dünyaya egemen olmak için çalışıyor" diyenlerden ve buna iman edenlerden misiniz?

O zaman lütfen solcu ve Yahudi şair Roni Margulies’in sorusuna yanıt verin.

Margulies, Star gazetesine verdiği röportajda diyor ki:

"Milyoner bir Fransız Yahudisi...

İstanbullu yoksul bir işportacı Yahudi...

İsrail Genelkurmay Başkanı...

ABD karşıtı muhalif aydın Noam Chomsky...

Henry Kissinger...

Ve ben...

Yani sosyalist ve savaş karşıtı Roni...

Bu altı kişinin ortak çıkarı ne olabilir?

Bunu bana anlatabilen biri çıkarsa, o zaman ben de bu komplonun yönetim kurulunu bulmaya çalışırım."

Sayın Erbakan Hocam... Sayın delifişek Yalçın Küçük Hocam... Sayın Mehmet Şevket Eygi Hocam... Ve bu hocalarımızın bilumum çömezleri...

Roni Margulies’in sorduğu şu soruya şöyle okkalı bir cevap verseniz de, yıllardır ensemizde nafile yere boza pişirdiğinizi düşünmesek.

Teklif ediyorum

Türkmenbaşı’nın o kadar da kötü bir adam olmadığını, iyi şeyler de yaptığını yazan Hıncal Uluç’a, Türkmenbaşı’nın kaleme aldığı sözde kutsal kitap Ruhname’den üç bölümü ezberleme cezası verilmesini teklif ediyorum.

Avukat Behiç Aşçı’nın ölüm orucunu bitirmesini önerenleri eleştiren Ece Temelkuran’a, başkasının ölüm orucuna devam etmesini savunmak yerine kendi ölüm orucunu başlatmasını teklif ediyorum.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlediği kostümlü partide Zorro kıyafeti giyen NTV’nin kapak kızı Banu Güven’e, "Bir karizma nasıl dağıtılır" konulu bir konferans verdirilmesini teklif ediyorum.

Behiç Aşçı’nın ölüm orucunu sona erdirmek için içten bir çaba içine giren Meclis Başkanı Bülent Arınç’a, "İnsan haklarını savunma adına risk alabilme" madalyası verilmesini teklif ediyorum.

Bülent Ersoy’un her çeşit taciz ve tarizleri altında neler çektiğini gördüğümüz Orhan Baba’nın, Popstar Alaturka yarışmasından çekilmesini sağlamak için etkili bir kampanya başlatılmasını teklif ediyorum.

"Ahlaksız teklif", "Çocuklarım olmadan asla", "Hem kibarım, hem de çiftliğim var" gibi dizilerin ardından konu sıkıntısı çeken dizi yapımcılarına şöyle dört başı mamur bir "Azgın Teke" öyküsünü dizileştirmelerini teklif ediyorum.